YEDİDEN BÜYÜK

ABONE OL
11:56 - 08/07/2022 11:56
0

BEĞENDİM

ABONE OL
Kaplan
Best

Dünya yedi ülkeden ibaret değil, ama gezegenimizde yaşanan sorunları çözüm için yedi endüstri ülkesi Bavyera Elmau şehrinde iki gün süre ile bir araya geldi.

Basına açıklanan sonuç bildirisinde gündeme en fazla Rusya’nın Ukrayna’da yürüttüğü savaş kayda geçti. Sosyal, askeri parasal ve silah yardımı kararı alındı. Savaştan sonra Ukrayna’yı yeniden inşa etmek için bütçe ayrıldığı açıklandı.

Rusya’ya bağımlı enerji sorununu halletmek için, alternatif ülkeler tespit edildi, Endonezya, Hindistan, Senegal, Vietnam, Güney Afrika gibi.

Endüstri ve ticaret anlamında önce yedi ülke arasında dayanışma sağlanacak, sonra diğer ülkelerle iş birliğine gidilecek.

Pandemi henüz bitmedi, fakir ülkelere aşı yardımı yapılacak.

Tüm dünyada demokrasinin gelişmesi, insan haklarını koruma, basın özgürlüğü konularında çaba gösterilecek.

Bugün alınan görev ve önerileri uygulamaya, diğer ülkelerle iş birliğine gidilerek düzenli, adaletli bir dünya düzeni kurmaya gayret edeceğiz.

G7 zirvesinden sonra Madrid şehrinde NATO toplandı. Soğuk savaş sona erince küreye barış geldi sanmıştık.

NATO’nun beyni ölü olduğu söyleniyordu, hatta Amerika üyelikten çekilmeyi dahi düşünüyordu.

Yıllardır Rusya, Amerika ve Avrupa tarafından sınırlarında sıkıştırıldı, dünyada yeniden söz sahibi olmasına engel olundu.

Nihayet savaş NATO’yu yeniden canlandırdı. Otuz üyeden başka zirveye katılan ülkelerin sayısı kırk dörde ulaştı. Elbette AB ülkelerine arzularını dikte eden Ukrayna Cumhurbaşkanı Vlodomir Selenskij de video görüntüsüyle katıldı.

Türkiye ile yaşanan kriz aşıldıktan sonra İsveç ve Finlandiya’nın üyeliğe alınması öngörüldü.

Almanya haberlerde Türkiye’nin sınırlarının korunması ve terör konusuna ciddi olarak değinilmedi. Lüksemburg Başkanı’nın Orient pazarı benzetmesi tarihe geçti, pazarlık yapma mantalitesi sözü tekrar edilmedi. T.C. Berlin büyük elçisi isabetli cevabı vermeliydi.

Toplantı sonunda, NATO ve Amerika askeri varlığı güçlendirilecek, silahlanmaya daha fazla bütçe ayrılmasına karar verildi.

Silah tüccarların yüzü gülecek, kürede mevcut olan açlık ve iklim değişme felâketine ayrılan bütçe yetersiz kalacak.

Tüm üye ülkelerde askerlik mecburiyeti yeniden uygulanmaya konulabilir. Sosyal hizmet ile askerlik yapma mümkün olmayabilir. Avrupa’da yaşayan Türk gençlerin askerlik hizmet konusu gündeme gelmelidir. Bu gelecek nesiller için endişe vericidir. Silahlanma yarışında barışı düşünmek zor olacak.

Tarih dersleri ezberlemek için değil, geleceğe yol gösterdiği için öğrenmek ve hatırlamak zorundayız. İkinci Paylaşım Savaşı sonunda hayatta kalan Yahudi inancında olan sığınmacıları, Avrupa kabul etmeyince İsrail devleti kurularak çare bulunmaya çalışıldı. 1947 yılında da dünya yediden büyüktü.

İki bin yıl önce atalarının ülkesine gittiklerine, Tanrı’nın seçici kulu olduklarına inandırıldı.

Milattan önceki yıllara gidilse, kimlerin anavatanı neresiydi, diye bir tarih sayfaları açılsa, yerkürenin o günkü haritası daha değişik bir konuma girerdi.

Tarihçi Shlomo Sand, Tel Aviv üniversitesinde tarih dersi veriyor. İsrail Ülkesinin Bulunuşu, Die Erfindung des Landes İsrael, kitabında masal ve efsaneyi gerçek tarihle karşılaştırıyor.

İsrail Musevilere mi aittir, anlamı nedir, kimler ülkede hak iddia ediyor, gibi cesur sorulara tarihi kanıtlarla cevap veriyor. Kuruluş efsanesini anlatıyor. Dünyada dağınık şekilde yaşayan Yahudi inancında olan insanlar tek bir ülkede yaşamayı düşünmediler, hâlâ dünyanın birçok ülkesinde yaşıyorlar.

O zaman İngiltere başta olmak üzere Siyonizm beyinlere işlendi. İsrail bu ideolojiden vazgeçmeli. Dünya bilhassa, Almanya Musevi soykırımı nedeniyle tarihi sorumluluk duyuyor. Yahudi düşmanlığı ile İsrail devletinin işlediği hatalar ayrı konuşulamıyor.

Atalarının işlediği suç şimdiki nesle yüklenemez, onların sorumlu tutulmaması gerekir. Ama güncel sorunlar tabu yapılmadan, eleştirilmelidir.

Shlomo Sand 1946 yılında Polonyalı Yahudi anne babanın çocuğu olarak Avusturya’da dünyaya geldi. 1949 yılında İsrail’e ailesiyle birlikte yerleşti. Paris’te Sosyal Bilimler okudu. Tel Aviv üniversitesinde Tarih dersi veriyor. Dünya’da tanınmış aydın bir bilim insanıdır.

Kitabında bizzat şahit olduğu bir köyde Filistinlilerin evlerini, varlıklarını kaybederek nasıl sığınmacı durumuna düştüklerini anlatıyor. İsrail devleti geçmişe ait bütün izleri siliyor.

Yazar, Filistinlilere adalet çok görülmemeli, diyor. Tarihi belgeler müzelerde gösterilmelidir.

Kitaba şu notla başlıyor:

“Şu anda oturduğum evden ve çalıştım mekândan ayrılmak

Zorunda bırakılan Al-Scheich Muwannis ve ailesi anısına.”

Yerküremizin sahibi gibi davranan BATI, dünyanın Yediden Büyük

Olduğunu kavrarsa insan hakları, hürriyet ve demokrasi gibi kavramları yalnız kendileri için kullanmaz, daha adaletli kararlar alabilirler.

Barışla kalın!

 

Kaynaklar:

G7 ve NATO sonuç bildirileri, internet.

 

Shlomo Sand, Die Erfindung des Landes İsrael, Mythos und Wahrheit, List Taschenbuchverlag, Berlin 2016

ISBN 978-3-548-61204-1

 

Henüz okumadım ama daha önce çıkan kitabını merak ediyorum:

Die Erfindung des jüdischen Volkes

Warum ich aufhöre, Jude zu sein.

 

Musevi halkın icadı, bulunuşu

Neden Yahudi olmaktan vazgeçiyorum.

 

 

 

Inal

    En az 10 karakter gerekli
    Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.