SÖYLEMLER ALGI OLUŞTURUR

ABONE OL
18:58 - 01/10/2020 18:58
0

BEĞENDİM

ABONE OL
Kaplan
Best

“Kiğı Belediye Reisi Yusuf İzzet Bey’e,
Telgrafnamenizi aldım. Vaziyetinizden icap edenleri haberdar ettim. Vatana ve Cumhuriyet’e şiddetli bağlılığınız şükran ve takdire layıktır. Hain ve mürtecilere karşı fedakarane mukabele ve mücahedenize devam ve bunların layık oldukları acı akıbete çarpacakları zamanın yakın olduğuna itimat ediniz. (…) Gazi Mustafa Kemal, 28 Şubat 1925″

“Ramazan Bayramı’nı aziz vatandaşlarıma hararet ve muhabbetle tebrik ederim. Bugünler de Cumhuriyet şanlı ordusunun kahramanlığı ve bütün vatan evlatlarının desteği ve yardımı ile büyük bir irtica tehlikesini bastırmak ve isyanın ve ihanetin reislerini Cumhuriyet mahkemelerinin adaletinin pençesine teslim etmiş olmakla bir defa daha parlak bir muzafferiyet kazanmıştır. (…) Gazi Mustafa Kemal, 24 Nisan 1925”

“Menemen’de son zamanda vuku bulan irtica teşebbüsü esnasında Zabit Vekili Kubilay Bey’in vazife yaparken uğradığı akıbetten Cumhuriyet ordusunu taziye ederim.
Kubilay Bey’in şehadetinde mürtecilerin gösterdiği vahşet karşısında Menemen’deki ahaliden bazılarının alkışla tasvipkâr bulunmaları, bütün Cumhuriyetçi ve vatanperverler için utanılacak bir hadisedir. Vatanı müdafaa için yetiştirilen, dâhili her politika ve anlaşmazlığın haricinde ve üstünde muhterem bir vaziyette bulunan Türk subayının mürteciler karşısındaki yüksek vazifesi vatandaşlar tarafından yalnız hürmetle karşılandığına şüphe yoktur. (…) Reisicumhur Gazi Mustafa Kemal, 27 Aralık 1930″

İlk iki alıntıda, Şeyh Sait İsyanı sırasında ve sonrasında Atatürk’ün görüşleri yer almakta. Üçüncüsünde ise Kubilay’ın şehit edildiği Menemen Olayı’ndan sonra söylediklerini görmekteyiz. Cumhuriyet’e karşı en büyük iki irtica ayaklanmasından sonra Atatürk’ün kullandığı dile dikkat çekmek istedim bu alıntılarla. Cumhuriyet Devrimi’ne karşı ayaklanan gericilere karşı Atatürk’ün kullandığı “mürteci, irtica, hain, ihanet” sözcükleridir. Bazı konuşmalarında ise “meczup, soysuz, sapkın, gafil” gibi sözlerine de rastlamaktayız.

Son yılarda baş gösteren irtica tehlikesine karşı kullanılan sözcükler, halkta gericiler lehine algılar yaratmakta. “Dinci, şeriatçı, İslamcı” gibi sözcükler halkta istenmeyen algılara neden olmakta. “Dinciler” denilerek AKP zihniyetine yapılan suçlama ne yazık ki suçlanan cenahı güçlendirmektedir. “Dinci” sözcüğünün belleklerde yaptığı karşıt çağrışım “dinsiz”dir. Yine “İslamcı ve şeriatçı” sözcüklerinin yaptığı karşıt çağrışımlar da olumsuzdur, din karşıtlığı algısı yaratmaktadır.

Bu nedenle başta CHP olmak üzere tüm Atatürkçü kurum ve kişilerin bu tür söylemlerden vazgeçmesi gerekir. Söylemlerde Atatürk’ün gösterdiği özeni ve mantıklı anlayış benimsenmelidir. Şu iyi bilinmelidir ki, AKP’yi suçlarken kullanılacak her yanlış sözcük mürtecilerin değirmenine su taşıyacaktır. En büyük Cumhuriyetçi olan Atatürk’ün izinden gidenler, söylemler konusunda da bu büyük devrimcinin yolundan sapmamalıdırlar.

Adil Hacıömeroğlu

Inal

    Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.