0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Sayın Perinçek

Ve bütün Silivri Toplama Kampı Sakinleri

Kaç yıl oldu yirmi birinci yüzyıla mahsus Silivri Toplama Kampındaki hücre hapsinize?

Belki siz alışkınsınız mahpusluğa.

Gittiğiniz yolların sonunda her türlü baskının, tehdidin, mahpusluğun, hatta ölümün olacağını biliyordunuz.

Yıllardır bunlarla haşır haşır-neşir oldunuz.

Hâlbuki başkaları gibi ”vatan” yerine, ”satan” sözcüğünü benimseseydiniz şimdi evinizden uzak, soğuk kış günlerinde daracık mahpus damlarında olmazdınız.

Bilgi birikiminiz, kalem tutma becerinizi düzenlerden yana kullansaydınız şimdi deniz aşırı ülkelerde villalarda sefa sürerdiniz. Bir eliniz yağda bir eliniz balda olurdunuz.

Size ne bozuk düzenden? Size ne vatanın parsel parsel satılmasından? Size ne Çağdaş, demokrat Bağımsız Türkiye’den?

Çık televizyonlara, Ankara yerine Vaşington’a biat et.

Başbakanın uçaklarında uç babam uç!

Bu devirde takke, sarık, cübbe giyilmiyor artık.

İtalyan, Fransız modasına takılıyor yeni mollalar.

Bush’tan, Obama’dan falan icazet aldınız mı tamamdır. Bir de eşbaşkan damgasını vurdurursanız, eh artık yürürsünüz dünyalıkların tepesine.

Oğlunuzu da boşuna bilim adamı ettiniz. Onunda başını yaktınız. Şöyle bir zengin tekstilci bulsaydınız, milletvekillerini rüşvetle satın alma becerisi olan haramzadelerden. Oğlunuz Amerikalarda okur, okulu bitirir bitirmez bir gemicik alır, köşeleri dönerdi. Kaçmak gerekirse biner kaçardınız, birader El Kadı Babaya.

Oğlun tuttu bilim adamı oldu.

Ne oldu?

Yıllarca Rusya arşivlerinden soykırım yalanını belgeleriyle çıkarıp, iftiracıların, vatan sözcüğünü paspas yapanların suratına çarptı.

Beklediniz ki, devlet madalyalar takacak, yollarına çiçekler döşeyecek!

Kim istiyor ki, Türkiye’yi aklamayı.

Devir, Cumhuriyetten, Atatürkçülerden öç alma dönemi.

Kötülük edenlerin itibar gördüğü dönemde vatanseverlik geçer akçe olabilir mi?

Sizin yolunuzdan gitmeyip de, soldan sağa geçip, yazarları, aydınları, askerlere iftira atan Şamiller gibi olsaydı şıp diye milletvekili olurdu.

Bak diğer Mehmet’e. Önce Kürtçü oldu, sonra şeyhin postuna secde etti, Milletvekili oldu. Sonra velinimetine ”çapsız” dediği için gözden düşecekken el etek öptü, ”cahillik ettim” diye günah çıkardı, affoldu.

Bak tosuncuklara. Babaları viskili sosyalizmden dönüp, liboşlar kervanına katılınca yaşamanın tadına vardı. Onun oğlu da Prof oldu o sayede. Şimdi ağababası CİA bastırdı parayı, veriverdi bir gazete. Habire vatanseverlere, namuslulara veryansın ediyor.

Diğer Tosuncukta babasının izinde ” Bu İstanbul halen Türklerde” diye dövünüp, böğürüp tepinmekte.

Karen’in çanak yalayıcıları başköşelerde.

Karısının donunu, sutyenini ”mesleki gider” diye masraf gösteren işbilir liboş mahkûm olunca Rahşan affından yırtmıştı.

Şimdi Holding televizyonlarında ahlak yorumları yapıyor.

Şöyle fırıldak gibi dönüp, başbakanın yanağından bir makas alsaydınız, Katar Emirlerinden, devlet bankalarından höpletilen paralarla damadın zimmetine geçirilen gazetede nazlı ve de azılı kaşarlanmışlar gibi köşeler kapardınız.

Bak şimdi, Kongar Hoca’nın karşısında ”madaraları” oynamaktan vazgeçti, ”uyuyanlara gazeller” programı ile holding medyasından ziftleniyor.

Hani sizin ocakta pişmeden fır dönen vatan söver var ya?

Siz dedesi ”vatanseverdi” diye gâvur ellerinde mahpusluğu göze aldığınız paşanın torunu. Dedesinin katillerinden salya sümük ağlayarak özür diledi.

Hatta ”Orhan Pamuk” az söylüyor, beş milyon Kürt, onbeş milyon Ermeni katlettik deseydiniz;

Tüm Nobel ödüllerini, barış ödüllerini alır sülalece yan gelir yatardınız.

Sonra hanımdan ayrılır, her ay bir hatun değiştirir, Amerikalarda villalarınız olurdu. Yan gelir yatardınız.

Hani bir de komik kafalı azılı Atatürk düşmanı Müptezel’er diye bir meczup vardı ya?

Hopladı, zıpladı, kanal kanal dolaştı bir türlü milletvekili olamadı. İktidarsızlığından karısı bile boşadı ama Çankaya’daki noterce Atatürkçü diye taltif edildi.

Şimdi Atatürk’ü tahrip göreviyle yemliğe bağlandı.

Siz halen, laiklik, çağdaşlık diye inat edin.

İmam bile olamayanı ”Eşbaşkan” yaptılar.

Siz; iflah olmaz yurtseverler.

Siz; hiç bir nakitin satın alamayacağı inatçı namuslular.

Siz; ölümüne kalpaksız Kuvayı Milliyeciler.

Siz; Lügatinizde dönekliğin olmadığı dos-doğrular.

Yine alnınızın akıyla çıkacaksınız.

Bu yalanları, komploları, tuzakları söküp atacaksınız. Size kara çalmaya çalışanlar aynaya bile bakmaya korkacaklar.

İyi ki varsınız.

Özledik sizi!

Balbay’a, Özkan’a, ve bütün aydınlara, askerlere, komutanlara…

Tüm Yurtseverlere selamlar, saygılar, selamlar.

Daha nice özgür, birlikte yeni seneler kutlamalar özlemiyle…

Kalın sağlıcakla!

Yıldız AKALIN