0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

İşçi göçünün 50 yılını Allaha şükürler olsun kazasız belasız bitirdik. Yüzlerce görkemli etkinliklerin ardından 51. yıla karakışın dondurucu soğuğu ile girdik. Ne türden etkinlikler yapıldı? Balolar, toplantılar, kokteyller…
50. yılın çilesini çekenler bu etkinliklere katıldılar mı? Sunucunun adını anons etmeden önce sahneye yakın bekletilen 1. Kuşak işçi emeklisi sunum ile öne alınarak alkışlandılar. Alkışlanmanın ardından yerine dönen emekli salonun en köhne yerinde kuytu bir masada unutuldu. Artık herkes onun varlığından habersiz. Kokteyl, meze dağıtan garsonlar onların masasına uğramadı. Salonda ki konuşma, davranış, kokteyl, meze işçi emeklisine yabancı. Biraz sonra ayağa kalkarak, salonun en karanlık köşesindeki çıkış kapısını aralayıp gözden kayboldu. 50 yıldır gözden uzak yaşamının çilelerini tekrar omuzlamaya devam edecek.

‘Görkemli’ 50. Yıl kutlamaları kime ne kazandırdı?
İşçi göçünün 50. Yılı etkinliklerinde 1. kuşak işçiler katılmadılar. Sözde İşçi göçünün 50. Yılı etkinliklerinde ortak sorunlar görmezden gelindi. Sözde 50.Yılı etkinliklerinde ortak sorunlarımızı çözme amaçlı yapılmadı. İş bağlandı, güç gösterileri, dernek tanıtımları, yönetici endamı, masraflardan, primlerden, komisyonlardan, cukkalar cebe, umurunda mı göçün 50. Yıllı. El ele efendilerine alış verişte görüntü verdiler.

Maksat ayrışma üzerinden üzüm yemek.
İşçi göçünün 50.yılı etkinliklerinde birleşmek için değil ayrıştırmak için çaba harcandı. Çünkü ortada senaryo yok. Konu mankenleri sahneden bakınca salondaki ilk sırada oturan ağababalarının hoşuna gidecek şekilde doğaçlama konuşup göze girdiler. Din, mezhep, milliyet üzerinden sahte birlik çağırıları yapanlar kendi karanlıklarını ışık sanarak yol göstermeye yeltendiler. Onların niyeti bizim ayrışmamız üzerinden üzüm yemek.

‘Görkemli’ 50.Yıl kutlamalarında Kim’de ne değiştirdi?
Bir elin parmakları kadar olmasadalar samimi kuruluşları eleştirimin dışında tutuyorum. Onlarca işveren derneği, yüzlerce sivil toplum kuruluşu, yüzlerce meslek örgütü, devlet destekli, köstekli derneklerin kaç tanesi ortak sorunlarımız için bir araya geldi? Kaç tanesi, sosyal, siyasal, ekonomik ortak talebimiz üzerinden çalışma yürüttü. Bunlar bizim sorunlarımız için bir araya gelmiyorlarsa var olma amaçları ne? Burada insanın aklına şeytan giriyor. Bizim sorunlarımız üzerinden çıkar mı sağlıyorlar? Bence bunlar şeytana pabucu ters giydiren, şeytanın akıl hocaları. İşçi göçünün 50.Yılından her oluşumu fırsata çevirerek nemalanmaya devam ediyorlar. Biz bunlardan kurtulmadan ortak sorunlarımızın çözümü için bir araya gelemeyiz. Biz bunlardan kurtulmadan sorunlarımızı birlikte çözemeyiz. Biz bunlardan kurtulmadan birlikte güç olamayız. Biz bunlardan kurtulmadan biz olamayız.
Biz olmak için sırtımızdaki kamburlardan kurtulmamız gerek.

Hadi hayırlısı…

Ali Gültekin