KADINA CENNET VİZESİ KOCADAN

ABONE OL
18:49 - 01/10/2020 18:49
0

BEĞENDİM

ABONE OL
Kaplan
Best

Kadınları aşağılamak ve İslâm’ı kadın düşmanı bir din olarak tanıtmak için hadis uyduranlarların ve uydurulan bu hadisleri kitaplarına alarak servis yapanların iyi niyetlerinden söz etmek mümkün olmuyor.

Kur’an her türlü detayı verirken, Kur’an’da olmayan zorlukları dine sokarak ilaveler yapanlar kadının namaz kılmasını, oruç tutmasını, Kur’an okumasını aybaşı durumunda engelleyerek, kadın erkek ayrımı yapılmadan farz kılınan Cuma namazına gitmelerini engelleyerek, eksiltmeler yapmışlardır. Oysa Kur’an’ın dininde ilave gibi eksiltme de hoş karşılanmaz: “Eğer o (Muhammed), Bize karşı, o Kıtab’a bazı sözler katmış olsaydı, Biz onu kuvvetle yakalar, şah damarından keser yere çalardık.” (Hakka 44-46)
Kadın bu kadar kötülendikten sonra hiçbir fikrine değer verilmeyen bir varlığa çevrilmiş ve “Kadınlara itaat eden helak olur” şeklinde Kur’an’dan onay alamayacak uydurma hadisler, Kur’an’ın ahlakıyla ahlaklanmış olan Peygamberimiz’e fatura edilmiştir.

Okuyalım:

“Bir kadın kocası kendisinden razı olduğu halde ölürse ancak Cennete girer.”(1)
“Kadınların hayırlısı, erkeklerin yaramazlıklarına, kötü huylarına sabredendir, bu sabır onların cennete girmesine sebeptir.”(2)

Bu hadisler gibi kadınların çoğunun cehennemlik olduğunu iddia eden hadislerin yanında, kadının cennete gidişi için kocasının kendisinden memnuniyeti şart olarak gösterilir.

Müslim de, Buhari de, Tirmizi de, Muvatta da, Şii kaynaklar da, Emevi ve Abbasi döneminde uydurulmuş, bazı kişilerin kadına kendi bakış açılarını dinselleştirmeye çalışmalarının ürünü olan, bu tip uydurmalarla doludurlar. Oysa Kur’an’ın hiçbir yerinde biraz önce örneklediğimiz tipteki hadisler gibi kadınların çoğunun kötü, cehennemlik, dinen eksik olduğu geçmez. Kur’an, üstünlüğü erkek veya kadın olmaya değil, Allah’a yakın olmaya, Allah’ın dininde titizliğe bağlar.

“Ey insanlar! Biz sizi bir erkek, bir dişiden yarattık ve birbirinizle tanışmanız için sizi halklar ve kabileler kıldık. Şüphesiz Allah katında en üstün olanınız takvaca en ileride olanınızdır.”(3)

“Namazı bozan şeyler kara köpek, eşek, domuz ve kadındır.”(4)

“Uğursuzluk üç şeyde vardır: Kadında, evde ve atta.”(5)

“İçinizden biri yaşı ileri, ağzındaki dişleri dökülmüş, görünüş itibariyle de çok çirkin olabileceği gibi aksine karısı da genç ve güzel olabilir. Bu genç ve güzel kadın çarşıya çıktıktan veya davet edildiği düğün ve ziyafetten evine döndükten sonra dışarıda gördüğü yakışıklı erkeklerle yaşlı, dişleri dökülmüş kocasını kıyas ederek kocasının yüzüne dahi bakmak istemez. Belki kocasının kendisini öpmesini ve cinsel ilişkide bulunmasını dahi istemez. İşte genç kadının erkeklerin çokça bulunduğu çarşı, pazar, şenlik ve toplantı gibi yerlere gitmesinin kadın üzerinde yapacağı etki en azından budur.”(6)

“Dövme yapan ve yaptırana, yüzdeki tüyleri aldıran ve estetik için dişlerini seyrelttiren kadınlara Allah lanet etsin.”(7)

“Takma saç takan, taktıran, kaşları incelten, kaşlarını incelttiren, dövme yapan ve dövme yaptıran lanetlenmiştir.”(8)

“Eğer bir kadın peruk takarsa, eğer kol ve yüzüne dövme ya da ben yaparsa, yüzünden ve kaşlarından cımbızla kıl aldırırsa, yüzüne güzellik vermek için şekil değiştirirse lanetlenmiştir.”(9)

“Bir hadise göre Ashabı Kiram karılarının pencere ve kapı aralıklarından dışarıyı seyretmelerini ve erkek görmelerini önlemek üzere evlerinin pencerelerini sıkı sıkıya kapatırlar, dışarıya bakanlara dayak atarlardı. ”(10)

“Kadınları zarar vermeyecek miktarda aç, aşırı gitmeyecek kadar da kıyafetsiz bırakınız. Çünkü kadınlar iyice doyar, güzelce giyinirlerse onlar için dışarı çıkıp gezmekten daha sevimli bir şey yoktur. Fakat onlar biraz aç, biraz da çıplak kalırlarsa onlar için evde oturmaktan hayırlı bir şey yoktur.”(11)

“Kadınlarınıza evlerinin kapısında oturmamaları için yeni elbise yaptırmayın, çünkü elbiseleri güzel ve yeni olursa kalplerine dışarı çıkmak arzusu gelir.”(12)

Kadını uğursuz saymak

Dışarı çıkması gereken kadın kocasından izin aldıktan sonra dışarı çıkacak ve şu kurallara kesin uyacaktır:

1-Sıkı sıkıya örtünüp kötü giysilere bürüne,
2-Hiç çıkmamış gibi davrana,
3-Başını öne eğip kimsenin yüzüne bakmaya,
4-Kalabalığa karışmaya,
5-Erkeklerin bulunduğu yerlere yanaşmaya,
6-Herkesin dolaştığı sokaklardan uzak dura,
7-İşini bir an önce bitirip evine döne, (13)
Bu uydurma izahlarla; kendi görüşünü, kadınlara olan aşırı kıskançlıklarını dîni bir buyruğa çevirip, topluma dini bu şekilde sunanlar, dinsizlerin dinimize saldırısı için ortam hazırlamışlar ve birçok kimsenin dinimize olan inancının sarsılmasına sebep olmuşlardır.

Kadının en makbulü koyun cinsidir

“Kadın sekiz sıfatlıdır:
1-Giyim kuşam hevesinden dolayı maymun.
2-Fakir düşmeye razı olmadığından köpek.
3-Kocasına ve diğer insanlara kibrinden yılan.
4-Gece gündüz koğuculuk yaptığından akrep.
5-Evden eşya sattığından fare.
6-Erkeklere hile kurduğundan tilki.
7-Kocasına itaat ettiğinden dolayı koyundur.”(14)
Bu izahlardan sonra en makbul kadının koyun cinsi olduğu açıklanır. Her türlü özgürlüğü elinden alınan kadının, Allah’ın farz kıldığı hacca bile tek başına gitme özgürlüğü yoktur. Kadının 90 km’den uzağa yanında bir yakını olmadan (baba, amca, dayı, kardeş, koca gibi) gitmesi haram ilan edilir. Bu yüzden kadınlar yanlarında bir yakını olmadan Hacca bile gidemezler. Oysa Allah haccı erkek, kadın ayrımı yapmadan ve böyle bir şart belirtmeden müslümanlara farz kılmıştır.

Kadının camiye gidip namaz kılması da, camiye gitmek için kadınların evden çıkması gerektiği için engellenmeye çalışılmış ve bununla ilgili de hadisler uydurulmuştur. Bu hadislere göre kadının evde namaz kılması, camide kılmasından daha sevaptır, hatta evde bile yatak odasında kılması, oturma odasında kılmasından daha sevaptır.

Oysa Allah şöyle buyurur: “Mümin erkeklerle mümin kadınlar birbirlerinin dostlarıdır.”(15)

Ayetten de anlayacağımız gibi Allah iman eden erkek ve kadınların, cins, mahrem, namahrem ayrımı yapmadan dost olmalarını istiyor. Peki camiye gitmek için bile evden çıkması, erkeklerle konuşması bile engellenen kadın bu dostluğu ne zaman ve nasıl kuracaktır? Hayat sahnesinde yanyana faaliyetin, yardımlaşmanın, beraber hizmetin insan neslinin yarısı olan kadının dışlanması ve diğer yarısı olan erkeklerle irtibat ve dayanışmasının kesilmesiyle sağlanması mümkün müdür? Aynı ayetin devamında bu dostluğu sağlayanların Allah’ın rahmetini kazanacağı söylenir.

Hanefilerden bazıları kadının sesinin de avret olduğu görüşündedirler.(16)

Bir hadis şöyledir: „Ancak ve ancak mahremleriniz olan erkeklerle konuşacaksınız.” (17)

Bırakın kadın erkek Müslümanlar’ın arkadaşlık etmesini; haremlik selamlıkla, kadınlar erkeklerden tamamen soyutlanmış ve kendi aralarında konuşan kadınların sesinin bile erkekler tarafından duyulmaması gerektiği söylenmiştir. Ancak çok zaruret olursa kadın ağzına çakıl taşı alarak erkeklerle konuşebilir.

Camiye gitmesi, tek başına hacca gitmesi, erkeklerle konuşması engellenen kadının, aybaşı olduğu zamanlarda namaz kılamayacağı, Kur’an okuyamayacağı, oruç tutamayacağı izahlarıyla da bu ibadetleri engellenir. Oysa Allah Kur’an’da aybaşı olan kadınla sadece cinsel ilişkiye girilmemesini ister. Eğer Allah aybaşılı kadının namaz kılmasını, Kur’an okuyup, oruç tutmasını istemeseydi hiç şüphesiz bunları da bildirirdi. Fakat aybaşılı kadını pis gören mantık, -İsrailiyat kökenli uydurmalar aracılığıyla- Kur’an’a aykırı bu uygulamayı da dinimize sokmuştur.

“Sana kadınların aybaşı halini sorarlar. De ki: O bir ezadır. Aybaşı halinde kadınlardan uzak durun ve onlar temizleninceye kadar kendilerine yaklaşmayın.” (18)

“Kadınlara danışmayın, onlara muhalefet edin. Kadınlara muhalefet edin, zira kadınlara muhalefet berekettir.” (19)

“Kim ki karısına itaat ederse Allah (cc) onu yüzüstü Cehenneme atar.” (20)

Rüştü Kam

(1) Riyazus Salihin
(2) Kadınlara Dini Bilgiler sayfa:88
(3) 49Hucurat Suresi 13
(4) Sahihi Müslim, Salat 265; Tirmizi Salat 253/338 Ebu Davud, Salat, 110/720
(5) Ebu Davud, Tıb, 24/3922; Müslim, Selam, 34/115 Buhari, Nikah, 17/4805
(6) İmam ŞaraniUhudül Kübra sayfa:773
(7) Sahihi Buhari
(8) Ebu Davud, Tereccul, 5
(9) İmam Şarani – Uhudul Kubra – Sayfa 313, 867, 889
(10) İmamı Gazaliİhyayı Ulumuddin 2/122
(11) İbnül Cevzi, Mevzuat, II/282283; Suyuti, Leali, II/154 İbn Arrak, Tenzihü’şŞeria, II/212213
(12) İmamı GazaliKimyayı Saadet sayfa:178 İbn Ebi Şeybe, Musannaf, IV/II, 420
(13) İmamı Gazali – İhyayı Ulumuddin – 2/290
(14) İmamı Gazali İhyayı Ulumuddin
(15) 9Tevbe Suresi 71
(16) Fıkhus Siyre sayfa:400
(17) İbni Kesir 4/355
(18) 2Bakara Suresi222
(19) Kadınlara Dîni Bilgiler 44,45 Suyuti, Leali II, 147; İbn Arrak, Tenzihü’ş Şeria II, 210
(20) İbn Arrak II, 215

Inal

    Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.