EV ÖDEVİNİN ÖNEMİ

ABONE OL
11:52 - 23/10/2020 11:52
0

BEĞENDİM

ABONE OL
Kaplan
Best

EV ÖDEVİNİN ÖNEMİ

NRW Eyaletinde yeni öğretim yılı başladı. Önümüzdeki haftalarda da diğer eyaletlerdeki okullar  kapılarını öğrencilere açacaklar. 
Eğitimin kanayan yarası olarak görülen sorunlardan birisi de ‘’Ev ödevi‘’ konusu. Almanya’da ilk ve ortadereceli okulların bir-biri ardından açıldığı işu günlerde ben bu  konuyu tekrar gündeme getirmekte yarar görmekteyim.
  
‘’Ev ödevi’’, 14 yıl öğretmenlik yaptığım Hauptschule’lerde meslekdaşlarımın en çok şikayetçi olduğu konulardan birisi konumundaydı. Öğretmen arkadaşlar öğrencilerin büyük bir kısmının  çoğukez ev ödevlerini yapmayı ihmal ettikleri ve düzenli bir şekilde ödevi yapma alışkanlığını  edinemediklerinden  dert yanmaktaydılar.
Bu sorunu çalıştığım okullarda okuyan göçmen Türk öğrencilerde daha bariz bir şekilde gözlemledim. O nedenle oturup,  konu üzerine kafa yordum. Araştırma yaptım. Bu araştırmaya  öğretmen olarak edindiğim kendi  tecrübelerimi de ekledim ve ev ödev konusunda öğrenci kardeşlerimin okuyacağını düşünerek, onlara şu bilgileri sunuyorum.

Ev ödevleri göçmen Türk anne-babaların sıklıkla yakındığı ve bir şekilde çocukları ile işbirliği  yapamadıklarınadan şikayetçi oldukları alan. Oysa ev ödevi öğrencinin okuldaki başarsıı açısından çok önemli.
Hayatın erken dönemlerinde, ilkokulun ilk yıllarından itibaren ödevler başlıyor. Ev ödevinin sorumluluk alma açısından çok önemli bir anlamı var. Ayrıca başarı açısından çok önemi var.  Çünkü öğrenilen bilgiler bir süre sonra aklımızdan çıkabiliyor. Oysa öğrenilen yeni   bilgilerin tekrar edilmesi ve daha kalıcı bir şekilde  hafızamıza yerleşmesi gerekiyor.  Bu bakımdan ev ödevleri eğitim için önemli…
 
Diğer taraftan ev ödevleri bir şekilde öğrenilen bilginin tekrarı yanında, öğrencinin sorumluluk almasını da sağlıyor.  Ayrıca ev ödevi, öğretmenin öğrettiklerini öğrencilerin anlayıp-anlamadıklarını kontrol etmesi açısından da önemli.  Öğrencilerin ev ödevlerini aksatmaları öğretmenin iş yükünün artmasına da neden oluyor. 

‘’Tek başıma ödevlerimi yapamıyorum.’’ Hepimiz bu cümleyi öğrencilerden sıkça duymuşuzdur.
-Peki, öğrenciye evde kimler yardım edebilir?
Aslında eğitimcilerin öğrencilerden beklentisi; kendilerinin  tek başlarına ödev yapma sorumluluğunu kazanmalarıdır. Ancak ev ödevlerini  zaman-zaman abilerin, ablaların ya da anne-babaların üstlendiği biliniyor. Oysa eğitimciler  asıl öğrenecek olan kişi, öğrenci olduğu için aile fertlerinin çocukların ödevlerine çok fazla karışmalarını onaylamıyorlar. 
Anne-baba ya da abi ve ya abla ev ödevi konusunda öğrenciye elbette yardım edebilirler, etmeliler de… 
Dolaysıyle şöyle bir yol izlenebilir:  Çocuğun  ödeve ve ödev  saatine  alışması için belli bir zaman birlikte yapılabilir. Örneğin ödevi kontrol etme, ya da bazı bilinmedik soruları sormak için birlikte ödeve başlanabilir. Ne var ki, uzmanlar abilerin, ablaların ya da anne-babaların çocuklarına ödevin tümünde yardımcı olmalarını, herşeye karışmalarını doğru bulmuyorlar. Zira bu durumda öğrencinin dikkat dağılmaya başlıyabiliyor.
Ödevin daha verimli olması için biz öğretmenlere de büyük sorumluluk düşüyor. Öğretmenin okul döneminde vereceği  ödevin ne  üzerinde çok yoğun çalışma gerektiren, örneğin bir tatil döneminde verilen sayfalarca ödev gibi, ne de sınıf düzeyinin gerisinde bırakacak bir ödev olmaması gerekir…

-Öğrencilerin çalışmalarında daha verimli olmalarıında  bulundukları ortamın etkisi var mıdır?
Vardır…
Zira ödevin yapılacağı bir yeri, bir de zamanı olmalı. Çünkü bu iki kriter  ödevin kalitesini belirliyor.

-Peki öğrenci ne zaman ödeve başlanmalı? 

Bir kere , öğrencinin okuldan döndükten hemen sonra  ödev yapmaya kalkışması yanlış…
Öğrenci ödev yapmaya 1-2 saatlik kısa bir dinlenmenin ardından, kendisini dinç ya da iyice dinlenmiş hissettiği bir dönemde başlamalı. Bu durum o ödevin kalitesini arttıracaktır.

Ödevin yapıldığı yer de çok önemli…
Ödev yapılacak yer özel bir yer olmalı. Varsa öğrencinin kendisine ait bir odası olmalı.
Ödev yapılacak yer, gürültüden, televizyondan ve diğer uyaranlardan uzak bir yerde olmalı. 
Ödev yapılacak masa  düzenli olmalı ki,  öğrencinin dikkatini dağıtmamalı. 
Ayrıca masadan çeşitli nedenlerle kalkarak, ödevin bölünmesini engellemek için, masaya kalemler, kalem açacakları, gerekirse zaman –zaman içilecek su konmalı.  
Kısacası; Öğrencinin ev ödevini yapmaya başlamadan önce  masadan kalkmasına neden olacak bütün bahaneleri ortadan kaldıracak bir hazırlık yapması gerekiyor. 
Öğrenci masadan uzun bir süre kalkmadan  oturabilmeli.  Bu süre de kaliteli bir şekilde ödevini bitirmeye yetmeli. 
Böyle bir zaman ve yer uygulaması  ödevin kalitesi açısından çok önemli.
Vücudumuzun önemli bir özelliği var.
Örneğin: Ilk yüzmeye ya da bir spora ve ya bir kitap okumaya  başladığınızda 5-10 dakikada yorulduğumuzu görürüz. Ama zaman içinde vücudumuzu zorlarsak bu süre yarım saate, 1 saate, hatta bazen  2-3 saate çıkararabiliriz.
Ödev de böyle birşey…
Öğrenci tatil sonrasında ödev masasına oturduğunda ondan  birden-bire bir-iki saat ders çalışmasını  beklememek gerekir. Vücudunu ödev yapmaya alıştırması gerekiyor.  Bu süre okulun başladığı ilk günlerde  15-20 dakika olabilir. Zaman içinde öğrenci kendisini zorlayıp, disipline ettiğinde bu süreyi 2-3 saate çıkarması mümkün .
O halde öğrencinin ilk planda kendisini masaya hazırlaması ve masadan çeşitli bahanelerle kalkmamaya alıştırması lazım. Bunun içinde  başlangıçta ödev yapmak için 20-30 dakika gibi belirli bir süre ayrılabilir. Öğrencinin daha sonra ödev zamanını uzatması, bu konuya özen göstermesi ödev kalitesi ve okuldaki başarısı açısından önemli bir konu.
Düzenli ödev yapma alışkanlığı sayesinde elde edilen bilgiler yavaş-yavaş oturacak ve çocuklarımız yeni öğretim yılında derslerde ve imtihanlarda daha başarılı olabileceklerdir.

İstemek başarmanın yarısıdır.

Rıza Almalı    

Inal

    En az 10 karakter gerekli
    Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.