0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

İslam dininde 11 ayın sultanı Ramazan münasebetiyle Münih’te kültürler ve dinler arası demokratik ve çoğulcu bir ortamda Müslüman, Hristiyan ve Yahudi, 3 din temsili iftar sofrasında buluştu.

İslam dininde önemli ayı olarak bilinen ve 11 ayın sultanı Ramazan münasebetiyle Müslüman Polis memuru Nihat Demir ve EJKA, ZOCD ve Bavyera Eyaleti hükümeti ortaklaşa iftar yemeğinde düzenlendi.

Akademischer Gesangsverein (Ledererstr. 5, 80331 Münch) adresinde kültürler ve dinler arası demokratik ve çoğulcu bir ortamda Müslüman, Hristiyan ve Yahudi 3 din temsili yedinci defa iftar sofrasında buluştu .Geceye, Antisemitizm Komiseri Dr. Ludwig Spaenle , Müslüman Polis memuru Nihat Demir , EJKA Başkanı Eva Haller , ABD Münih Başkonsolosu Timothy Liston , Psikolog ve yazar Ahmad Mansour , Federal Meclis Üyesi ve Entegrasyon Komiseri Karl Straub , ZOCD Başkanı Ferit Tekbaş , Federal Meclis eski Başkan Yardımcısı & HSS Johannes Singhammer , Münih Evanjelik-Lutheran Dekanlığı Dekanı Pastör Dr. Bernhard Liess ve Bavyera Evanjelik-Lutheran Kilisesi Ekümenizm ve Dünya Sorumluluğu Danışmanı Hans-Martin Gloel Kirchenrat ve 150 den fazla konuk gecede hazır bulundu.

Gecenin moderatörlüğünü , Gazeteci ve girişimci ve ZOCD’nin onursal genel müdürü Simon Jacob yaptı.

BİZİ BİRLEŞTİREN DEĞERLER İÇİN TOPLANDIK

Bavyera eyalet hükümetinin antisemitizm komiseri Dr. Ludwig Spaenle tarafından bir açılış konuşmasıyla konukları selamladı. Dr. Ludwig Spaenle ‚‘‘Özellikle antisemitizmle mücadele söz konusu olduğunda toplumumuzda önemli bir rol oynayacak .

Müslümanlar, Hıristiyanlar ve Yahudilerden bir araya getiren organizasyon olarak, bu ortak değerlere bağlılık anlamında orucun açılmasını bizim için önemlidir. Ancak öncelikle kendimize “Evrensel değerler” teriminin gerçekte ne anlama geldiğini sormalıyız ‘‘ifadesinden bulundu.

Daha sonra konuşmacı olarak iftar etkinliği düzenleyen Müslüman polis memuru Nihat Demir konuklara hitap ederken şu ifadelerde bulundu: ‚ ‘‘

Demokrasiler tarafından uzun zamandır evrensel ve aşikâr kabul edilen haklar ve değerler dünya çapında tam anlamıyla saldırı altındadır.

Orta Doğu’daki çatışmalar ve aşırılık yanlısı grupların terörü göz önünde bulundurulduğunda, bir Müslüman olarak benim için İslam’ın özgür düşünceye, bireysel kararlara ve insan haklarına uygun demokratik bir ortamda eleştirel ve çeşitli bir söyleme dayandığını göstermek özellikle önemlidir. Dini terörize etmek, öldürmek ve aşağılamak için kötüye kullananların vahşetinden kendimizi açıkça uzak tutuyoruz ‘‘dedi.

BİRLİK, BERABERLİK VE HOŞGÖRÜYE ÖNEM VERMELİYİZ

Barış, özgürlük ve refahı teşvik eden siyasi ve sosyal koşullar altında özgürce yaşanabilecek olan insan hakları için hep birlikte ayağa kalkmalıyız. Bu değerler bizim yükümlülüğümüzdür. Bu temelde, net bir sinyal göndermek istiyoruz. Göçmen kökenli Müslümanlar, Yahudiler ve Hıristiyanlar olarak, tüm dini ve kültürel özellikleriyle bu güzel ülkede göçmen kökenli olan ve olmayan milyonlarca insan kadar Almanya’nın bir parçası olduğumuzun bilinciyle hep birlikte orucumuzu açacak ve çeşitliliği yaşıyoruz ‘‘dedi.

6 ŞUBAT DA YAŞANILAN DEPREM YÜREKLERİMİZ YANDI

Geçtiğimiz yıl Türkiye de meydana gelen doğa felaketi ve Antakya da depremde yaşanılan can kayıpları acılarını yüreklerinde taşıdıklarını ifade eden Almanya Oryantal Hristiyan Merkez Konseyi –ZOCD Başkanı Ferit Tekbaşi, ‚ ‘Kültürlerin ve dinlerin kaynaştığı, yüzlerce yıldır Yahudiler, Hıristiyanlar, Müslümanlar, Arap Alevileri birlikte barış içinde yaşıyor ve yas tutuyoruz. Birbirimize saygı duyar ve kabul ediyoruz. Almanya da tüm insanlar kökeni ve rengi ne olursa olsun, ortak değerlerimize bağlı kalıp, kenetlenmekte başka bir şansımız yoktur ‘‘dedi.

Temel IŞIK / MÜNİH