0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Kifayetsiz Muktedir zulmünü artıracak.

Elinin altındaki dincileri ve mafya örgütlerini sokacak devreye.

Kifayetsiz bu politikayı uygulayacak.

Son erekte ülkede İslamcı bir faşizmi yerleştirecek ve buna da “Yenilenme / Cumhuriyetin reformu”  diyecek.

Gerçek hayâlinin çağdaş, demokratik, katılımcı cumhuriyeti sonlandırmak olduğunu gizleyecek.

Yurttaşın gerçek amacını anlamamasına büyük önem veriyor, verecek.

19 yıl önce eline geçirdiği bu fırsatı kaçırmak istemeyecek.

Son ereği saltanat ve hilafete kavuşmak için kullanacak bu fırsatı.
15 Temmuz 2016’daki Fethullahçı darbe girişimi eline geçirdiği bu fırsatı güçlendirdi.

O da 20 Temmuz 2016 günü gerçekleştirdiği darbeyle bu gücü Tek Adam / Şahsım Devleti yetkisine çevirerek tüm kararları tek başına alan bir konum yarattı kendine.

Bu konumunu korumak için her yola baş vuracak.

2017 Halk Oylamasında, Yüksek Seçim Kurulu’nu suçuna ortak ederek, 2,5 milyon geçersiz oyu geçerli saydırarak yaptı bu yasadışı işi.

O gün “Atı alan Üsküdar’a geçti!” demişti ya hani; her durum ve koşulda atı almanın ve ne olursa olsun Üsküdar’a geçmenin yollarını arayacak.

Ülkeyi böyle, demir yumrukla yöneteceğini sürekli sokacak gözümüze.

Bu yetkiyi yitirmemek için her şeyi yapmaya hazır olduğunu her fırsatta anımsatacak.
Sandığın ve seçimlerin onun işine gelmediğini, çok açık biçimde gördü.

Bu gerçek onun zulmünü daha da artırmasına neden olacak.
İçeriden ve dışarıdan aldığı destek, yok denecek duruma geldi.

Destekçileri değiştiler.

Destekçilerinin ve kendisinin ortak zeminleri kaydı ayaklarının altından.

Güvendiği dağlara karlar yağıyor, o da bunun farkında.

Ne içte güven kaldı ona, ne de dışta.
Ona güç ve destek verenleri bir bir yanılttı şahsım egosu ve narsizmiyle…

Destekçilerinin “Yetti! Yeter artık! Buraya kadar!” dediklerini duyar gibi olması karabasanı oldu.

Gemi azıya alması bundandır.

Durdurulamaması ve yönlendirilememesı bundandır.
Gücü kalmadı, kapasitesi son derece dar, görgüsüz, bilgisiz, birikimsiz bir kifayetsiz olduğu apaçık artık.

Bu eksiklerini tamamlayacak insan kaynağı da yok yanında.

Denize düşenin yılana sarılması örneğindeki gibi dine, Allah’a, Kuran’a, Kuran surelerine ve ayetlerine, dogmalara daha da çok sarılacak.

Çabalayacak. Çırpınacak.

Çabaladıkça, çırpındıkça daha fazla batacak.

Zoru kullanacak.

Zulmünü artıracak ve zeval görecek.
Zoru kullanırken, zulmünü artırırken kullandığı ortağını da çekecek o bataklığa.
Har vurup harman savurarak bitirdi paraları, zarar etti.

Tek dostu kalmadı yerkürede, daha çok zarar etti.

Bu nedenle cesaretini de kaybedecek ve bu ona her şeyini kaybettirecek.

Tuttuğu yolun sonu göründü.

Üflesen yıkılacak.

Gidecek…