TERÖR EYLEMLERİ

ABONE OL
18:11 - 01/10/2020 18:11
0

BEĞENDİM

ABONE OL
Kaplan
Best

TERÖR EYLEMLERİ

Kumluca ve Adrasan’da yaklaşık 600 hektar orman ile sera, ev ve hayvanlar yandı, ya da yakıldı. Ülkemizde yaz aylarında ormanlar yakılıp, oksijen kaynaklarımız tüketilirken, yeni yeni rant alanlarının da kapısı açılmaktadır.

Ülkemizde yangın sadece ormanlık alanlarda olmuyor, terör eylemleriyle de hepimizin içi yanmaktadır. 28 Haziran Salı akşamı İstanbul Atatürk Havalimanı’ndaki terör eylemi 45 kişinin ölmesine, 250 kişinin yaralanmasına yol açarak, toplumda büyük bir öfkeye neden oldu. Tabii bunlar resmi olarak açıklanan sayılardır, olayı görenler tarafından gerçek rakamların daha fazla olduğu ifade edilmektedir. Siyasi iktidarın terör eylemlerinde en kolay bulduğu yol, ölü ve yaralı sayılarını azaltmak, yayın yasağı getirmek ve interneti yavaşlatmaktır. Terörün önlenmesiyle ve bitirilmesiyle ilgili çözüm üretemeyenlerden de, zaten başka bir şey beklenemez.

Atatürk Havalimanı’nda terör eylemi olduğu anda Van, Şırnak ve Lice’de bombalı saldırılar düzenlenmiş, şehit haberleri gelmiştir. Artık toplum bu tip olaylara alıştırıldığı ve duyarsızlaştırıldığı için, üç beş kınama bildirisi ile geçiştirilmektedir. Üstelik havalimanındaki terör olayı sırasında, aynı gece TBMM’de Danıştay ve Yargıtay ile ilgili yüksek yargı yasa tasarısı kabul edilerek, ilgili kurumlar Yargıtayyip ve Danıştayyip şekline getirilerek, bağımsız yargıya son verilmişti. Bunların yanında siyasi iktidar, muhtar ve müftülere nikah kıyabilmeleri için ayrıcalıklar getirmeye hazırlanarak, laikliği tamamen ortadan kaldırmak için çalışmalar yapmaktadır.

Atatürk Havalimanı’ndaki terör saldırısını hangi örgütün yaptığı önemli değildir. Yıllardır ülkemizi ve komşularımızı kanlı bir teröre mahkum eden PKK, IŞİD ve benzeri bütün terör örgütleri hep ABD ve AB tarafından büyütülmüş ve korunmuştur. Emperyalist devletler tarafından yaratılan Büyük Ortadoğu Projesi’nin eşbaşkanı olmakla övünenlerin, bu terör olaylarındaki sorumluluğu çok büyüktür.

PKK terör örgütü yöneticileriyle görüşüp, gizli pazarlık yapanlar, her tür güvenceyi verenler, bomba ve ağır silahlar yurda sokulurken askerlere operasyon izni vermeyenler, IŞİD’e terör örgütü yerine dini hassasiyetleri olan asabi çocuklar diyenler, IŞİD militanlarının yurdumuzdaki eğitimlerine izin verenler, büyük önderimiz Atatürk’e, laik ve demokratik cumhuriyetimize savaş açanlar tüm bu ölümlerin sorumlularıdır. Aynı zamanda emperyalizmin yerli işbirlikçileri olan bu sorumlulardan, günü gelince hesap sorulacağı da bilinmelidir.

PKK terör örgütünün kanlı eylemlerinde sessiz kalanların, IŞİD terör örgütünün kanlı eylemlerinde teröre karşı isyan ediyor görünmeleri ise, gözlerden kaçmamaktadır. PKK terör örgütünün eylemlerine destek verip, IŞİD terör örgütünün eylemlerini kınamak iki yüzlülük olduğu kadar, haysiyet ve şeref sorunudur. Sahte muhalefet HDP’nin, IŞİD teröründe TBMM’ye araştırma önergeleri vermesi, toplumu aldatmadan başka bir şey değildir. Ne acıdır ki günümüzde bu aldatmacaya kanan aydın insan taklitleri de bulunmaktadır.

Terör, insanlık suçudur, nereden gelirse gelsin karşı çıkmak zorundayız. Ülkemizi kan gölüne dönüştüren siyasi iktidar ile ona destek olan sözde ve sahte muhalefet partileri de, bu olayların sorumlularındandır. Bu yöneticilerin hepsinin görevlerini bırakmaları ve artık siyasetle uğraşmamaları gerekmektedir. Emperyalizmin kuklaları, halk adına siyaset yapamazlar, ancak efendilerinin verdikleri görevleri yaparlar.

Bölünmenin, parçalanmanın eşiğine getirilen ülkemizde, yine de umutsuzluğa yer yoktur. Bilinçli ve kararlı mücadele ile bu ortaçağ karanlığı, aydınlığa dönüştürülebilir. Yaşadığımız günlerde ya vatan seversiniz, ya da vatan hainisiniz; başka seçeneğiniz bulunmamaktadır. İşte bu yüzden gün, ulusal cephe oluşturma günüdür, Kuvayi Milliye olma günüdür. Bu iktidar ile muhalefet ülke yönetiminden kovulana dek bütün yurtseverler görev başına…
 
Suay Karaman

Inal

    Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.