GÖNÜLLÜ ÇALIŞMALARIN TOPLUM GELİŞMESİ İÇİN FAYDALARI

ABONE OL
18:58 - 01/10/2020 18:58
0

BEĞENDİM

ABONE OL
Kaplan
Best

Birleşmiş Milletler Genel Meclisi 1985 yılında, gönüllü çalışmaları ve faydalarını dünya kamuoyuna duyurma ve daha çok insanı ”gönüllü çalışmaya” kazanmak için her yıl 5 Aralık “Dünya Gönüllüler Günü” olarak ilan etmiş. Cüneyt Ülsever’in Hürriyet’de yazdığına göre Türk insanı gönüllü çalışmalar açısından 55 ülke arasında maalesef sonuncu sırada imiş. ABD de insanların yaklaşık üçte ikisi (69%), İsveç’lilerin 56% sı, Hollanda’lıların 50% si gönüllü çalışmalara katılıyormuş. Gelişmiş ülkelerde durum oldukça iyi iken, gelişmekte olan ülkeler arasında bile Türkiye çok gerilerde olduğu görülmektedir; Bosnalılar (21%), Kırgızistan’lılar (16%), Ukrayna’lılar (13%), Türk’ler sadece 2%.

Biz Türkler maalesef henüz daha gönüllülük kavramını iyi anlayamamışız. Birçok insanımız gönüllü çalışmayı hala daha maddi yardım, yiyecek ve giyecek yardımı yapmak, zekât vermek olarak görmektedir. Elbette bunlar da olması gerekiyor, fakat asıl gönüllülük, kişilerin yetenekleri ölçüsünde, bilgi, beceri ve deneyimlerini ”karşılıksız” olarak başkalarına aktarmayı içermektedir. Gönüllü çalışmayı engelleyen düşüncelerimizin temelindeki gerekçeler hep aynı “boşuna para ve zaman kaybı” olarak görülüyor. Gönüllü çalışmayı bizler genelde “bir başkası” için yapılan çalışma olarak görüyoruz. Maalesef, birçok insanımızda hala daha “bana faydası olmayan bir çalışmaya neden katılayım?” anlayışı hakim.

Gönüllülük nedir?
Gönüllülük kısaca ”bir işi isteyerek ve karşılıksız” üstlenmektir. Birçoğumuz zaten evde, okulda, işyerinde ve çevremizde birçok işi ”gönüllü” olarak yerine getiririz. Kimimiz dini inancı, kimimiz etik kuralları, kimimiz arkadaşlık ve dostluk bağları nedeniyle, bilgi ve yeteneklerimize göre, ”gönüllü” çalışmalara yöneliriz. Bireyler, kişisel gönüllü çalışmalarının yanı sıra ”birlikten dirlik doğar” anlayışı içinde bu tür çalışmalarını hükümet dışı kuruluşlar, yanı dernek veya vakıflar aracılığı ile de yürütürler. Bu tür organizasyonlarda gönüllü olarak çalışmak ferdi çalışmalara kıyasla kişiye çok daha büyük bir sorumluluk yükler.
Bu tür kuruluşlar işlerini genelde bir ”yönetim kurulu (YK)” aracılığı ile gerçekleştirmektedirler ve belirli kararlar ancak belirli çoğunlukla alınabilir. Hal böyle iken bilhassa YK üyelerine çok büyük sorumluluk yüklenmektedir. Örneğin önemli kararların alındığı YK toplantılarına üyeler, üstlenmiş oldukları sorumluluk anlayışı içerisinde değil de, gönüllü olduğu için kendi istek ve arzularına göre katılmaya yönelirlerse YK toplantılarında sağlıklı kararlar alınamaz duruma gelinir.

Pekâlâ, ”gönüllülük” sadece başkaları için yapılan bir çalışmamıdır?
Gönüllü çalışmanın kişiye ne gibi faydaları olabilir? Gönüllü çalışmanın kişi bazında başlıca yararları şunlardır:
1. motivasyon olma ve motive edebilme becerisi kazanmak,
2. insanlara ve çevreye karşı daha duyarlı olmak ve yaklaşmak,
3. değişime açık olmak,
4. ekip çalışması becerisi kazanmak,
5. yaratıcılık becerilerini geliştirmek,
6. organizasyon ve liderlik konularında beceri edinmek,
7. iletişim kurma becerisini kazanmak
8. olaylar karşısında esneklik ve hoşgörü gösterebilmek.
Bunların yanı sıra, yeni insanlar tanıma, yeni şeyler öğrenme, var olan yetenekleri geliştirme ve kişinin hedefleriyle ölçüşen konularda ”karşılıksız yardımcı olmanın” getirdiği mutluluğu sayabiliriz. Ayrıca ”karşılıksız yardım” etme duygusu kişinin psikolojik olarak güçlenmesine, kendine olan güven duygusunun artmasına ve böylece kişiliğinin olgunlaşmasına da katkı sağlamaktadır.

Gönüllülük toplumun gelişebilmesi için şarttır
Gönüllülük, sadece kişilere yönelik bir yardımlaşma değil aynı zamanda toplumsal bir yardımlaşmadır ve toplumun sağlıklı bir şekilde gelişmesi için olmazsa olmazlardandır.
Gönüllülük, sosyal ilişkilerin ve sosyal kontrolün gelişmesine, ekipsel çalışmaların gelişmesine, ilişkilerin, değer yargılarının ve ikili diyalogların artmasına, sosyal farkındalık yaratılmasında ve sosyal girişimciliğin artırılmasında ön plana çıkmaktadır.
Gönüllülük, ayrıca toplumsal sorunları ortaya çıkararak tartışıp çözümlenmesinde, sosyal çalışmalara ayrılan bütçelerin daha tasarruflu kullanılmasında yardımcı olmaktadır.
Kısacası ”gönüllülük” kişiye ve topluma değer katmaktır.

Dr. Ali Sak

Inal

    Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.