GENEL KURUL

ABONE OL
11:45 - 23/10/2020 11:45
0

BEĞENDİM

ABONE OL
Kaplan
Best

Kasım ayında CHP Berlin Birliği Olağan Genel Kurulu büyük bir coşkuyla yapıldı. Divan başkanlığını CHP İstanbul Milletvekili Yüksel Mansur Kılınç beceriyle yürüttü. 

Deneyimli olduğu gözden kaçmadı. Dr. Ertekin Özcan diğer üyelerle birlikte destek oldu. Geç saatlere kadar çalıştılar.

Yayın yönetmenim M. Sefa Doğanay ile birlikte gazetemden dört kişi gözlemci, haberci olarak katıldı. Kenan Kolat yeniden başkan seçildi haberini, fotoğraf galeriyle verdiler. Ama ben toplantının gidişatı hakkında gözlemlerimi diğer birliklere, derneklere örnek olması bakımından yazmak istedim. Elbette unutulmadan gelecek dönemde daha iyi organize edilmesini sağlamak amacım. Katılımcılar arasında ilk nesilden parmakla sayılacak kadar azdı.

Partinin yurtdışı örgütlerden sorumlu Ali Hikmet Akıllı’nın da kurulda hazır olması merkez CHP tarafından önem verildiğini kanıtlıyordu. Eski ve yeni Başkan Kenan Kolat ve yönetiminin çalışma raporunda öne çıkan maddelerden birkaçı şöyle:

“Birlik çalışmalarında Türkiye’de geçen olay, politikaları Alman kamuoyuna önyargısız anlatmak. Türkiye’de yurtdışı Türkleri hakkında önyargıları da doğruları ileterek çürütmek.”

Türkiye’de CHP’den öğrendiklerimizi buraya aktarmak, Almanya gibi demokrasisi gelişmiş ülkede Alman Sosyal Demokrat Partisi’nde deneyimlerimizle Türkiye’de CHP’ye örnek olmak. Etkinliklerin çoğu bu amaca ulaşmak için uygulandı.
Göç ve mülteci konusu Birliğin de konusudur. Buna bağlı olarak ırkçılığa, ayrımcılığa karşı etkin olmak.

Diğer Sosyal Demokrat Parti ve sosyal kuruluşlarla birlikte çalışmak etkinliklerin temelini oluşturuyordu.”

Ayrıca tüm kurullarda çalışan arkadaşlarına canı gönülden teşekkür etti. Birliğin 904 üyesinden 576’sı aidatını ödeyen seçme hakkını kazandı, ama 385’i oyunu kullandı. Kenan Kolat 234, rakip aday Ruşen Budak 150 oy aldı.

Aday tanıtma konuşmalarında Ruşen Budak’ın konuşması kulağa sert geliyordu, ama enerji doluydu. Kenan Kolat’ın rakibine olgun davranışı hoşgörüsü uzun yıllar SPD’de çalışmasından kaynaklanıyor olabilir. SPD’de birlikte çalıştığım için kendisini seçeceğimi seçimden önce belirttiğimden dolayı hem seçimden önce, hem sonra sosyal medyada öfkeli yorumlar aldım. 
                          
Kanaat önderlerinin rengini önceden belirtmesi doğru değil eleştirisi beklenir, fakat öfke saçmak şahsiyete dökmek gösteriyor ki, daha demokrasi fikir özgürlüğünde alınacak daha çok yolumuz var. Politik eğitim seminerlerde bu konuda Birlik yönetimine görev düşüyor.

Hıristiyan Demokrat Parti (CDU) Meclis Başkanı Wolfgang Schäuble’nin genel kuruldan önce kimi seçeceğini açıklaması da eleştiriye uğradı. Fakat şahsına hakaret edilmedi, susturulmaya çalışılmadı. Nitekim seçimden sonra adayları seçilmeyenleri nefret, öfke, kin ve kızgınlıklarıyla partiye zarar vermemeleri için uyardı. Böyle bir açıklamayı 
Ruşen Budak’ın da yapması çok pozitif bir davranış olur. Kendisinin yönetime aday olması, onu seçenlerin, diğer kurulların seçiminde sonuna kadar kalmaları, göreve talip olmaları demokrasi örneğiydi. 

Adayları seçilmediği için kızgın, öfkeli ve üzgün üyelerin enerjisinin pozitife çevirme, Birliğe faydalı olmalarını sağlama yeni seçilen başkan ve yönetiminin becerisine bağlı olacak. Aynı şekilde bundan önceki dönemde çalışma gruplarında gayretle çalışıp da övgü ve takdiri yeterli görmediğini düşünen kırgın ve küskünleri de kazanması, Birliğin gelişmesi için mutlaka geleceğe dönük çalışması gayret göstermesi şarttır.

Söz alınca söylediğim gibi, çok değerli üyeleri tanıyarak, öğrencilerimle karşılaşarak kongreden sonra zengin olarak eve geldim. İki gün önce verilen aidat sayısına göre salon kiralandığı için dar geldi, ayakta kalanlar oldu. Gelecek dönemde mutlaka daha geniş bir salon, hatta yan dinlenme odaları olmalı, ki uzun süren seçim zamanı iyi değerlendirilsin. Üyelerin birbirlerini daha yakından tanımalarına hizmet edilsin.

Yönetim Olağan Genel Kurula çok iyi hazırlanılmıştı. Rakip aday da iyi hazırlanmış, seçmenlere yazılı bilgi vermişti. Bilhassa genç küçük bir erkek grubu çok heyecanlıydı. Divan başkanı heyecanı olumlu, rahatlatıcı ve disiplinli konuşmasıyla yatıştırmasını iyi becerdi. 

Gençlerin heyecanı, kazanamayınca üzüntü ve bazılarının öfkesi bana ana ve birinci sınıfımda kaybedince ağlayan öğrencilerimi hatırlattı. Erkeklerin çocuksu tarafı futbol sahalarında da görülüyor.

Kurulda dikkat çekici, sevindirici başka bir nokta kadınların da aktif olmasıydı. Zübeyde Kale-Çağlar’ın denetim Kurulu Başkanı olarak sunduğu rapor çok beğenildi. Teknolojiyi iyi kullandı, grafiklerle fevkâlade anlattı. Bağımsız aday olarak Katılan Ayfer İnci-Peköz tek başına birlik gibi hareket etmez, yönetime uyum gösterirse, geleceğin kadın başkan adayı olabileceği intibasını uyandırdı.

Kadınlar Kolu geçen dönemde çok iyi çalışma örnekleri verdi. Ama Erkekler Kolu da yok. Aslında kurullarda kadın ve genç üyeler görev alır, etkinlikler her cins ve yaşa hitap ederse daha olumlu olur.

Bu Birlik erkek egemen bir parti olamaz. Sosyal Demokrat anlayışı kadın üyelere eşit muameleyi gerektirir.

Kenan Kolat ve yönetimi seçenler güvenerek oy verdiler, seçmeyenler de biraz zaman vermeli ve anlayış göstermelidir. Hemen ilk fırsatta yıkıcı eleştiri yapmamalı ve öfkelerine hakim olmaları gerekir. Politika umut ve gelecek demektir.
Aziz Nesin’in çok sevdiğim ve sık sık tekrarladığım sözünü hatırlatmak istiyorum. 

Siz politika yapmazsanız, sizinle politika yaparlar.

Başöğretmenimizin ve yüzme bilmeyen insanları denize atar gibi gönderilen ilk neslin ruhlarının salonda hissedildiğini yalnız ben söylemedim. İlk nesil çok zorluk çekti ve çoğu aramızdan ebediyen ayrıldı ve her gün ayrılmaya devam ediyorlar. Onları temsilen eski ve yeni Başkan Kenan Kolat kendisine verilen çiçek buketini bana hediye edince çok duygulandım, onların ruhları adına aldım, teşekkür ediyorum. Kenan Kolat ve yönetimine, diğer kurullarına başarılar diliyorum. 

Başaracaklarına Birliği gelişmiş olarak, ileriye taşıyacaklarına inancım büyüktür. Zira Kenan Kolat’ın SPD’de çalışmasını bildiğim, birinci döneminde başladıklarını devam ettireceğine inandığım için seçtim. Her iki dile hakimdir. Çok daha önemli olan kendisini seçenin ve seçmeyenin de başkanı olacaktır.

Sosyal Demokratlar kadına eşit muamele gösterir, ayrımcılığa karşı koyar, söz ve basın özgürlüğünü savunur, bilinçlidir. Üyelere hakaret ederek, şahsiyete dökerek susturmaya, baskı altına almaya çalışmazlar.

Geleceğin umudu, yerküremizin aydınlığını sağlayacak Sosyal Demokratlara selâm olsun! Arzum gelecek dönemde de kongre şölene dönsün.

Hoşça kalın!

İlter Gözkaya-Holzhey                

Inal

    En az 10 karakter gerekli
    Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.