ÇOCUKLAR ŞİDDETLE DEĞİL, SEVGİYLE VE ÖZGÜRCE BÜYÜMELİ!..

ABONE OL
11:52 - 23/10/2020 11:52
0

BEĞENDİM

ABONE OL
Kaplan
Best

ÇOCUKLAR ŞİDDETLE DEĞİL, SEVGİYLE VE ÖZGÜRCE BÜYÜMELİ!..


Tokat doğumlu olan Ekin Deligöz, 1979 yılında ailesi ile birlikte Almanya’ya geldi. 1997 yılında Alman Vatandaşlığına geçen Deligöz, daha öğrencilik yıllarında Birlik90/Yeşiller Partisi’ne üye oldu. 1998‘de yapılan genel seçimlerde ise Birlik90/Yeşiller Partisi Milletvekili adayı olarak Almanya Federal Meclisi’ne girmeyi başardı. 
17 yıldan beri Milletvekili olarak Almanya Federal Meclisi’nde görev yapan Türk Asıllı Alman bayan politikacı, 1998 yılında Konstanz Üniversitesi İdari Bilimler Bölümünden mezun oldu.  
Deligöz politikacı olarak özellikle göçmen ailelerin çocuklarının eğitim sorunları ve kadın hakları konularında yaptığı önemli çalışmalardan dolayı hayli takdir topladı.
Türk asıllı bayan politikacı halen Federal Meclisin en yoğun çalışan komisyonu olarak bilinen ‘’Bütçe Komisyonu’nda’’  ve ayrıca aile, yaşlılar, kadınlar ile gençler komisyonlarında görev yapıyor.
Aynı zamanda kısa adı ‘‘UNICEF‘‘ olan Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu Yönetim Kurulu Üyesi Ekin Deligöz, ha-ber.com yazarı Rıza Almalı’nın sorularını yanıtladı.




Deligöz: Çocuklar şiddetle değil, sevgiyle ve özgürce büyümeli!..

1 – Çocukken en çok ne olmak istiyordunuz?
Çocuk doktoru! Doğduğum şehir Tokat’ta doktora ulaşmak bir hayli zordu, o yüzden çocuk doktoru olup özellikle köylerdeki çocukların yardımına koşmayı düşlerdim hep.
 
2-  Peki, neden politikaya atıldınız?
Doktor olarak ancak bir kesime yardımcı olabileceğimi biliyordum. Oysa politikacı olarak bütün çevreme yardımcı olabileceğimi anladım. Örneğin yasal düzenlemelerle, devlet desteğiyle bir değil tüm doktorların önünü açabilir, dolayısıyla da tüm çocukların yardımına koşulmasına önayak olabilirdim. Bu yüzden Politikaya atıldım diyebilirim.  
 
3- Politikacı olarak bir gününüz nasıl geçiyor?
Çok yoğun. Seçim bölgem Bavyera, federal meclis ise bildiğiniz gibi Berlin’de. Bavyera büyük bir eyalet, vatandaşlarla yakın temas kurmak istiyorum. Bugün bu şehir, yarın o şehir dolaşıyorum. Sonra Berlin’e gelip, çok yoğun olan meclis çalışmalarına katılıyorum. Netice itibariyle iki çocuk annesiyim ve maalesef çocuklarıma vakit bulamayacak kadar yoğun bir tempoda yaşıyor ve çalışıyorum.  
 
4- Politik çalışmalarınızda başardığınız, ulaşabildiğiniz en önemli şey neydi?
Uzmanlık alanlarımdan bir tanesi aile ve çocuk politikası. Aile içi ve genel olarak çocuklara karşı şiddetin yasal olarak yasaklanması, bu çerçevede derneklerin ve danışmanlıkların desteklenmesi konusunda büyük emeğim var.  
 
5- Milletvekili olarak hangi komisyonlarda görev yapıyorsunuz?
Federal meclisin en yoğun çalışan komisyonu olarak bilinen bütçe komisyonu ve aynı zamanda aile, yaşlılar, kadınlar ve gençler komisyonunda.
 
6-Kısa adı ‘‘UNICEF‘‘ olan Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu Yönetim Kurulu Üyesisiniz. Bu görevi kabul etmedeki amacınız neydi?
Çocuk haklarını savunmak. Çocuklar şiddetle değil sevgiyle ve özgürce büyümeli. Bunu başarırsak, dünyada şiddetten değil, sevgi ve özgürlüklerden söz edilir. Demokrasinin gücü çocuklara verilen haklar oranında gelişir. 
 
7- Özellikle Afrika ve Orta Doğu ülkelerinden  açlık ve savaştan kaçan binlerce insan Avrupa’ya gelmek için ölümü bile göze alıyorlar. Gelecekte mülteci göçünün daha da artacağı bilinen bir gerçek. Sizce başta Almanya olmak üzere Avrupa ülkeleri  bu dev sorunu çözmek için kısa vadede neler yapmaları gerekir?
Her şeyden önce Akdeniz’i bir nevi „Avrupa Duvarı“ olmaktan ve dolayısıyla binlerce insana mezar olmaktan çıkarmak!
 
8- Politikacı olarak yaptığınız çalışmalar arasında sizi en mutlu kılan şey nedir?
Mutlu kılan şeyler çok tabii, ama insanların bana „Sana ilk başta inanmamıştık, ama haklı çıktın“ demeleri hoşuma gidiyor.
 
9- Hangi özel bir yeteneğe sahip olmak isterdiniz?
İnsanların düşüncelerini okuyabilmek.
 
10-Bir haftalığına Berlin Belediye Başkanlığı görevi size verilseydi,  yapacağınız ilk iş ne olurdu?
Hata üstüne hatadan dolayı havaalanına aktarılan ve yine anlamsız bir şekilde şehrin orta göbeğinde yapılan otobana aktarılan milyarlarca Euro ek kaynağı anında eğitime 
yönlendirirdim. Özellikle de okul binaların kökten onarımı ve öğretim üyelerinin sayısının çoğalması şart!
 
11- Bize hangi üç kitabı okumamızı tavsiye ederdiniz?
Max Weber: Meslek Politika
Paerl S. Buck: Imperial Woman. Day, New York 1956
Aziz Nesin: Şimdiki Çocuklar Harika
 
12-Sizin için insanlık tarihinin en önemli buluşu nedir?
Ateş! Hem ısıtır, hem öldürür!
 
13-İyimser misiniz yoksa kötümser misiniz?
 İyimser olmaya çalışıyorum ama tecrübelerim çoğu zaman buna izin vermiyor.
 
14-En beğendiğiniz huyunuz?
Zor anlarda pragmatik çözümler aramak.
 
15.En beğendiğiniz şehir?
Köy kızıyım! Aslında şehirlerin hiç birini sevmiyorum ama Viyana en çok severek kaldığım yerdi.
 
16-En iyi pişirdiğiniz yemek?
Mercimek çorbası ve kara-orman kiraz pastası.
 
17- Yanınızda hiç eksik etmediğiniz şey nedir?
İşim nedeniyle telefonum diyebilirim. Kızımın kart-vizitlerimi koyduğum kutunun içine sakladığı bir resmi
 
18-Hiç beklemediğiniz bir anda elinize 500 Euro geçti ne yapardınız?
UNICEF’e (Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu ) bağışlardım.
 
19-Hangi ülkede yazlık bir evinizin olmasını isterdiniz?
Hiç tereddüt etmeden elbette EGE’de derim. 
 
20- Ne tür müzik dinlersiniz?
Tipik Radyocuyum. Her türlü müzik dinlerim.
 
21 Yalnız ıssız bir adaya gönderiliyorsunuz. Yanınıza üç şey almanıza izin veriliyor. Neleri alırdınız?
Kitap, çikolata ve çay.
 
22-Son olarak bize en beğendiğiniz atasözünü açıklar mısınız? 
“Ya bu deveyi güdersin, ya bu diyardan gidersin!”
Zor anlarda insanların karar vermesi gerekiyor. Kolayı her şeyi bırakıp sırtını dönmek, diyardan gitmek. Zoru deveyi gütmek ki ben hayatımda her zaman zor yolu, yani deveyi gütmeyi seçmişimdir. Ama alternatif bir kararın olabilmesi beni bu seçimde desteklemiştir. Böylelikle bağımsız ama kararlı adımlar atmak kolaylaşır.

Söyleşiyi yapan: Rıza Almalı

Inal

    En az 10 karakter gerekli
    Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.