AYNI OYUN
Muhalefetin beceriksizliği sonucunda 1 Kasım 2015 seçimlerinden başarıyla çıkan AKP iktidarı, yine yeni anayasa oyununa başladı. Zaten bunu seçim öncesinde de dillendirmişti ama muhalefet dahil pek aldıran olmadı.
12 Haziran 2011 seçimlerinden sonra, yeni anayasa için düğmeye basan AKP iktidarının kurduğu uzlaşma komisyonuna, CHP ile MHP üye vermişlerdi ve uzun bir süre ülkenin gündemi işgal edilmişti. Ancak daha sonra işlevsiz duruma gelen bu komisyon dağılmıştı. Şimdi aynı oyun yeniden gündeme getirilmektedir.
14 yıldır ülkemizi yöneten siyasi iktidar, açlık, yoksulluk, yolsuzluk, yalan, talan, işsizlik, hukuksuzluk ve terör konusunda alıp başını gitmiştir. Demokrasi dışı tutum ve davranışları alışkanlık haline getiren siyasi iktidar, sivil darbe yapmaktadır. Yaptıkları darbe, muhalefet tarafından görülememektedir.
Anayasa Mahkemesi kararıyla laiklik karşıtı eylemlerin odağı olduğu onaylanan bir partiye güvenerek, ülkemizin bu kadar büyük sorunları varken yeni bir anayasa yapmaya girişmek açık açık ihanettir. Bugüne kadar siyasi iktidarın tüm yaptıkları ortadayken, ülkemiz iç savaşın eşiğine ve bölünme aşamasına getirilmişken, AKP zihniyetinin çağdaş bir anayasa yapacağına inanmak için zeka seviyesinin çok düşük olması gerekir. Bu yeni anayasa yapımına destek olanların, kendi durumlarını ve ülkemizin getirildiği konumu çok iyi ve tekrar değerlendirmeleri gerekmektedir.
Şimdi yanlı, canlı, yandaş, paydaş basın elbirliğiyle “darbe anayasası tarihe karışacak” ve “12 Eylül’ün izleri silinecek” gibi akıl dışı manşetler atarak, yeni anayasa için şak şakçılığa başlamışlardır. 1982 Anayasası, bugüne dek tam 17 kez değiştirilmiş, 110 maddesi yenilenmiş, bazı maddeler çıkarılmış ve bazı maddeler eklenmiştir. Bu kadar değişiklikten sonra ‘şimdi bunun neresi darbe anayasasıdır’ diye sormak gerekir. Madem 12 Eylül’ün izleri silinecek, o halde neden seçim yasalarını ve siyasi partiler yasasını değiştirmek için kimseden ses çıkmıyor..
Toplam 17 kez değiştirilen anayasa, 14 yıllık AKP iktidarında ise 10 kez değiştirilmiştir. 12 Eylül 2010 halk oylamasında 26 madde değiştirilmişti. Eğer AKP iktidarı isteseydi, halk oylamasında diğer başka maddeleri de değiştirebilirdi. İktidar, bugün ülkemizin tüm sorunlarını bir yana bırakıp, sivil anayasa adı altında dikta rejimlerini de aratacak oluşumlara doğru kürek çekmektedirler.
Günümüzde şiddetle sivil anayasayı savunanlar, bilerek ya da bilmeyerek siyasi iktidarın oyununa gelmektedirler. 14 yıldır yaptıklarıyla ve “ileri demokrasi” aldatmacalarıyla ülkeyi yöneten siyasi iktidar, “ileri faşizm” uygulamalarında bulunmaktadır ve demokratik bir anayasa yapma niyetinde değildir. Amaçları başkanlık sistemine doğru gidişin yolunu açarak, rejim değişikliğidir. Ülkemizin kurucusu büyük önder Mustafa Kemal Atatürk’ün ‘en büyük eserim’ dediği cumhuriyeti yıkma ve yok etme savaşı, içten ve dıştan, sağdan ve soldan, iktidardan ve muhalefetten, kısaca her yönden devam etmektedir.
AKP iktidarı, muhalefetin de desteğiyle anayasadan Türklük kavramını çıkartmak istemektedir. Zaten emperyalizmin isteği de bu yöndedir, çünkü ardından parçalanmak, bölünmek gündeme gelecektir. Tayyip Erdoğan’ın başkan olması, olayın küçük bir boyutudur. Bugün yasa tanımayarak ülkeyi istediği gibi yöneten Tayyip Erdoğan, fiili başkan durumundadır.
Yeni anayasa aldatmacası ile, ileri demokrasi kandırmacası ile yine aynı oyun sahneye konmuştur. Bütün bu yapılanlara karşı bile bile ülkemizi karanlıklara götürmek isteyenlere, rejimi değiştirmek isteyenlere ve bunlara destek verenlere toplum olarak demokratik tepkilerimizi göstermenin zamanı gelmiştir.
Suay Karaman
