0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Ekonomiyi makro ekonomiye çevirebilir mi?

Bugüne değin uyguladığı para politikalarından vaz geçerek tasarrufa dayalı bir para politikasına dönebilir mi?

Reform niteliği taşıyan bu adımları atabilir mi?

Resesyonun, yani durgunluğun tam ortasındayken ve bu durgunluk tehlikeli bir gelişme gösterirken bunları yapma cesaretini gösterebilir mi?

Bu reformların yapılmaması durumunda büyüyecek olan ekonomik krizi önleyebilir mi?

Yargıdan elini çeker ve onun hak, hukuk, adalet sınırları içinde çalışmasının önünü açabilir mi?

Bu önlemleri alarak küçülen ekonomiyi yeniden büyüyen ekonomiye dönüştürebilir mi?

Yabancı sermayenin ülkeye yeniden girişini sağlayacak güveni verebilir mi?

Yabancı sermayeyi bir kenara koyalım, yerli sermayeye ülkede yatırım yapmanın anlam ve önemi konusunda inandırıcı olabilir mi?

Cari açık bu kadar büyükse eğer, Türk Lirası’nın kur olarak son derece aşağılarda olduğu gerçeği ortadayken, yerli sermayeyi buna inandırabilir mi?

İstihdamı artıracak önlemleri alabilir, yerli ve yabancı sermayeye bu konuda güvence verebilir mi?

İşçini ücretini artıracak bir düzenleme yapabilir mi?

Sağlığa ve eğitime doğru yatırımlar yapabilir mi?

Büyümeden kredi almakta büyüme, inşaata dayalı olarak büyüme, tüketerek büyümeyi anlamaktan vazgeçer mi?

Nitelikli olmayan büyümenin, işin doğasında, küçülme olduğunu anlayabilir mi sonunda?
Demokratik yönetimlerde kişi başına düşen ulusal gelirin -en az %25- arttığını, bu artışın nedeninin kâr getiren yatırım ve bunun sonucu olan üretim olduğu gerçeğini görebilir mi?

Kâr getiren yatırımın vergi girdisini artırdığını, bu vergi girdisinin sağlık ve eğitim alanlarında olumlu ve yararlı yatırımlara yol açtığını kavrayabilir mi?
Son 12 yılda büyümenin sıfır olduğunun farkına varabilir mi?

Verimli büyümeye odaklanması ve bu alanda akılcı politikalar izlemesi zamanının geldiğini ve geçip gittiğini görebilir mi?

Yatırımın inşaata değil, sanayiye, üreten ve ürettiğini satabilen sanayiye yapılmasının önünü açacak düzenlemeleri yapabilir mi?

Teknolojiye yatırımın, alınan kredilerin doğru yerlerde kullanılması gerektiğinin bilincinde midir?
Küresel büyümede kıyasıya bir savaş yaşandığının ve bu savaşın ticaret savaşı olduğunun, bu savaşın Türkiye’ye büyük zararlar verdiğinin farkına varabilir mi?

İşi, sermayeyi, fikirleri doğru olarak anlayabilir, teknolojinin bizi kalkındıracağı gerçeğini kabul edebilir mi?

Yanıtlarınız “Evet!” se eğer, ört ki; ölem.

“Hayır!” sa , daha çooook aşındırırız Çin’in ya da Rusya’nın yollarını.