KÜRESEL LİDER

ABONE OL
18:10 - 01/10/2020 18:10
0

BEĞENDİM

ABONE OL
Kaplan
Best

KÜRESEL LİDER

Doğu’yu Batı’dan ayıran Demirperde kalkınca gezegenimize  
Barış geldi sanılmıştı. Savaşlardan kazanan silah tüccarları yeni düşman İslâm’ı yarattı. Küreselleşme adı altında fakir zengin makası açıldı, zenginler daha zengin, yoksullar daha yoksul oldular. Fakirlerin sayısı arttı.

Ortadoğu Asya ve Kuzey Afrika’da savaşlar Ege Denizini mezarlık yaptı, birçok insanı yurtsuz bıraktı. Milyonlarca inanı sığınmacı durumuna düşürdü.

Küreselleşmenin getirdiği en önemli olumlu gelişme teknolojide görüldü. Yerkürenin ücra köşelerinden küresel lidere mektuplar yağıyor.

Tarihte çok soykırımı yapılmıştır. Ama Almanya’nın Yahudilere öldürme fabrikaları kurarak uyarladığı metodun emsali görülmedi. Karanlık tarihe aydınlık bir mesaj verilmesinin tam zamanı gelmişti.

Küresel lider sığınmacılara açtığı hoş geldin kültürü, birlikte başarırız sloganıyla dünya vatandaşlarına insanlık göstererek gönülleri fethetti. Avrupa sınırda aç susuz bekleyen sığınmacıların, seni seviyorum Merkel ana, Merkel abla çağrı ve çığlıkları Berlin, Brüksel görünmez duvarlarına kadar ulaşıyordu.

Avrupa’yı birleştirici çabalarıyla, tarihte savaşlarla birbirini kırmış komşu ülkelere barış güvercini uçuruyordu. Karanlık Almanya tarihine ışık aydınlık getirmiş, demokrasi temellerini pekiştirmişti. Barış, kültür, sanat, bilgi ve birçok alanda yapılan anketlerde Almanya’yı ilk sıraya taşımıştı.

Berlin’de Noel panayırında kamyonla yapılan katliamda, daha cani veya caniler yakalanmadan, cenazeler kaldırılmadan iki tutucu parti (CSU, AfD) küresel lidere ve sığınmacı politikasına karşı seçim kampanyasına başladılar.
Doruğa ulaşan Dr. Angela Dorothea Merkel 1954 yılında Hamburg’ta doğduğu halde Doğu Almanya Cumhuriyet’inde çocukluğunu, gençliğini, tahsil hayatını geçirmiştir. Babası papaz olduğundan olsa gerek sosyal hayatın içinde aktif olmuştur. Otuz yaşındayken daha fazla beklentisi olan babasını sakinleştirmek için ona Türk kahvesi yapar. Fizikçi, bilim insanı olarak çalışmış, iki Almanya’nın birleşmesinde komisyonda görev almıştır. 
Birleşen Almanya ilk seçimi 1990 yılında politikaya girmiş ve başbakan Dr. Helmut Kohl’un desteği ve eğitimiyle yolu açılmıştır. Onun dördüncü hükümetinde Aile ve Gençlik bakanı olarak görev yaptı.                         
Gerhard Schröder’den (SPD) 2005 yılında hükümeti devraldı ve Kasım 2016 tarihinde Federal Almanya 2017 yılı genel seçiminde partisini (CDU) başarıya götürmeye karar verdiğini ve yeniden adaylığını basına açıkladı. Seçilirse dördüncü kez hükümetin başına geçecek.

Kendi Partisi CDU ve bilhassa kardeş parti CSU erkek egemen. Önüne her fırsatta taş koyan, ayağına çelme takan parti arkadaşları tarafından bile saygı görmeyi başardı. Geçtiği dikenli yolu biyografi kitabını okuyunca daha iyi anlaşılır. Tutarlı, bilime akla ve mantığa dayalı cesur politikası onu başarıya götürdü. Dünya kadınların onuru olarak tarihe geçti.
Tek ve en büyük hatası Almanya’daki Türkleri sevmiyor imajını düzeltti, Türklere yaklaştı ve tanıyınca yumuşadı. Ama Türkiye politikasında Fransa’yı da arkasına alarak çok büyük hata yaptı. Bu hatanın izleri, getirdiği nokta yalnız Türkiye’ye değil, Avrupa’ya dolayısıyla dünyaya çok zarar verdi. Halbuki olumlu yaklaşsaydı bugün durum çok iyi olabilirdi. Zira 2007 yılında AB komisyon başkanı José Manual Barroso’dan sonra ikinci yetkiliydi, konseyde müşavir seçilmişti.
Alman halkının işsiz sınıfı ve başka olan herkese ve her şeye karşı olanları, dünya halkını düşünürken bizi unutma, yardım elini açarken aşırıya kaçma, diye hatırlatıyorlar.
Küresel lider küre nüfusunun umudu oluyor. Şam’dan yazan Abdulsattar Scharaf, Baschar al-Assad’ın kimyasal silah kullanmasına Batı izin versin, böyle yaşamaktansa bir an önce ölüp kurtulalım, diyor.

Kahire’den Mohammed Tolba kurdukları ticaret anlaşması durma noktasına gelmiş. ABD ile yapılan anlaşmanın yürümesi için Trump’a liberal değerleri anlatmasını istiyor.
Riga’dan yazan Agnese Kleina Letonya’nın hürriyetine kavuşma tarihini anlatıyor. Avrupa’yı birleştirici çalışmalarına devam etmesini istiyor.

Önümde basına geçen otuz üç mektubun arasında Aydın Engin’in mektubu da var. Gözaltında yaşadıklarını anlatıyor. Türkiye görüşmelerinde basın ve düşünce özgürlüğüne vurgu yapmasını istiyor.

Almanya 2017 genel seçimde yeniden Federal Almanya Başbakanı olursa yasa dışı göçü durdurarak, insanların hayatını kurtarmaya devam edecektir. Bu arada insan kaçakçılarına engel olmada Türkiye anlaşması diğer Kuzey Afrika ülkelerine örnek olacak. Mültecileri kabulde gönüllüler canla başla çalışmaya devam edecekler. Henüz Avrupa’da ortak bir iltica politikası yürütülemiyor. İlticası reddedilenler geldikleri ülkelere geri gönderilecek. Mültecilerin arasına sızan teröristler Avrupa’nın korkusu olmaya devam edecek.

Bayan Merkel tekrar seçilirse, Türkiye Almanya ilişkisinin iltica anlaşmasıyla başlamadığı sık sık hatırlatılmalıdır. 
                          
Basın temsilcileri, Türkiye dostu Avrupa politikacıları, ön sezerler, öncü düşünürler, Türkiye’deki politikacılar Türkiye politikasını değiştirmesini telkin etmelidir. İyi bir seçim kampanyası ve emeği geçeceklere başarılar diliyorum.                             
Arzum Türk ve İslâm değerlerine saygısızlık yapılmasın, seçimde kötüye alet edilmesin.

Çocuk ve torunlarımızın geleceğini açan, yollarına taş koymadan kaçınacağına inanarak, Bayan Merkel’e başarılar diliyorum.
 
Hoşça kalın!

İlter Gözkaya-Holzhey

Federal Almanya Başbakanı Dr. Angela Merkel’e dünyadan gelen mektupları şu dergide okunabilir:
ZEIT-Magazin Nr. 50, 1. Dezember 2016, Was die Welt zu sagen hat.

Inal

    Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.