Bütün dinlerin tahkikatında barış vardır

Bütün dinlerin tahkikatında barış vardır
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Almanya’nın Duisburg şehrinde Meiderich semtinde bulunan İslam Toplumu Milli Görüş’e (İGMG) bağlı Duisburg Mevlana Külliyesinde iftar verildi.

1975 yılında kurulan ve bu semtte dini ve kültürel faaliyetlerini sürdüren cami 300 üyesi ve 500 öğrencisiyle üç yıl önce yaptıkları yeni binasına taşınarak hizmet vermeye devam ediyor. Aileler ve gruplar bu yılda Ramazan ayında burada iftar vermeye devam ediyorlar.


Kahramanlılar Derneği, Okta ailesi ve Yılmaz ailesinin ortaklaşa finanse ettikleri iftarda Yasin’i Şerif okuduktan sonra bir konuşma yapan cami hocası Yusuf Topcuk şunları söyledi:

“Kur’anı-ı Kerim’i bugünlere getiren kardeşlerimize Allah razı olsun. Bizler bu caminin altında nasıl toplandıysak rabbim cennette de toplanmayı nasip etsin. Kardeşlerim dünyanın bazı bölgelerinde insanlar açlıkla savaşırken ve diğer yandan savaşların ortasında kalanlar yeme ve içme sıkıntısı çekerken yemeği içmeyi israf etmeyin buna çok dikkat etmeliyiz. Savaşlar son bulsun, dünyada artık barış olsun. Peygamberler birer barış elçisidir. Bütün dinlerin tahkikatında barış vardır”.

Öte yandan cami yönetim kurulunda ve Ramazan organizasyonunda sorumlu Abdullah Taş ise şöyle konuştu:

“Biz cami olarak hafta içi pazartesi gününden perşembe gününe kadar halka açık ve aynı zamanda mülteci kardeşlerimize iftar veriyoruz. Diğer günlerde ise Aileler ve Gruplar birleşerek ortaklaşa iftar yemeği veriyorlar. İftarda misafirlerimiz arasında diğer dini gruplara mensup insanlarda katılmakta ve bu uyum konusu hakkında çok güzel bir fırsattır. Aynı zamanda bu tür organizasyonlarında entegrasyona katkı sağlıyor ve ön ayak oluyor”.

Hüseyin Gül/Duisburg

Devamını Oku

“Babam sanatçı Kıvırcık Ali değil de Ali Özütemiz olsaydı bugün hayatta olurdu”

“Babam sanatçı Kıvırcık Ali değil de Ali Özütemiz olsaydı bugün hayatta olurdu”
1

BEĞENDİM

ABONE OL

Eren Özütemiz, bundan 12 yıl önce bir trafik kazasında 42 yaşında hayatını kaybeden Halk Müziği sanatçısı Kıvırcık Ali’nin daha doğrusu Ali Özütemiz ‘in oğlu.
Kıvırcık Ali halk müziğine büyük katkılar sağladı ve yıllarca söylenecek eserler bıraktı. Aynı zamanda Ali Özütemiz geriye üç evlat bıraktı.

Ali, ilk evliliğinde olan çocukları için şunları söylemişti:

“Ve yaralıyam derin gardaş, vasiyetim iki kuzum, bir oğlum bir kızım, mezarıma üç gül ekin üzerine hasret dökün”
Biz de Antalya Konyaaltı`nda ve aynı zamanda babası Kıvırcık Ali gibi halk müziği sanatçısı olan oğlu Eren Özütemiz ile sahne alırken mola arası konuştuk ve sohbet ettik.
KENDINI BIZE TANITIRMISIN, SENİ BİRAZ TANIYABİLİR MİYİZ?

Ben, Eren Özütemiz 1990 Tokat doğumluyum. Aynı anne ve babadan benden beş yaş küçük kız kardeşim Esengül var. Beş yaşında beri saz elimde. Daha henüz 14-15 yaşlarındayken babamla birlikte sahnelere çıkıyordum. 2005 yılında İstanbul Teknik Üniversitesi Devlet Konservatuvarına giriş yaptım.
Bağlamamla çeşitli sanatçılara sahnede ve albümlerinde eşlik ettim. Kendime ait bestelerim var. Kardeşim Ecemgül ile 2011 yılında sonra Kıvırcık Ali’nin çıkmış bütün eserlerin ve yarım kalan projelerin yönetmenliğini yaptık.2021 yılında Ecemgül’e bir single yaptık onun yönetmenliğini de ben üstlendim.

SENCE MÜZİK NASIL BİR ŞEYDİR, NASIL TARİF EDERSİN?

Hüseyin abi, müzik nankördür. Eğer bir hafta enstrümanı bırakırsanız bu sizi bir sene geri götürür. Yani sürekli antrenmanlı olmalısınız, çalmalısınız, ilgilenmelisiniz! Müzikte oldum demek yoktur, olacam demekte yoktur, çünkü müziğin sonu yoktur. Şayet yaradan deryasında bir kum tanesi olursak o zaman ne mutlu bana.

PEKI EREN BABANLA ARANIZ NASILDI?

Babamla aramız çok güzeldi. Babayla oğuldan çok bir kardeş ve bir arkadaş gibiydik. (Bu satırları yazarken biraz hüzünleniyor…) Bugün babam Ali Özütemiz olsaydı yüzde yüz hayatta olurdu!

Ben ve kardeşim Ecemgül onu özlemekten bıkmayacağız. Kıvırcık Ali’nin çocukları olmak bir lütuftur.
Psikolojim bozuluyor

Dışarda bir baba oğul görsem psikolojim bozuluyor, çünkü 80 yaşında bir babayı kaybetmek ile 40 yaşında bir babayı kaybetmek aynı şey değildir. Bu nedenle bir yanım hep eksik. Özlüyorum hem de çok özlüyorum. Ama nafile geleceği yok. (Hüzünleniyor).

EREN SEN BABA’NIN VEFATINI NE ZAMAN VE NASIL ÖĞRENDIN?

Babam kaza yaptığında vatani görevinde Ankara’da askerdeydim. Asker arkadaşlarım bana Eren İstanbul’a gidiyoruz. Babanın bacağı kırılmış onun ziyaretine gidiyoruz dediler. Tabii ki inanmadım. Babamın kolu da kırılsa bacağı da kırılsa beni ziyarete gelirdi. Nizamiyede çıkana kadar haberim yoktu.
Bir şeylerin ters gittiğini anlamıştım ve de şüphelenmiştim? Ta ki, babamı tanıyan bir komutan başımız sağ olsun evladım diyene kadar. O zaman öğrendim. Yolda mola verirken televizyonda kazayı gördüm. Araba kaza anında kaygan yolda tam yedi takla atıyor ve babam maalesef kaza anında Hakka yürüyor. İnsanın o arabada zaten canlı veya yaralı çıkma şansı yok.

EREN ILERDE ÇOCUKLARINDA SANATÇI OLMASINI ISTERMISIN?

Çocuklarım Gülümsu (11), Ömrüm Asel (8) elbet sanatçı olmalarını isterim, fakat illahi sanatçı olacaklar diye hiçbir zaman zorlamam. Önce güzel bir eğitim görsünler, meslek edinsinler, sonrasına bakarız!

GELELIM HAYATININ EN ILGINÇ ANINA, ANLATIR MISIN BIZE, NE YAŞADIN?

İnanılmayacak bir şey ama hayat bazen de tesadüflerle doludur! Eşim Selda, babamın cenazesinde beni televizyonda görüyor; kendisi o zaman Almanya’da yaşıyordu, ailesine diyor ki, varya ben bu çocukla evleneceğim. Tabi ailesi o zaman kendisiyle dalga geçiyor, deli misin kızım sen nesin diyorlar?
Hakikatten babamın cenazesinde altı ay sonra Selday’la evlendik. İki kız çocuğumuz ve mutlu bir evliliğimiz var. Şu anda İstanbul’da yaşıyoruz. Aynı zamanda Türkiye’de ve Avrupa’nın değişik ülkelerinde sık sık konserlere gidiyorum.

SON OLARAK BABANI BIZE KISACA NASIL TARIF EDERSIN?

Babam gençliğinde çok zorluk çekmiş, tırnaklarıyla kazıyarak Kıvırcık Ali oldu. Bugünlere hiç kolay gelmedi. Elbet babamın tırnağı olamayız, ama saçının bir teli olabilirsek ne mutlu bize! Ben babamı bütün kusurlarıyla seviyorum. Hatasız kul yoktur! Mesleğine olan saygısı, sevgisi ve aşkı beni mutlu etmiştir.

” Ben öldükten sonra geride bir tane Türküm kalmışsa benim sizlerin dilinde, torunlarınızın dilinde; yani bundan 50 yıl sonrasına, işte benim başardığım, yaptığım, yapacağım budur. Kıvırcık Ali ‘nin Türküsü ya saçları da yoktu, kel bir adamdı, ama güzel Türkü söylüyordu, güzelde saz çalıyordu derseniz bu bana yeter demişti………. Kıvırcık Ali’ nin sazı da sözü de yıllarca susmayacak! Ben ve bacım gelecek nesillere aktarmak için söz verdik! Onu çok özlüyor ve çok arıyoruz.

Ben de rahmetli Kıvırcık Ali ile yıllar önce Almanya’da iki kez görüşmüştüm, kendisini zevkle dinleyip hoş sohbet etmiştik. Devri daim, mekânı cennet olsun. Ailesine ve sevenlerine tükenmez sabırlar diliyoruz.

ha-ber.com/Hüseyin Gül / Antalya

Devamını Oku

Ferhat Tunç hastaneye kaldırıldı

Ferhat Tunç hastaneye kaldırıldı
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Halk tarafından sevilen Özgün Müzik sanatçısı Ferhat Tunç evinde baygınlık geçirerek hastaneye kaldırıldı.

Almanya’nın Wiesbaden kentinde evinde yalnız bulunan Tunç henüz bilinmeyen bir nedenden dolayı baygınlık geçirdi.

Bayıldıktan bir ara sonra kendisine gelen sanatçı kendi imkanlarıyla kalkmaya çalışırken kafasını duvara vurup kanattı şok altında olan Tunç dolaplara çarpması sonucu vücudunun çeşitli yerlerinde kırıklar oluştu.

Wiesbaden HSK hastanesine kaldırılan sanatçısı Ferhat Tunç’un sağlık durumunun iyi olduğu ve birkaç gün kontrol altına tutulduktan sonra taburcu edileceği bildirildi.

ha-ber.com/Hüseyin Gül /Wiesbaden
Devamını Oku

İmranlı Belediye Başkanı Murat Açıl son yolculuğuna uğurlandı

İmranlı Belediye Başkanı Murat Açıl son yolculuğuna uğurlandı
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Sivas ‘ta Pazartesi günü geçirdiği trafik kazasında hayatını kaybeden Sivas’ın İmranlı ilçesi Belediye Başkanı Murat Açıl (57) dün İstanbul ‘da son yolcuğuna uğurlandı.

Küçükçekmece Garip Dede Cemevi’ nde yapılan cenaze törenine Annesi Sabriye Açıl, eski eşleri, çocukları, yakınları yanı sıra CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, IBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, çok sayıda siyasetçi ve sevenleri katıldı.

Törende bir konuşma yapan Kılıçdaroğlu şunları söyledi:

“Değerli başkanımız Murat Açıl İmranlı için büyük emek verdi, İmranlılar mutlu olsun ve daha güzel bir kentte yaşasınlar diye emek harcadı. Açıl genç dinamik, enerjik biriydi. Aynı zamanda İstanbul ile İmranlı’yı bir anlamda birleştirdi. İş dünyasını buluşturdu. Sevgiyi, dostluğu egemen kıldı. Maalesef genç yaşta kayıp ettik, üzgünüz, üzüntülüyüz. İmranlı için yapacağı çok güzel planları vardı. Hepinizin başı sağ olsun. Allah rahmet eylesin”.

Yurt içinde ve yurt dışında yaşayan binlerce İmranlı hemşerileri sevilen başkanlarını Murat Açıl’ı son yolcuğuna uğurladılar.

Açıl Büyükçekmece mezarlığında gözyaşları ve ağıtlarla toprağa verildi.

CHP 1948 yılında ilçe olan İmranlı’yı 71 yıl sonra ve ilk kez 2019′ da yerel seçimlerinde Açıl ile kazanmıştı.

Devamını Oku

Türk kökenli vatandaşlar da seçti

Türk kökenli vatandaşlar da seçti
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Federal Almanya`da yapılan Parlamento seçimlerinde Alman vatandaşı olan Türkiye kökenli seçmenlerde e oy kullandı. Türk kökenli Alman vatandaşı seçmenler seçim hakkında düşüncelerini dile getirdiler.

Süleyman Dinçer (54) Duisburg:

“Bir Türk kökenli Alman vatandaşı olarak seçme hakkımı kullandım.  Sandık aracılığıyla fikrime ve düşünceme yakın siyası partiye oyumu verdiğim ve bu fırsatı değerlendirdiğim için de çok mutluyum.  Tüm seçim hakkı olan vatandaşlara da büyük sorumluluk düşüyor, seçimlere katılıp oy hakkını kullanmalı. Ümit ederim ki, sandıktan çıkacak olumlu sonuç toplum barışını sağlayacak hak ve adalet uğruna çaba gösteren ve azınlıkların ezilenlerin dilek ve taleplerine çözüm yolunda mücadele veren partilere yansır” dedi.

Özlem Kaya (41) Oberhausen:

“Herkesin kendisine göre bir siyasi düşüncesi var, bunu da sandığa giderek oyumuzu kullanarak vatandaşlık görevimizi yerine getirmemiz lazım.”

 

Ali Rıza Bozkurt (41):

“Almanya’da doğdum büyüdüm. Bana verilen vatandaşlık hakkımı seçime gidip oyumu kullanarak yerine getirdim. Siyasete ancak oy hakkımızı kullanarak yön verebiliriz. Şayet bunu yerine getiremiyorsak o zaman sızlanmayacağız, gidişattan şikayetçi olmayacağız, verilen kararlar ve kanunlardan razı geleceğiz” dedi.

 

Cumhur Genç (57) Nagold:

“Katılım çok yoğundu.  Oyumuzu kullanarak vatandaşlık hakkımızı yerine getirdiğim için mutluyum. Seçimler Almanya için inşallah hayırlı olur ve hak eden siyasi parti kazansın” dedi.

Solingen’de yaşayan Mehmet, Dilek, Reyhan ve Taha Ünverdi ailesi oy hakkını ideolojilerine uyan Sosyal Demokratlar Partisi, SPD’den yana kullandılar.

ha-ber.com/Hüseyin Gül /Duisburg
Devamını Oku