0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Hükümetin TBMM Genel Kurulu’na getirdiği ‘Kitle İmha Silahlarının Yayılmasının Finansmanının Önlenmesine İlişkin Kanun Teklifi’ne karşı tepkiler devam ediyor. Tepkilerin odağında tasarıya eklenen ve STK’lara kayyum atanmasını düzenleyen madde var.

Kamuoyunda “BM Teklifi” olarak anılan tasarıya bir tepki de Diyarbakır’dan geldi. İnsan Hakları Derneği Diyarbakır Şubesi, Rosa Kadın Derneği, Hak İnisiyatifi Derneği Diyarbakır Temsilciliği, Türkiye İnsan Hakları Vakfı Diyarbakır Temsilciliği, Diyarbakır Barosu ve Diyarbakır Tabip Odası tarafından yapılan ortak açıklamada, tasarının ‘Anayasaya ve örgütlenme özgürlüğüne aykırı’ olduğu belirtildi.

Açıklamada, tasarının yasalaşması halinde sivil toplum üzerinde vesayet sağlayacağına dikkat çekilerek şu görüşlere yer verildi: ”Teklifin aynen yasalaşması durumunda, başta insan hakları dernekleri olmak üzere, kadın hakları, mülteci hakları, çocuk hakları ve LGBTİ+ hakları alanında faaliyet gösteren dernek ve vakıflar, çeşitli hukuk dernekleri, sosyal mücadele yürüten dernekler ile sosyal yardım için fon kaynakları kullanan dernekleri, hemşeri dernekleri, spor kulüpleri, farklı inanç gruplarının dernek ve vakıflarının tümü tek imza ile kapatılma riskiyle karşılaşacak, bu konuda açılacak idari davalar yıllarca süreceği için pratikte ‘hızlı kapatma’ prosedürü yaratılmış olacaktır.”

Açıklamada tasarıdan dernekler, vakıflar ve yardım toplama ile ilgili maddelerin geri çekilmesi de istendi.

Yasaya teklifine karşı çıkanlar arasında Diyarbakır Barosu da var. Teklifi VOA Türkçe’ye değerlendiren Baro Başkanı Cihan Aydın, tasarının yasalaşması halinde sivil toplumun tamamıyla hükümetin güdümüne gireceğini söyledi. Yasadaki iki düzenlemeye karşı çıktıklarını vurgulayan Aydın, “Bu yasada karşı olduğumuz iki düzenleme var. Biri avukatlara yönelik müvekkilleri yetkililere ihbar etmesi yönüyle, mesleğimize yönelik bir düzenleme var. Avukatlık mesleğinin temel prensiplerine aykırıdır. Çünkü avukatların sır saklama yükümlülüğü var. İkinci olarak da sivil topluma yönelik bir vesayet rejimi kurulmak isteniyor. Sivil toplum örgütlerinin, derneklerin, vakıfların yöneticileri hakkında bir soruşturma açılması durumunda, bu derneklere kayyum atanabileceği, bu mekanizmanın bir idari işlemle yapılabileceği yönünde düzenleme var. Bu vesayet ilişkisiyle dernekleri tümüyle, özellikle muhalif dernekleri hızlıca kapatma gibi bir mekanizma yaratılmak isteniyor. Bu iki nedenden dolayı bu yasaya karşıyız. İkisi de sivil topluma yönelik, sivil toplumu dışlayan, etkisiz kılmaya yönelik adımlardır. Zaten 15 Temmuz sonrasında kapatılan binlerce dernek, vakıf, sendika vardı. Şimdi mevcut olanların da bu şekilde tasfiyesi öngörülüyor. Sivil toplumun tümü ile hükümet güdümüne girmesinin bir adımı olarak değerlendirilebilir” dedi.

Hak İnisiyatifi Genel Başkanı Arif Koçer ise tasarıyı ‘sivil toplumun mezar taşı’ olarak tanımlıyor. VOA Türkçe’nin sorularını yanıtlayan Koçer, STK’ların işi yapamaz hale getirileceğini söyledi. Koçer, “Terör finansmanının önlenmesine ilişkin yasa tasarısı ama içinde hiç alakası olmayan, dernekleri sıkboğaz edecek maddeler yer alıyor. Mesela İçişleri Bakanına, soruşturma açılmış birisinin üye olması halinde derneğin yönetim kurulu ve kurullarını açığa alma, faaliyetlerini durdurma, derneğin faaliyetini durdurma yetkisi veriyor. Bu fevkalade vahim çünkü yargı denetimine açık bir işlem değil. İçişleri Bakanı’nın iki dudağı arasında, bütün derneklerin geleceği tayin edilebiliyor. O nedenle çok vahim buluyoruz. Sivil toplum açısından hiçbir dernek STK iş yapamayacak hale gelecek, iş yapmaktan korkar hale gelecek. Kendi emrindeki polisin talebi üzerine soruşturma açılmasına sebep olabilecek ve sonra da bunu gerekçe yapıp derneği kapatabilecek, kayyum atayabilecek. Sivil topluma adım atacak alan kalmayacak” dedi.

Adalet Komisyonunda görüşüldükten sonra TBMM Genel Kuruluna sevk edilen “Kitle İmha Silahlarının Yayılmasının Finansmanının Önlenmesine İlişkin Kanun Teklifi” 6 kanunda değişiklik öngören 43 maddeden oluşuyor. AKP’nin sunduğu ve MHP’nin desteklediği kanun teklifi terörizm bağlantılı yapıları kontrol etmekten öte dernek tüzel kişiliğiyle var olan tüm sivil toplum kuruluşları açısından içerdiği hükümler nedeniyle tartışmaları da beraberinde getirdi. Teklif, BMGK’nın kitle imha silahlarının yayılmasının finansmanının önlenmesine yönelik yaptırım kararlarının uygulanmasına ilişkin usul ve esasları düzenlemeyi hedefliyor. Ancak bu düzenlemelerle birlikte “izinsiz yardım toplama” gibi gerekçeler ile İçişleri Bakanlığı’na dernekler ile ilgili yargı kararı da olmaksızın yaptırımlar uygulama yetkisi veriliyor.

VOA tarafından geçilen Tartışmalı Yasa Tasarısına Diyarbakır’daki STK’lardan Tepki haberinde ha-ber.com editörlerinin hiçbir editoryal müdahalesi yoktur. Tartışmalı Yasa Tasarısına Diyarbakır’daki STK’lardan Tepki haberi web sayfamıza otomatik olarak VOA sitesinden geldiği şekliyle yer almaktadır. Bu alanda yer alan Tartışmalı Yasa Tasarısına Diyarbakır’daki STK’lardan Tepki haberinin hukuki muhatabı haberi geçen web siteleri ve ajanslardır.