0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

ZAFER   TAÇLANMASAYDI

Didim’de 30 Ağustos Zafer Bayramı büyük bir coşkuyla kutlandı. Emekli tatilimi geçirdiğim Yeşilkent sitesinde Atatürk büstünün bulunduğu parkta tören yoğun bir katılımla gerçekleştirildi.

Site yönetimi ve komşuların beklentisine karşılık vererek ben de bir konuşma yaştım. Birinci bölümde tarihçi-yazar Sinan Meydan’ın yaptığı araştırmadan bahsettim.

Ulu önder Atatürk’ün 26 Ağustos 1922’de Afyon Kocatepe’de Yunan’a karşı başlattığı taarruz 30 Ağustos’ta zaferle taçlanmasaydı şunlar yaşanırdı, diyor.

Tüm sorumluluğu alan Atatürk büyük cezaya çarptırılırdı. Zor durumdaki Müslüman Türkler Anadolu’dan atılırdı. Sevr antlaşması gereği Türk ordusu tamamen dağıtılırdı. Anadolu, tıpkı 13. Yüzyılda olduğu gibi parçalara bölünürdü. Yunanlılar Sevr’e bile razı olmaz, yeni topraklar isterdi. Birçok tarihi camii kiliseye çevrilirdi. Cumhuriyet ilân edilmez, devrimler hiç yapılmazdı. Ve ben karşınızda bir kadın olarak bu konuşmayı yapamazdım, diyerek tamamladım.

Cumhuriyet Kadınları Derneği Akbük şubesi yönetim kurulu başkanı düzenlediği basın toplantısında yaptığı açıklamada Ayşıl Haksal tüm Cumhuriyet, hukuk ve demokrasiden yana güçleri birleşmeye çağırdı.

Mustafa Kemal Atatürk 20 Temmuz 1920 tarihli Hakimiyeti Milliye Gazetesi’ndeki en büyük düşman, adlı yazısında şöyle diyordu:

“En büyük düşman, düşmanların düşmanı ne falan ve ne filan millettir. Bilakis bu düşman, adeta dünya çapında bütün dünyaya hâkim olan kapitalizm afeti ve onun çocuğu olan emperyalizmdir.”

Bugünde Ortadoğu ve Afrika’da olan savaş ve göçlerin temelinde aynı sorun yatıyor. 

İşte bu düşmana karşı yürütülen taarruz yurdun tüm güçlerinin bir araya getirilmesi sonucu hep birlikte, omuz omuza verilen büyük bir mücadeleyle kazanılmıştır.

Zaferin anahtar sözcükleri, birlik, beraberlik, el ele tutmak ve gerçek yurtseverlik duygusudur. Bu sözlerin başlığı da örgütlenmeden geçer. Zira ülkemizi aydınlık günlere ulaştıracak olan hazine örgütün içindedir, diyor Ayşıl Hanım.
Yurtseverlik en yakın sitemizde derneklere sahip çıkmakla başlanır, diyerek sözümü noktaladım.

Tüm komşularımın Zafer Bayramının kutlu geçmesini, doğayı koruyarak iyi insan ilişkilerinin hâkim olduğu güzel bir tatil geçirmelerini, diledim.

Hoşça kalın!

İlter Gözkaya-Holzhey