YAZIM KURALLARI ÖKSÜZ EVLAT MI? II

ABONE OL
18:59 - 01/10/2020 18:59
0

BEĞENDİM

ABONE OL
Kaplan
Best

Yazımın 1. bölümünden sonra gelen bir mektuptan küçük bir alıntıyla yazıma başlamak ve ona cevaben yazdıklarımı kısaca aktarmak istiyorum.
“Tahsin Bey’e katılmakla birlikte, hayatımıza giren internette çabuk yazarken ister istemez hatalar olduğunu da söylemek gerekiyor. O zaman şöyle diyebilir miyiz?..” Yazım Kurallarına Uymak için zaman harcamıyorsan yazma!” Belki de doğrudur.”
Sayın Özkan. Sözünü ettiğiniz olgu bence arkasına saklanılabilen en basit savunma yöntemi. Bunu her zaman öne sürüyorlar. Oysa bu gerçek değildir ve olamaz. Eğer 3-5 harfi yazmanın kaybettirdiği zamanı hesaplayacak kadar zamanın kıymetini bilen birileri olsak yine gam yemem. Bu da madalyonun başka yüzü. Bu konuya girmeyeceğim. Düşünüyorum da “merhaba” yazacağına “mrb” yazarak kişi ne kadar zaman kazanmıştır acaba? Ya da “Haberin var mı?” diyeceğine “haberin varmı” diye yazarken aradaki zaman farkı nedir? Anlayamıyorum ve hesaplayamıyorum.
Bizler zaten okuma özürlüsü (maalesef) bir millet olarak damgalanmışken şimdi bu yetmez gibi bir de yazma özürlüsü olduk. Olacağı buydu. Okumayan bir kişi elbette yazarken de bu yetersizliğinin cezasını çekecektir. Beceremiyorum, bilmiyorum diye öz eleştiriler yapıp hatalarımızı gözden geçirerek kendimizi geliştirmeye, daha doğrusu birazcık dikkat etmeye çalışsak bunlar hiç de sorun olmayacaktır. Eğer bunları yapmıyorsak sonuç olarak ortaya işte böyle diline saygı göstermeyen kişiler çıkacaktır. Aslında bu olay, insanın diline saygı göstermesinin ötesinde, kendine ve karşısındakine saygı gereğidir. Buna özen gösteren kişi dolaylı olarak zaten dilinin beklentilerini yerine getirmiş olacaktır. Bu o kadar da zor ve abartılacak bir şey değildir.
Gelin şimdi gözümüzde büyüttüğümüz dilimizin en basit, ama en çok ihlal edişlen kurallarına şöylesine bir bakalım. Aşağıda kısaca sıralayacağım ve açıklamaya çalışacağım 3-5 kurala gösterilecek olan özen her şeyi değiştirecektir. Sorunların çözümü bu kadar kolaydır.
– Cümle büyük harfle başlar nokta ile biter.
– Özel isimlerin baş harfleri büyük yazılır ve bir ek geldiğinde kesme işareti ile ayrılır.
– “mı” soru eki kesinlikle ayrı yazılır.
– “Dahi, bile” kavramları içeren “de (da)”ler her zaman ayrı yazılır ve hiçbir zaman “te, ta” olmaz.
– Nerede, kimde vb. soruların cevabındaki sözcüklerde yer alan “-de (-da, -te, -ta) ” ekleri her zaman birleşik yazılır.
– Eğer cümlede “ki” sözcüğü (eki) varsa ve bunu kaldırdığımızda ortaya iki ayrı ve anlamlı cümle çıkıyorsa bu “ki” ayrı yazılması gereken sözcüktür. Eylemlerden sonra yazılan ki’ler yine ayrıdır. Kendisinden önce “-de” eki olan “ki” ler her zaman birleşiktir. Örneğin: masadaki, bendeki, sınıftaki… vb.
– Sözcüklerin son harfi sert ünsüzler (ç,f,h,k,p,s,ş,t)’den biri ise, buna gelen ek de sert bir ünsüzle başlar. Örneğin: “sınıfda” değil “sınıfta” “ulusca” değil “ulusça” “kitapcı” değil “kitapçı” “beşte” değil “beşte” vb.
Zaten bir süre sonra alışkanlıklar yerleşecek, her şey yoluna girecektir. Yeter ki isteyelim. Sudan bahanelerle aslında kendimizi kandırıyoruz.
Unutmadan, olmazsa olmazlardan biri olan Yazım Kılavuzu’nu her an elimizin altında bulundurmayı da alışkanlık haline getirmemiz gerekir. Çok kullanılarak eskitilmesi dileklerimle. Eğer elinizde yoksa işte size tutkunu olduğumuz internet ortamında elinizin altında sürekli bulundurmanız gereken bir sayfa:
www.imla.dilimiz.com

Tahsin MELAN

Inal

    Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.