0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

”Türkiye seninle gurur duyuyor!”
Bu slogan Türkiye’de öyle çok kullanılır oldu ki.
Her ortamda kullanılıyor.
Bir zamanlar İbrahim Tatlıses:
”Kadının sırtından sopayı, karnından sıpayı eksik etmeyeceksin.”
Deyince kadınlar çığlıklar atmıştı:
”Türkiye seninle gurur duyuyor!”

Hatta hızını alamayan hatunlar, İbo’nun önüne atlayıp:
”Bizi de döv İbo!” Diye çırpınmışlardı.
Cavit Çağlar Inter Bank’ın içini boşaltıp ABD’ye kaçmıştı. Türkiye bastırınca ABD Çağlar’ı Türkiye’ye teslim etti. Bir grup amigoyu hava alanına koşturulup tempo tutturulmuştu:
”Türkiye seninle gurur duyuyor!”
Neden? Bankayı tamtakır ettiği için mi?
Sivas’ta 37 Aydını hunharca yakan canilere destek veren çarşaflı, türbanlı, sarıklı yandaşlar, yanan canların çığlıklarını bastırırcasına:
”Türkiye sizinle gurur duyuyor!
Diye tepinen yaratıkların iktidar olduğu başka bir ülke gösterilebilir mi?
Eski ülkücü Haluk Kırcı için hapishane çıkışında kalabalık ülkücü yandaşlar bağırıyordu:
”Türkiye seninle gurur duyuyor!”
Yedi üniversite öğrencisini tel askısıyla boğarak öldürmek istemiş, bir türlü ölmeyen gençleri sonradan enselerinden kurşunlayarak öldüren biri için gurur duyanlar insan olabilir mi?
AKP hükümeti de bu gurura destek verdi, özel bir yargı paketiyle Maraş’ta suçsuz insanları katleden, yedi gencecik insanı öldüren katilleri yarım kalan işlerini (!) tamamlasın diye salıverdiler.
Bu katillerin getirisini AKP’ye kaptırmak istemeyen Bahçeli eleştirilere karşı çıkarak gözdağı vermiş, o kutsal gurura arka çıkmıştı.
Tayyip Erdoğan önceleri:”Türkiye’de bir insana ben kefil olurum diyorsa yalan söylüyordur. Diyelim ki ben birine kefil oldum, adam gitti adam öldürdü. Ben bunun hesabını kime veririm? Ben kendimden başka kimseye kefil olmam. Demişti.
Bu yemini Erdoğan, Bakanlar Kurulu kararıyla Türkiye’ye girişi yasaklanan, BM tarafından banka hesaplarına dünyada el konulan El Kaideci Yasin El Kadı için bozdu.
Üstelik babasına bile kefil olmayıp El Kadı’ya kefil olurken: ”Ben El Kadı’yı babam gibi bilirim, ona kefilim.” Deyince yandaşlar El Kadı için bağırdılar:
”Türkiye seninle gurur duyuyor!”
Kefil oluna yalancıdır diyen Tayyip Erdoğan, kefil olan gene Tayyip Erdoğan.
Gel işin içinden çık! Birileri çıkıp ta birilerine ”Seni gidi yalancı!” diyebilir mi?
AKP’nin Şov Kurultayına batıdan pek konuğu yoktu.
Sosyal devleti alaşağı eden eski Almanya başbakanı Şchröder komisyoncu olarak mı, yoksa Avrupa’da tek AKP yandaşı olarak mı katılmıştı?
Bilinmez ama, Schröder hiç görüntülenmedi.
Ya gelmedi ya da kameraları görünce arazi oldu. Almanya’da da esemesi pek kalmadı. Türkiye’de ise bir aşiret reisi kadar itibarı yoktu.
Teröristlikten itibarlı konuk konumuyla Hamaslı Meşal, kürsüye çıktı. Başbakanı Arap’ların liderliğine atadı.
AKP’liler de el çırptılar:
” Türkiye seninle gurur duyuyor!”
Bush, BOP’a eş başkan, Meşal, Araplara reis atıyordu.
Başbakan galiba o nedenle Türk Ulusu sözünü hiç ağzına almıyor.
Kuzey Irak’ta PKK’nın hamisi, Osmanlıdan beri Türk düşmanı Barzanilerin şimdiki aşiret reisi Mesut Barzani, AKP’nin Şov Kurultayının onur konuğu idi.
Daha geçmiş senelerde Barzani; Türk askeri Kuzey Irak’a girerse hadlerini bildiririz.”
deyince, başbakan: ”Barzani muhatabımız olamaz” demişti. Babacan; ”Barzani tanımadığımız yönetimin ismi.” diye aşağılamıştı.
Ama Demirel’in dediği gibi: Köprülerin altından çok sular akmıştı.
Barzani AKP’nin kader arkadaşıydı.
Türk Düşmanı olmak bir ayrıcalıktı.
AKP’liler Barzani için çığlıklar attılar:
”Türkiye seninle gurur duyuyor!”
İşte Türkiye’nin düştüğü durum. Hiç bir devirde Türkiye bu kadar alçaltıcı, bu kadar utanılacak durumda olmamıştı.
AKP Genel Başkanı, Türkiye Cumhuriyeti’nin başbakanı yandaş olmadıkları için gazetelere, Medyaya sansür uyguluyordu.
Gazetecileri, yazarları, program yöneticilerini gazeteden, kanallardan kovduruyordu.
Cumhuriyet, Sözcü, Birgün, Aydınlık, Yeniçağ, Özgür Gündem gazeteleri, İMC ve Ulusal Kanal başbakanın emriyle Kurultaya girişleri yasaklandı.
Bu durumu sadece Yurt Gazetesi kınayarak kurultaya katılmadı.
Diğerleri el etek öpme yarışına girerek, seslerini çıkarmadılar.
Hatta Habertürk gazetesinin Cumhuriyet Ankara temsilcisi ile yapacağı değerlendirmeye Hüseyin Çelik izin vermeyince, Habertürk emirlere boyun eğerek en ufak tepki bile gösteremedi.
Melül-mahzun bakışlarla suçluluk telaşıyla kuyruğunu saklayacak yer bulamayan medya korku bir yandan, yeşil dolarlar bir yandan, artık vicdan mı, cüzdan mı seçeneğini cüzdana odakladı ve AKP’ye yandaşlardan bile coşkulu tempo tuttular:
”Türkiye sizinle gurur duyuyor!”
Provokasyon kokan Suriye’den gelen top mermisinin Akçakale’de vatandaşlarımızın ölümüne neden olmasını fırsat bilen AKP, gündemi değiştirmek için Suriye’ye savaş çığlıkları atmaya başladı.
AKP’nin yedek lastiği, Suriye’ye karşı savaş tamtamlarını çalanların safına katılan MHP ile resim tamamlanmıştır.
Şimdi AKP, Cemaat, Yandaş Yargı, Yandaş Medya, Yandaş Sermaye, Yandaş Prof’lar, Yandaş İrticacı İhraçlı Asker Eskileri, Yimpaş, Deniz Feneri, Yeşil Sermaye Vurgununu Aklamacı Yargıç-Savcı Eskileri, Kindar Dinciler, Emzikli Medya, Pısırık Medya, Kiralık Kalemler ve AKP’nin Yedek Lastiği MHP….
Geçmişler bir aynanın karşısına koro halinde bağırıyorlar:
”Türkiye sizinle gurur duyuyor!”
Bir tarafta şehit eşleri, çocukları, anneleri, babaları, terörle canı pahasına savaştığı için toplama kampında tutsak edilmiş Türk subayları. Aydınlık bir Türkiye’den yana olduğu için tutuklanan gazeteciler, yazarlar, aydınlar ve onların babasız büyüyen yavruları. Her hak aramalarında, coplarla, biber gazı ile, ezilmeye çalışılan, hapislerde susturulmaya çalışılan Türk Gençliği. ”15’inde ya yatağa, ya kocaya” diyen irticacı zorbalara onurluca direnç gösterirken biber gazına, polis copuna boyun eğmeyen Cumhuriyet Kadınları, Kızları. Alın terini ekmeğine katık eden, sendikal hakları gasp edilen, zam yükünün altında kalarak onursuzca bir koli makarnaya vatandaşlık namusu olan oy hakkına ipotek konulan işçiler, köylüler, varoşlarda yaşam savaşı veren Türk Halkı.
O aynada kendilerinden gurur duyanlara yanıt veriyorlar:
”Türkiye sizinle gurur duymuyor, utanıyor!”

Yıldız AKALIN