M İ L L İ M Ü C A D E L E

ABONE OL
11:43 - 23/10/2020 11:43
0

BEĞENDİM

ABONE OL
Kaplan
Best

Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunun 100. Yıldönümü etkinliklerinde İlk Adımdan Kuruluşa başlığı ile açılan sergi Berlin’e taşındı. Samsun’dan başlayarak diğer Avrupa şehirlerinde gösterilmeye devam ediyor.

Meslektaşım gazetemizde, fotoğraflarıyla haber yapan Orhan Önaldı tarafından yayınlandı. Makalemde bazı yorum ve değerlendirme yapmayı uygun buldum.

Basın elemanı olarak davetiye almıştım. Açılışta birçok dernek yöneticilerin olduğunu gördüm. Sergiyi görenler üyelerine gidin görün dediyse, yazılı bilgi verdilerse, bir sorun yok. Aksi takdirde dernekler yalnız yönetim oluyor, halkı ve üyelerini temsil etmiyor. Bildikleri ve gördükleri kendilerinde saklı kalıyorsa topluma faydalı olamaz, organize olmanın anlamı da kalmıyor. Emekli öğretmenlerin bile haberi olmamış.

Sergi hakkında iki dilde bir klavuz hazırlanmış olmasını çok beğendim. Zira açılış çok kalabalıktı, orada 63 eseri okuma hemen hemen mümkün değildi.

Almanca yazılırken ikinci ve üçüncü neslin Türkçe’den daha iyi bildikleri kabul anlamının çok önemli olduğunu düşünüyorum. Diğer Avrupa ülkelerinin dilleriyle yazılmış olması çok emek verildiğini gösteriyor.

Birinci Paylaşım Savaşı sonunda Avrupa Versay Antlaşmasıyla barış müzakereleri yaparken, Türkiye’de Millî Mücadele başlamıştı. Yani halk fakir, bitkin ülke işgal altındayken Kurtuluş Savaşı başlıyor.

Sergide emsali bulunmayan lider Mustafa Kemal Paşa metinlerde, fotoğraflar ve resimlerde çok güzel anlatılıyor. Bir lider ne kadar iyi olursa olsun, düşünce ve ilkeleri halk tarafından benimsenir, eyleme dönüşürse, desteklenirse ancak başarıya ulaşabilir. Tek insan asla yalnız başaramazdı.

Mustafa Kemal Atatürk’ün yaşadığı tarihlerde Alman basınında sık sık olumlu haberler yayınlanıyordu. Günümüzde ise Türkiye sadece negatif haber olunca gündeme geliyor. Bu nedenle bu serginin Elçilikte açılması, daha fazla Alman temsilcileri katılsaydı, daha etkili olmazmıydı, diye düşündüm.

Türkiye konukişçilerini Almanya’ya gönderirken böyle sergi ve diğer sanat etkinliklerini getirmemesinin kötü neticelerini bugün alıyor. Geç, ama zararın neresinden dönülürse kârdır.

Yurtdışı Türkleri böyle bir sergiyle, Türkiye’de Samsun’dan başlayan 100. Yıl kutlama coşkusunu hissedebiliyordu.

Sergi tanıtım levhasında Atatürk’ün resminin altında sponsor olan THY yazması bir grup tarafından sorgulandı.

-2-

  1. reklâm aracı olmamalı diyen olduğu gibi, emek verenlerin tanıtılmasında bir mahsur görmeyenler de vardı.

Reklâm da tanıtım amaçlı olabilir. Rozetler, Atatürk resimli T-şörtlerle de reklâm amacı güdülüyor, dendi. Önemli olan tartışma ve eleştiri kültüründe olgun ve etik davranmak.

İlk Adımdan Kuruluşa Millî Mücadele Sergisi ile 1919’dan 1923’e kadar Milli Mücadele tarihi doğru, güvenilir bilgi ve belgelerle tanıtımı amacına Berlin’de ulaştı, demek mümkün. Yalnız okulların tatil olduğu gözönünde bulundurularak, İlkbahar veya Sonbahar’da gösterilseydi faha fazla vatandaşa ulaşacağı gibi, orta dereceli okullardan öğrenciler de göre bilirdi.

Kuvayi Milliye Güçleri dört levha, Mustafa Kemal Paşa’nın Samsuna Çıkışı, Havza ve Amasya Genelgeleri, Erzurum ve Sıvas Kongreleri, Mustafa Kemal Paşa’nın ilk faaliyetleri, Misaki Milli Kararları, İstanbul’un Resmen İşgali, TBMM’nin Açılması, İnönü Savaşları, İstiklâl Marşının Kabulü, Kütahya-Eskişehir Muharebeleri, Sakarya Meydan Muharebesi, Büyük Taaruz ve Başkomutanlık Meydan Muharebesi, İzmir’in Kurtuluşu, Mudanya Ateşkes Antlaşması, Saltanatın kaldırılması, LOZAN BARIŞ Antlaşması, İstanbul’un Geri Alınması ve nihayet Cumhuriyetin İlânı ana başlıklardı.

Başta Kahraman Türk Kadınları olmak üzere halkın desteğine altı levhada yer verilmişti. 100. Yıldönümü kutlaması kapsamında sergi 19 Mayıs 1919 – 29 Ekim 1923 arası dörtbuçuk yıllık tarihi içeriyor. Bilgilerde Mustafa Kemal Paşa, Atatürk soyadını almadan önceki tarihi anlatıyor. Mustafa Kemal Atatürk’ün biyografisi ve reformları serginin devamı olarak

ikinci bir sergi açılmasını öneriyorum.

Açılış konuşmasında Samsun Valisi Osman Kaynak’ın yardımcısı İbrahim Avcı ve Berlin Başkonsolosu Mustafa Çelik’in belirttiği gibi, Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün Doğum Günüm dediği 19 Mayıs 1919’un 100. Yılı ülkemize kutlu olsun. Vatanı kurtarmak için mücadele eden, başta Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, tüm silah arkadaşlarını ilelebet minnetle anacağız.

Tarihten alınan beraberlik ruhunun, bugün de yaşatılmasını Türkiye’den duymak, Yurtdışı Türklerin en büyük arzusudur.

Esareti kabul etmeyen, hürriyetinden vaz geçmeyen, zulme boyun eğmeyen Türk Milletinin varoluş mücadelesi yazılmalıydı. Tarihini kendisi yazmayan bir ülke, başka ülkelerin yazmasıyla yetinmek zorundadır.

Tarih, ders almak için geleceğin öğretmeni olması amacıyla okunursa önemlidir, faydalıdır. Böyle sanatla birleşirse daha iyi kavranılır.

Sanatın tarihle birleşmesi çok güzel kaynaşmıştı. Eserleriyle katkı sağlayan ressam ve fotoğrafçılar, sergiyi mümkün kılan devlet daireleri ve sponsorlar mutlu olmada ve gurur duymada haklıdırlar.

Tarihle kalın!

Inal

    En az 10 karakter gerekli
    Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.