KIYMETİ HARBİYESİ YOKTUR!

ABONE OL
11:43 - 23/10/2020 11:43
0

BEĞENDİM

ABONE OL
Kaplan
Best

Osmanlı, her ne kadar 1. Selim döneminden başlayarak Türk’ü, Türkçe’yi yok sayıp, İslam’ı Araplaştırmak olarak dayatsa da Anadolu Halkı bu dayatmaya pirim vermemiştir.

Osmanlı anlayışı geçerli olsaydı Kurtuluş Savaşı asla kazanılmazdı.

Kurtuluş Savaşı, inandığı önderi ile, yokluklara, güçlüklere rağmen hem emperyalizmin ordularına karşı hem de içerde hanedanın ve yerli işbirlikçilerinin isyanlarla arkadan vurma ihanetlerine rağmen, başarılmış bir halk ihtilalidir.

Tarihte; ”Anadolu İhtilali’ ‘olarak, emperyalizme ve hanedanlara karşı direnerek kazanılan halk direnişinin ilkidir.

Anadolu İhtilali, sadece bağımsız bir vatan kazandırmamış, kendi öz değerlerini yeniden yaşayacak, kültür devrimini, ümmet olmaktan kurtulup, özgür bireylerden oluşan bir ulus yaratma devrimini, demokrasinin yerle bir edildiği bir çok batılı ülkelerin aksine, halk yönetimi Cumhuriyeti ve onun olmazsa olmaz çimentosu Laiklikle perçinleyerek siyasal devrimini,  miskin ve bağnaz bir karanlıktan kurtarılarak dünyada en çok konuşulan dillerden olan Türkçeyi özgür bırakarak dil devrimini gerçekleştirmiştir.

Anadolu Halkı, Saray tarafından dayatılan Arapça, Farsça ve diğer dillere rağmen, halk türkülerini, şiirlerini ağıtlarını Türkçe ile dillendirmişlerdir.

Yunus Emre, Karacaoğlan, Pir Sultan, Nesimi ve daha nice ozanların, bilge kişilerin eserlerini bugün halkımız kolayca anlamaktadırlar.

Hatta, Arapça, Farsça sözlerden, kıvrak zekasıyla deyimler yaratmıştır.” Kıymeti Harbiye” sözünden. ”Kıymeti Harbiyesi Yok”deyimini yaratmıştır. ( : Etkisi, değeri, geçerliliği yok )

2002’den beri iktidarda olan ve bir ABD projesi olarak dayatılan AKP iktidarı, demokrasiye inanmadığı halde, demokrasiyi kullanarak demokrasiyi ortadan kaldırmayı amaçlayan Siyasal İslamcı bir partidir.

Müslüman Biraderler örgütünün iktidardaki tek temsilcisidir.

Batı bütün bunları bilerek desteklemiştir.

Batının ikiyüzlü, kibirli, demokrasiyi sadece kendi kavimlerinin hakkı ve yakışanı olduğu yanılgısındadır. Başka ulusların ezilmesine, sömürülmesine seyirci kalmak şöyle dursun, o mazlum ülkelerin kaynaklarının sömürülmesine de ortak olmak için diktatörlere destek bile vermişlerdir.

Kıbrıs Barış Harekâtını içine sindiremediği için ABD ve bazı Batılı ülkelerin Türkiye’ye uyguladığı a

Kuyruklar oluşmuştu.

Ama halk bu emperyalist baskıya karşı onurlu bir duruş sergilemiş, devletin ve hükümetin yanında yer alarak onların baskısını boşa çıkarmışlardır.

Halkı, bu kısıtlamalarla yıldıramayacağını anladığı için, işbirlikçileri kullanarak bazen sağ-sol, bazen da mezhep çatışmalarıyla bir iç savaş çıkarmayı bile desteklemişlerdir.

Halk çocuklarının birbirlerini katlettiği silahların aynı Batılı ülkelerin silahları olması rastlantı değildi

12 Eylül Faşist Darbesini gerçekleştirerek sömürü düzeninin önünü kendi çıkarları için açtılar.

O darbeyle Siyasal İslam’ın önünü açarak birlikte Kurtuluş Savaşının rövanşını almayı hedeflediler.

Yeri geldi FETÖ’nün her branşta elemanlarıyla, yargıyı, orduyu, bürokrasiyi kumpaslarla ele geçirerek AKP’nin önünü açtılar…

Aydınların, demokratların Silivri Toplama Kamplarında rehin alınmasını hayasızca desteklediler.

Utanmadan bu aydın, yurtsever kıyımını; ”Türkiye bağırsaklarını temizliyor!” Diye alkışladılar…

AKP başlarda efendilerine sadık kalarak, PKK ile anlaştılar, Barzani’ye kırmızı halı döşediler…

Kaddafi’nin linç edilmesini, Irak’ın kan gölüne çevrilmesini destekleyen AKP’yi kolladılar.

Emperyalizm, dünyada uyguladıkları ”buraya kadar” taktiğini AKP’ye de uyguladılar…

İstediklerini aldıkları inancıyla zamanında Menderes’e, Demirel’e, İran Şahı’na, Saddam’a Mursi’ye uyguladıkları formülü AKP’ye ve Erdoğan’a uygulamaya karar verdiler.

”AKP’nin Kıymeti Harbiyesi Yoktur!”

Dış Politikada, ekonomide, iç siyasette tükenmiş, domatesten, soğandan, patlıcandan korkan

Cennetten Parsel veren, Hurilerle abazanları kandıran, İslam’ı mezat pazarında açık artırmaya çıkaran

Kaybolmuş Nüfus Cüzdanı gibi kendi kendine hükümsüz ilanı veren AKP’ye efendilerinden önce,

Bahçeli’ye, DSP’ye, BBP ve Desticiye hatta sol çizgiden MHP çizgisine gelerek AKP’ye umut bağlayanlara rağmen;

31 Mart 2019′ da AKP’ye ve tüm işbirlikçilerine

Kıymeti Harbiyesi Yoktur!

Diyelim!

Yoksa AKP’nin tüm borçlarını bize ödetecekler….

Yıldız AKALIN

Inal

    En az 10 karakter gerekli
    Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.