KADINLAR SEKS OBJESİ Mİ?
Dikkatimi çeken şu ki; son dönemlerde özellikle kadınlara yönelik saldırı baskı ve hakaretler arttı. Bakıyorsunuz devletin tepesindeki yöneticilerden başlayan ve topluma yayılan bayanlara yönelik baskı kampanyası hızla yaygınlaşıyor. Eskiden türbanlı bayanlara yapılan bazı haksızlıklar gibi, günümüzde de bilinçli bir saldırı veya dizayn verme algısı ile karşılaşıyoruz.
Özellikle İslami kimlikleri ile öne çıkan ve akademik kariyeri olanlar bayanlara hakaret etmekten çekinmiyorlar. Bugüne kadar hakaret edenler bir şekilde ödüllendirildiği için, aynı kafadarlar yakaladıkları ilk fırsatlarda hakaret mekanizmasının dozajını artırmayı kendilerine bir vazife veya kazanç sanıyorlar. Saldırı ve hakaret vizyonlarını sadece gündem değiştirmek için yaptıklarına açıkçası inanmıyorum.
Türk Hava Yolları’nda mini etek ve ruj tartışması, bir annenin kaç çocuk dünyaya getirmesi gerektiğini ve hatta nasıl doğum yapmasının doğru olacağını, el ele yürümenin ve kucaklaşmanın bir cezaya tabi tutulması, kız ve erkek öğrencilerin aynı yurtlarda yaşamasının devletimizce sakıncalı ve o kadar da tehlikeli olduğu, sokakta yürüyen hamile bayanların cinselliği çağrıştırıp, gençlere kötü örnek teşkil ettiklerini koca koca akademik kariyerli adamlardan ve de Televizyon kanallarından hayretle seyretmedik mi?
Ne çabuk unuttuk, kısa zaman önce giydiği dekolte kıyafet yüzünden Hüseyin Çelik tarafından eleştirilen sunucu Gözde Kansu’nun işine son verilmesini…
AKP’li Çelik, “Dün bir kanaldaki (ATV), yarışma programında sunucu öyle bir kıyafet gitmiş ki olmaz bu yani. Kimseye karıştığımız yok ama çok aşırı. Dünyada da kabul edilemez” dedikten sonra sunucu Gözde Kansu’nun işine son verilmişti.
Bu kez Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu konuşuyor; kadınların annelik kariyerinin dışında bir başka kariyeri merkeze almaması gerektiğini savunması toplumun her kesiminden insanları düşündürmediğini mi sanıyorsunuz? Bu bir nasihat veya temenni midir? Sağlıklı kadın politikası olsa gerek.
Haliyle hakaretler hız kesmiyor. Bir başka saldırı ve hakaret İslamcı-yazar Nurettin Yıldız’dan geliyor. Yıldız, ‘Erkeğin, kadın haber spikerini izlemesi sakıncalıdır, günahtır’ diyor. Yıldız, muhtemelen “ekranda bile olsa nefsimize sahip çıkamıyoruz, günah işliyoruz” demeye getiriyor. Peki, bu hakaretin danışkası değil mi? Bayan haber spikerleri kara çarşaf giyerek mi haberleri okusunlar? Yada bayan spikerler olmasın artık..
İşinize geldiği zaman “Cennet anaların ayakları altındadır” dersiniz. İşinize gelmeyince sizin karanlık zihniyetinin suçlusudur; kadınlar ve analar. Çünkü kadınları sadece seks objesi olarak görmekten kurtulamıyorsunuz..
Bakın Nazım Hikmet ne güzel anlatmış;
bizim kadınlarımız:
korkunç ve mübarek elleri,
ince, küçük çeneleri, kocaman gözleriyle
anamız, avradımız, yârimiz..
Metin Es
