HURAFELER ZOKADIR

ABONE OL
18:57 - 01/10/2020 18:57
0

BEĞENDİM

ABONE OL
Kaplan
Best

Hurafeler zokadır. Deccal, mehdi, Hz. İsa’nın ineceği inancı bu zokalardandır

Berlin Türk Eğitim Derneği ve Berlin İlahiyatçılar Derneği’nin ortaklaşa düzenledikleri eğitim kampı oldukça verimli geçti.

Eğitim kampına konuşmacı olarak Hikmet Zeyveli davet edildi. Üç gün süre ile şu konular işlendi:

1-Kur’an ve Sünnet İlişkisi
2-Kur’an’ın Evrenselliği ve Tarihselliği
3-Kur’an’la Öngörülen Dinin Temel Esasları ve Bu Esaslardan Sapmalar.

Hikmet Zeyveli bu üç sunumunda özet olarak şu mesajları verdi:
Kur’an Sünnet ilişkisinde Kur’an’dan ziyade sünnetten bahsetmek daha doğru olacaktır.
İslâm’da Kur’an ve Sünnet ilişkisi diye bir ilişkiden bahsedilemez. Allah’ın Sünneti vardır, geçmiş ümmetlerin sünneti vardır.
Sünnet Kur’an düsturlarının peygamber uygulamasıdır. Kur’an’ın hayata geçirilişidir sünnet. Sünnet Kur’an’ın te’vilidir. Allah’ın koyduğu hükümler gelecek düşünülerek konulmuştur.
Peygamberin koyduğu hükümler şartlara göre Kur’an çerçevesinde konulmuştur. Bu hükümler geleceği kapsamaz.
rustu-kam-13-06-a.jpg
rustu-kam-13-06-c.jpg

Bu yasamada Kur’an dışılık olmaz, olamaz
Peygamberin tebliğ görevi vardır, tefsir eder, yasama görevi vardır, hüküm koyar. Ancak yasama görevi içtihadidir. Peygamber Rasüldür; vahiy alır. İmamdır; bu vahiyleri tatbik eder, hayata geçirir. Bu yasamada Kur’an dışılık olmaz, olamaz.
Yasamalarda gerekçe biliniyorsa bu gibi konularda yeni tanımlar gerekir. Seferi namaz konusu, miras konusu gibi konular bu türdendir. Miras konusu aynıyla bugün tatbik edilirse bu tatbikat adalet ilkesine ters düşer. Bu kuralın değişmesi aile yapısının değişmesiyle alakalıdır. Miras konusunda Nisa suresini esas alanlar, Bakara suresinin 180’inci ayetini yok sayarlar.
Gerekçe bilinmiyorsa o zaman uymak gerekir. Namazların rekâtları ve vakitleri böyledir, uyulması gerekir.

Peygamberimizi Kur’anla yola çıkarsak ancak tanıyabiliriz
Sünnetle hadisi karıştırmamak gerekir. Hadis söz demektir. Sünnet ise uygulamadır. Hadis kitapları siret kitaplarıyla birlikte okunmalıdır. Ancak o zaman hadisin doğruluğunu tespit edebiliriz. Peygamberimiz iki tercih arasında kalırsa kolayını seçerdi.
rustu-kam-13-06-f.jpg
rustu-kam-13-06-g.jpg
Ebu Hanife Akla daha çok önem verirdi
Ebu Hanife her hadisi kabul etmezdi. Seçiciydi. Akla daha çok önem verirdi. Bundan dolayı hadisçiler Ebu Hanife’ye kızarlar. Hatta vefat ettiği zaman “Bugüne kadar Ebu Hanife gibi uğursuz biri gelmemiştir” diye sevinmişlerdir.
Peygambere inisiyatif alanı bırakılmalıdır. Peygamberin her sözü hadistir demek yanlıştır. Böyle bir anlayış peygambere saygısızlık olur. Onu örnek almak demek, O’nun mesajını doğru kavramak demektir. Uygulamaya saygılı olmak demek, şablon olarak ne varsa almak demek değildir.

Sağlıklı düşünmek lazımdır
Elimizde Kur’an vardır, o bize yeter demek te doğru değildir. Sağlıklı düşünmek lazımdır. Kur’an doğrudan yazıya geçirilmiştir. Hadislerde böyle bir şey yoktur. Sonra hadisleri derleyip kitap haline getirenler Arap olmayanlardır. Bundan dolayı gramer hataları oldukça fazladır. Süfyanı Servi bu konuda şöyle der:” Bizim size naklettiğimiz anlayışımızdır. Aynen aktarılmamıştır. “

Zaman değişiyorsa hükümler de değişir
İslâm teoriyi de pratiği de beraber getirmiştir. İnanç esasları değişken değildir. Beşeri münasebetlerle ilgili meseleler değişebilir. Zaman değişiyorsa hükümler de değişir. Dini hükümlerin bulunduğu yerde içtihada gerek yoktur.
rustu-kam-13-06-e.jpg
rustu-kam-13-06-h.jpg

Kur’an korku kitabı değildir
Kur’an öncelikli olarak adalet ilkesini hayata geçirmeyi önerir. Kur’an önce suçluyu değil suçu mahkûm eder. Kur’an kötüye değil kötülüğe tavır koyar. Önce temelin atılması, binanın yapılması gerekir. Çatı daha sonra çatılır.

Kur’an fıtrat dinini bize tavsiye eder
Fıtrat dininin kırmızı çizgileri vardır. Fıtrat dininde aracı olmaz. Dinde karizmatik şahsiyetler yoktur. Mesela; ağabey olmaz, efendi olmaz, seyyit olmaz, şeyh olmaz. Allah peygamberine derki; ” Sen aradan çık, ben kuluma şah damarından daha yakınım(2/186). İslâm’da din adamı da yoktur, dinin adamı vardır. Şekilcilik takva değildir. Amelin fetvaya göre, takvaya göre diye bir ayırımı olmaz, böyle bir anlayış yanlıştır. Bu gibi anlayışlar fıtrat dinine zarar verirler. Bu gibi anlayışlar belirli mihraklar tarafından pompalanır. Müslüman uyanık olmak zorundadır.

Yaratıcıyı bir olarak kabul etmek gerekir
Bu anlayışla hareket ederek bir tek ümmet olmaya çalışmak gerekir.
Peygamberin ilmi sınırlıdır, kudreti sınırlıdır, yetkisi sınırlıdır, şefaat edemez. Böyle bir yetkisi de yoktur. Peygamberlerin görevi ihtilafları kaldırmaktır. İhtilaflarda rahmet olmaz, bu konuda var olduğu söylenen hadis uydurmadır, peygamberin misyonuna ters düşer. İhtilaf çelişkiyi doğurur.
rustu-kam-13-06-b.jpg
rustu-kam-13-06-d.jpg

Hurafeler zokadır
Eşyada asıl olan ibahedir, helâlılıktır. Helalların neler olduğu da Kur’an’da belirlenmiştir. Hurafeler zokadır. Deccal, mehdi, Hz. İsa’nın ineceği inancı bu zokalardandır. Bu din hurafesiz bir dindir. Kur’an insanı aklını kullanmaya davet eder. Akıl data değildir, data’ya verilen bilgileri değerlendiren bir makanizmadır.
Yapılacaklar yapıldıktan sonra karar verilmelidir. Yapılacakların başında da aklı çalıştırmak vardır. Aklını çalıştırmayanları Allah pislik içinde bırakacaktır.

Akılla nakil çelişmez
Akıl ile nakil ilişkisi, göz ile ışık ilişkisi gibidir. Bir yerde çelişki varsa oradaki veriler yanlıştır. Mesela, din değiştiren öldürülmez, Kur’an bunu onaylamaz. Hayatıyla, duruşuyla, idealleriyle dinini hatırlatan kişi o dinin şehididir. Şehitlerin cesetlerinin çürümeyeceğini şeklindeki söylem de aynı şekilde değerlendirilmelidir.

Sonuç:
İnsanların birbirine olan üstünlüğü erdemle olur(49/13). Kadın insanı bütünleyen bir diğer kutuptur.
Allah malın zenginler arasında dolaşmasını istemez. Bundan dolayı vermek takvadan önce gelir, vermeden takva sahibi olunmaz.
İslâm batıl ile uzlaşmaz, bu konudaki mücadelesi süreklidir.

Rüştü Kam

Inal

    Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.