
İlter Gözkaya-Holzhey
İlter Gözkaya-Holzhey arşivindeki tüm yazılar ha-ber.com'da.
Diğer Yazarlar
-
Can Ataklı
Bir zafer var ortada galiba da ne olduğunu pek anlayamadık -
Ender Özerdem
YAZAR SATILMIŞTA , OKUYUCU NAMUSLU MU ? -
Hasan Arslan
BARIŞ IŞIĞI -
Rüştü Kam
HAUSE Of ONE; BİR EV -
Barış Atagün
CUMHURİYET DÜŞMANLARININ MAĞDUR EDEBİYATI -
Ali Sönmez
ELALARINI YAVRUM ELALARINI ALLAH VERSİN BELLALARINI -
Prof. Dr. Kemal Arı
ATATÜRK NASIL ÖLDÜ? -
Adil Hacıömeroğlu
STRATEJİK MERKEZ, TRABZON -
Taner Tümerdirim
BAL SATICILARI… -
Necati Aydın
Kadınların hakkı ödenmez -
Prof. Dr. Seyhan Hasırcı
ÜLKEMİZ SPORU VE ÇOCUKLARIMIZA YAPAMADIĞIMIZ YATIRIM -
Tahsin Melan
DOSTLAR SAĞ OLSUN -
Adnan Gürkule
YENİ HAVALANI -
Yıldız Akalın
KUMPASA KATIK OLMAK -
Mehmet Tanlı
KUZEY REN VESFALYA EYALET UYUM KONGRESİ İZLENİMLERİM -
Dr. Ali Sak
30 AĞUSTOS VE ÖTESI -
Prof. Dr. Levent Seçer
ALLAH'IN GÖRMEK İSTEDİĞİ GİBİ BİR DİNE İNANMAK... -
Ali Rıza Özkan
AABF NEREYE GİDİYOR? -
Mustafa Murat Kubilay
GAYRİMEMNUN FRANSIZLAR NE İSTİYOR? -
Prof. Dr. Hakkı Keskin
DERSİM İSYANI VE SEYİD RIZA GERÇEĞİ -
Nazlı Özdemir
YAPAY OYUN-ENİGMA -
Rıza Almalı
YAŞAMAK NE GÜZEL!.. -
Bahattin Gemici
TÜRKÇE VE İYİ BİR EĞİTİM İÇİN GÜÇBİRLİĞİ YAPMALIYIZ -
Av. Nurullah Aydın
İKTİDAR SAVAŞI VE PROPAGANDA -
Enver Aysever
Bugünün gözde yalancıları! -
Metin Es
DİYANETİN ALEVİ ÇELİŞKİSİ -
Doç. Dr. O. Can Ünver
SOLİNGEN’İN 25. YILINDA ALMANYA -
Dr. Erteki Özcan
BERLİN DUVARI TÜRKİYE KÖKENLİLERİN, GÖÇMENLERİN VE SIĞINMACILARIN BAŞINA MI DÜŞTÜ (2) -
Haluk Özkan
VATAN TEHLİKEDEYSE GERİSİ TEFERRUATTIR -
Suay Karaman
KOYMAK VE SİLMEK -
Mehmet Deniz Olcayto
DIŞ GÜÇLER..! -
Ahmet İncel
PADİŞAH'IN AYAKKABILARI -
Ali Gültekin
ALEVİ EVLERİNİN İŞARETLENMESİ -
Bedri Baykam
Nankörler var, ama Fransız bir Kemalist kardeşimiz de var! -
Zekeriye Uçar
DEMOKRASİ SORGULAMASI, AYDIN, ENTEL VE GERİCİ BAKIŞ -
Perihan Reyhan Alkan
AMAÇ DİNDAR NESİL YETİŞTİRMEKSE
GENELLEME TEHLİKESİ
17:03 - 15/11/2019Her konuda olduğu gibi politikacılara karşı genel katı değerlendirme tehlikelidir. Her meslekte iyisi, kötüsü vardır. Aslında tamamıyla iyi kötü değil, iyi tarafları veya kötü tarafları öne çıkar.
Toplama kamplarında Yahudileri gaz fabrika fırınlarında öldürdükten sonra, elinde hediyelerle evlerine gelip çocuklarına sarılıp, Noel kutlayan NAZİ subayların sayıları oldukça kabarıktı.
Siyasetçiler öldürülüyor, ölüm tehditine maruz kalıyorlar. Amerika ve İngiltere de bilhassa kadınlar korkudan milletvekili adayı olmuyor.
Almanya’da da kötüye giden olaylar artıyor. Sağcı, Almanya için Alternatif Partisi (AfD), doğu eyaletlerde nerdeyse Eyalet Parlamento Meclislerinde çoğunluğu sağlayacak sayıya ulaşıyorlar.
İnsanoğlu/kızı kaybetmeyince, elinde olanın kıymetini bilmiyor. Demokrasi sofada oturarak televizyon karşısında uyuyordu. Vatandaşlar Berlin duvarı yıkılmadan önce seçme hakkını kullanmayı bile yüksünüyordu. Sağın yükselime geçmesiyle, demokrasinin elden gideceğini fark ederek ayağa kalkıp, sokağa çıktı.
Her türlü olumsuz olaylara rağmen Almanya’da gelişmiş bir politika kültürü var. Zihin özürlü bir vatandaş federal mecliste soykırım hakkında konuşarak yaşadıklarını, bildiklerini, duyduklarını anlattı.
Almanya yaşanmış utanılacak, acı tarihi mirastan sonra vatan sevmeyi, ulaşılan olumlu başarılarda gurur duymayı, yıllar sonra öğrendi. Futbol başarılarında Berlin-Kreuzberg’de yaşayan Türk komşularından görerek bayrak sallayarak sevinmeyi, millî marşlarını söylemeye başladılar.
Yurtdışı Türklerin karşılaştırma şansları var. Berlin’e ayak basar basmaz daha havaalanında oh be diyerek nefes alıyor, kazıklanma korkusu olmadan, sırası gelen taksiye biniyor yolcu. Yaya için ayrılan yol kenarı esnaflar tarafından işgal edilmiyor. Yayla gibi yaya yolunda yürürken Didimliler adına üzülüyorum. Hiçbir tanıdık, akrabaya ihtiyaç duymadan rüşvet verme gibi bir alışkanlık olmadan birey devlet dairelerinde kendi işini kendisi yapıyor.
Demokrat partilerde politikacılar sözlerinde duruyor, seçmeni ile ilişkisini hiç kesmiyor. Devamlı bilgi veriyor katılmaları sözlerini söylemelerine imkân vererek toplantılar düzenliyorlar.
Müzelerin halka açık günlerinden başka, kuyrukta sıra bekleme yoktur. Müşteri, banka işlemlerini internet kullanmasını bilmiyorsa evinde kâğıtları doldurup, işleme ayrılmış bankadaki posta kutularına beklemeden atar. İşlem onsuz yapılır.
Devlet nefret, kin ile politikacıları tehdit eden öfkeli aşırı sağ parti ve terör organizelerine karşı korumaya çalışıyor.
Son zamanlarda partilerde aday olan şahıslar hakkında tartışma, yapılan veya yapılacak işlerin önüne geçti. Zaman ve enerji kaybına sebep oluyor.
Ben tek başıma hiçbir şey yapamam demekle demokrasi kurtarılmaz. En kısa zamanda kendine yakın hissedilen bir partiye üye olmak ilk atılacak olumlu adımdır.
Kemikleşmiş negatif önyargılara karşı, en azından her üye seçtiği politikacıyı korumalıdır. Bunu yapabilmesi, o siyasetçinin çalışmalarını takip edip tanımakla mümkündür.
Üçü şehir olan onaltı eyalet parlamentosunda senatör ve milletvekilleri, federal meclisinde bakan ve milletvekilleri olmak üzere en fazla politikacısı olan Almanya’nın demokrasiyi kurtarabilecek gelişmiş siyasi kültürü vardır.
Medya, basın ve demokrasi taraftarı politikacılar sağcı partilerin düzeni yıkma çaba ve sözlerine karşı koymada gündemi işgal etmeye izin vermemelidir. Yerine getirilen işlevleri halka, seçmenlerine duyurmada iletişim araçlarını iyi kullanmalıdır.
Yalnız sığınmacılar değil, üniversitelerde okuma için öğrenciler, kaliteli işçi, tekniker göç projelerinde dünya, İsrail de dahil Almanya’ya gelmek istiyor.
O halde, Almanya yaşanabilecek güzel bir ülkedir.
Olumsuzlukları düzeltmek için her yurttaş gayret göstermelidir. Bunu yapabilmek, bilime ve argüman yetiştirmeye bağlıdır. Bilgi edinmek okuyarak, dinleyerek mümkündür.
Argüman geliştirmek düşünme mantığı gücüyle yerine getirilir. Bunun için okullarda felsefe dersleri seçmeli değil, zorunlu konmalıdır. Almanya Brezilya’dan öğrenebilir, ders alabilir diye yazarken, işittiğime göre orada da bir popülist idarecinin bu dersi kaldıracağını duydum.
Bazı ülkelerde demokrasiyi yıkmak isteyen yöneticiler yasak, ceza hapis korkusuyla konuşan, yazan halkı susturarak idare etmeyi daha kolay buluyor, işlerine geliyor. Ama bu geçicidir, yasaklar bir gün patlayabilir.
Düşünen, kendi ayağı üstünde duran, bilinçli yurttaşları idare etme zordur, fakat ülkelerin yaşam ömrünü uzatır.
Bilimsel zekâlarıyla duygusal zekâlarını birleştiren, dengeleyen devlet adamların adı daima yaşar, tarihte silinmeyen iz bırakırlar. Çünkü insan ömrü biter, ama bir ülke ömrünün ilelebet yaşayacağının bilincindedirler onlar.
Hoşça kalın!
İlter Gözkaya-Holzhey
Yazarın Diğer Yazıları
- Ç O C U K H A K L A R I 20:38 - 07/12/2019
- ÖLÜM YILDÖNÜMÜ 16:23 - 30/11/2019
- KADER GÜNÜ 12:50 - 23/11/2019
- GENELLEME TEHLİKESİ 17:03 - 15/11/2019
- DUYGUSAL ZEKÂ 14:51 - 08/11/2019