0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Bir zamanlar televizyonlarda BBG başlıklı diziler vardı.

BBG; “Biri Bizi Gözetliyor” un kısaltmasıydı.

Kaynağını Orwell’in 1984 adlı yapıtından alan bir diziydi bu.

Genç insanları bir eve kapatıyor, kendilerinden istenilen ve sıraya konulan koşulları bir noktadan gözetleyerek değerlendirip her hafta bir çifti eliyor ve sonunda bir çifte kazandırarak ödüllendiriyorlardı.

Bu günlerde durum BBK; (Biri Bizi Kandırıyor) ya da BBA; (Biri Bizi Avutuyor) ya çevrildi.

Bu biri şahsı olarak yaptığı ya da şahsı adına sağlık bakanına gece yarıları yaptırdığı açıklamalarla bizi, gözümüzün içine baka baka, kandırıyor ya da avutuyor.

Verilen bilgiler gerçeği yansıtmaktan fersah fersah uzaktalar, kandırılıyoruz.

Aldıkları önlemler işin doğasından o denli uzaktalar ki; avutuluyoruz.

Şu bir gerçek; insanlar tüm dünyada, zorunlu bir neden olmadıkça, evlerinde kalacaklar.

Bu; bizi kandıranın ya da avutanın dediği ve öngördüğü gibi 65 yaş üstü için değil, yaşı ve konumu ne olursa olsun herkes için söz konusudur.

Buna uymak bir zorunluluktur her insan için.

Uymayanlar için kural çiğneme yaptırımı, cezası da doğrudur.

Bu uygulama; hemen hemen, tüm dünyada yürürlüktedir.

Çin; bu konudaki radikal tutumuyla pandeminin ülkesine ve yurttaşlarına daha fazla zarar vermesinin önüne geçmiştir.

Yaşadığımız ülke Almanya’da da insanlar bu kurala uymaya en yüksek oranda uydukları için son yapılan açıklamalara göre karantina 20 nisanda sonlandırılabilecektir.

Hem Çin’de hem de Almanya’da başarı; yurttaşların yöneticilere olan güvenidir.

Buralarda halkın; birinin kendilerini kandırmadığına, birinin kendilerini avutmadıklarına güveni tamdır.

Türkiye’nin aldığı önlemler diğer ülkelerin aldıkları önlemlerle karşılaştırıldığında; bu kandırma, bu avutma konusunda haklı olduğumuzun açıktır ne yazık ki!

Çin’in Ankara Büyükelçilik Müsteşarı açıkladı. Küçük ve ortaboy işletmelerin kesinlikle sıkıntıya düşmeyeceklerini söyledi bu açıklamasında.

Kanada Başbakanı; halkına, “Ne fatura düşünün ne senet ne sepet!  82 000 000 000 Kanada Doları’nı bu iş için ayırdık. Gerekirse bu rakamın üstüne de çıkarız.” dedi.

Almanya 750 000 000 000 Avro ayırdı bu işe halkının sorun yaşamaması için.

Fransa’da bu rakam 330 000 000 000 Avro. O da şimdilik.

Bizi kandıran biri bu işi için 100 000 000 000 TL ayırmış. Bu günkü kurla; aşağı yukarı 14 000 000 000 Avro.

Bu kifayetsize ben asla inan(a)mıyorum. Bana göre bu şahıs; halkımızı kandırıyor, avutuyor.

Onu, cuma namazını Beştepe’deki kaçAK Saray külliyesinde kıldığı takiye namazları da kurtaramaz.

İşin gerçeği, o da biliyor halkını kandırdığını, avuttuğunu.

Bir şey daha biliyor. Ne yaparsa yapsın, ne kadar kandırırsa kandırsın, ne denli avutursa avutsun kendisine inanan bir gürûh var arkasında. O gürûh da ona yetiyor.

Bu şahıs; pandemi ortaya çıktığından bu yana bir kez göründü Beştepe’de, o da sınırlı sayıda ve her türlü önlemi aldırarak avenesiye kıldığı cuma namazında.

Onun dışında kalan zamanlarda Üsküdar-Kısıklı’daki, surlarla çevrili sitede.

Birinin bizi kandırdığı, birinin bizi avuttuğu gün gibi ortada.

Allah onun tepesinden baksın!

Biz; her koşulda kurallara uyalım.

Evde kalalım.

Şu gerçeği unutmayalım:

Dünyanın en geri kalmış ülkesinde sona erinceye değin COVİD-19 tehlike olmayı sürdürecektir.

Bu şahsın sağlık bakanı da açıkladı zaten.

Bu virüsten zarar görmemenin tek yolu var.

Bu virüse yakalanmamak.

BBA!

BBK!