AKP’NİN ÖZEL İSTİHBARAT ÖRGÜTLENMELERİ

ABONE OL
19:02 - 01/10/2020 19:02
0

BEĞENDİM

ABONE OL
Kaplan
Best

Emekli bir astsubay, CIA korumalı cemaat bağlantılı ABD’de üniversite eğitimi, Bilkent’te doktora, kısa süreli görevler, başbakanlık müsteşar yardımcılığı, MİT müsteşar yardımcılığı şimdi ise MİT Müsteşarı.. Siz böyle bir görevlendirmeyi dünyada duydunuz mu işittiniz mi? Hangi birikimle hangi yeterlilikle diyeceksiniz? Cumhurbaşkanının şüpheli olduğu bir ülkede böyle başa böyle tarak denmez mi? Ne diyelim ki! Burası Türkiye

Devletin kurumları, hallaç pamuğu gibi atılıyor, darmadağınık ediliyor.
Bakın AKP, yeni örgütlenme için kolları sıvadı. Örtülü ödenek kullanacak yetkili müsteşarlık, özel örgütlenmeye giden yol.

Okyanus ötesi iç güvenlik modeli!..
Türkiye üzerine sivil vesayet örtüsü geçirilmek isteniyor. Sessiz ve derinden sivil darbe yapmaya çalışıyorlar. Tasarı, iç güvenliğimizi okyanus ötesine teslim ediyor.

İstihbaratta tek yetkiyi İçişleri Bakanı’na bırakan Kamu Güvenliği Müsteşarlığı kurulmasına ilişkin tasarının istibdat dönemlerinde görülebilecek bir düzenleme.

AKP hükümeti, demokrasi, insan hakları ve hukuk devleti söz konusu olduğunda mangalda kül bırakmıyor. Kamu Güvenliği Müsteşarlığı kurulması için de aynı sözlerin arkasına sığınıyor. Darbe girişimleri, suikast planları, vesayet gibi kavramların arkasına saklanarak sessiz ve derinden sivil bir darbe yapmaya çalışan AKP iktidarı, artık sivil dikta aşamasına doğru hızla ilerlemektedir. Hükümet, Kamu Düzeni ve Güvenliği Müsteşarlığı ile aklından hiç çıkarmadığı kendi derin devletini’ oluşturma çalışmalarını son noktaya taşımak istiyor.

Siyasal iktidar, devlet içinde derin yapılanmada yeni bir örgütlenme için kollarını sıvamaktadır. Bu yalnızca CHP’nin iddiası değildir. Hükümet kendi ağzıyla da itiraflarda bulunmaktadır.

AKP’nin özel timleri için yeni bir yapı mı öngörülmektedir? Bu özel timler, Kamu Düzeni ve Güvenliği Müsteşarlığı aracılığıyla 81 ilde örgütlenmek mi istemektedir? Örtülü ödenekten yararlanacak, operasyonel görevi olmadığı halde inceleme ve denetleme yetkisi olacak ve bu yetkisini hangi kuruluşlara karşı kullanacağı belli olmayan, çalışanların nasıl seçileceği ve nitelikleri hakkında yeterli bilgi bulunmayan Kamu Düzeni ve Güvenliği Müsteşarlığı iktidarın özel örgütlenmesine giden yolun taşları değil de nedir?”

Bakan’ın esnek ve yasa metnine yazılmamış diye belirttiği örgütlenmenin hukuk devletiyle bağdaşır bir yanı var mı? Bu istibdat dönemlerinde görülecek bir düzenlemedir. Abdülhamit dönemi uygulaması ile karşı karşıyayız. Bu tasarı ile sözleşmeli yabancı çalıştırılma imkanı getirilmektedir. Yabancı çalıştırma yetkisi alarak iç güvenliğimiz okyanus ötesine teslim edilmektedir. İstihbarata sanki Kurtlar Vadisi ayarı yapılmaktadır.

Sivil vesayet örtüsü geçirmek istiyorlar
AKP’nin kendi derin devletini ve dikta yöntemlerini yaşama geçiriyor. Türkiye üzerine sivil vesayet örtüsü geçirilmek isteniyor. AKP’nin kitabında demokrasi yazmıyor. RTE’nin kendilerine sivil dikta yakıştırması yapanları tek parti zihniyetiyle yoğrulmuş siyasetçiler olarak nitelendirmesi ilginç bir savunma.

AKP’nin tüm istihbaratı tek elde toplayarak, istihbarata kamu yönetimi getirmek istediği açığa çıkmıştır. Ümraniye davasının kimi gizli tanıklarının, Kamu Düzeni ve Güvenliği Müsteşarlığı içerisinde yeni bir yapılanmanın unsuru olacağı da görülmüştür.

Bir bakanın, kendisine yönelik suikast girişimi iddialarıyla ilgili söylediği “Türkiye’de yaşayan bir insan ahmak değilse bu olayı nasıl küçültebilirsiniz?” şeklindeki sözleri de düşündürücü. Kimse bu lafa alınıp da dava açmasın. Bazı kişiler bakan olduktan sonra kontrollerini tamamen yitirmiş gibiler! Makamlar kendilerine dokunmuş, ağızlar bozuldu. Recep İvedik filmlerinden etkileniyorlar.

AKP, Amerika’nın ılımlılık modeli. Bu gerçek ama karşı çıkanların yapacağı peki bir şey de yok.

MİT, CIA ile Emniyet FBI ile içe içe geçmiş, Askeri istihbaratı NSA ve ABD askeri istihbaratı ile NATO nedeniyle iç içe geçmiş bir ülkede neyin eleştirisi yapılıyor anlamak zor.
Olan bitenleri bir de bu gözle değerlendirmek gerekir. Sanırım çoğu konuyu bilenlerin suskunluğu da bu nedenledir.

İşbirlikçi/cemaatçi, mandacı kesimin; silahlı kuvvetler, yargı, üniversiteler ve istihbarat örgütlerini, yıpratma, etkisizleştirme ve ele geçirme stratejisi CIA destekli sürüyor.

GüNüN SöZü: Gerçekler acıdır ama hayallerle yaşayan insanın kendine gelmesi daha zordur.

Prof. Dr. Nurullah Aydın
Gazi Ü. İletişim Fakültesi Radyo-Televizyon ve Sinema Bölümü Öğr. Gör.

Inal

    Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.