0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

ÜLKENİN GELECEĞİNİ KARARTTINIZ

Bir OHAL fırsatı yakaladınız, dayadınız sırtınızı bu duvara vira KHK çıkarıyorsunuz.
Çıkardığınız bu KHK lerle ülkenin yönetim biçimini değiştirdiniz. Demokrat, sosyal, laik bir hukuk devletinin yerinde yeller esiyor saye-i alînizde. 
Utanmasanız; T.C. yi çıkardığınız adına saltanatı da, hilâfeti ekleyeceksiniz aklınızdaki devletinizin. „Kandırıldım, aldandım, aldatıldım, yanıldım, yanıltıldım. “Ayaklarına yattınız bunları bir bir gerçekleştirirken. Ama; yemezler, yediremezsiniz. Siz alemi kör, herkesi sersem mi sanıyorsunuz?
Yaptıklarınızın da, yapacaklarınızın da yurduma ve yurdum insanına zerre kadar yararı yok!
Ne yapıyorsanız ne yapacaksanız önce ağababalarınız, sonra kendiniz, ardından da size biat eden müritleriniz için yapıyorsunuz. 
„Ağababalarınız “demem birden çok ağababanız olmasındandır. Size pesetaları cukkalayan, sizin de düdüklerini çaldığınız ağababalarınız. Projelerine eşbaşkanlık yapmakla gek gek geğirdiğiniz ağababalarınız.
Memleket içinde iktidara sahipsiniz. Bu yetkinize dayanarak şahsî menfaatlerinizi müstevlîlerin siyasî emelleriyle tevhid ediyorsunuz.
Bu yaptığınıza gaflet, dalâlet ve hatta hıyanet diyorlar siyaset dilinde.
Bu; sizin, önünde sonunda, yüce divan yolcusu olduğunuzun habercisidir. Bilmem farkında mısınız?
Hani; her fırsatta idam cezası önüne konursa imzalayacağını söyleyip duruyorsun ya, korkarım o yağlı kemendin ilmiğini sen kendin geçiriyorsun boynuna…
Sende korku dağları sardı be Badem. İkide bir koyduğun yasaklar da korkundan. Korkundan da, atasözünü bilirsin. Ne diyor?
 „Korkunun ecele faydası yok!“’ 
Yol yakınken dön bu sevdadan! İşin doğrusu; demokrasinin kurumlarını korumak, kurallarına uymaktır.
Darbe girişimi 15 Temmuz’da suya düştü. Ama; sen ve müritlerin o hainlerin yarım bıraktıklarını tamamlama gayretindesiniz. KHK lerle yasamanın, OHAL le yargının çanına tıkadınız otu. Oturdunuz yürütmenin başına, yürütmeye devam… 
Sözünüzün üstüne söz söylemeye cüret edenin vay haline, vaylar haline…
Ölümlerden ölüm beğen! Kırk katır mı? Kırk satır mı?
Hiçbir uyarıya kulak asmıyorsunuz. „Dediğim dedik, çaldığım düdük…“ mantığı sizinki.
Züccaciye dükkânına girmiş fil gibisiniz.
İçeriye de, dışarıya da tıkadınız kulaklarınızı.
Bu gidişle tüm kapılar kapanacaklar yüzünüze. Dımdızlak, şah-ı merdan kalacaksınız yerkürede. 
Olan yurduma ve yurdum insanına olacak.
Size boş yere „Kifayetsiz muktedir “demiyorlar. 
Hakkaten; hem kifayetsiz, hem de muktedirsiniz. İşte asıl sorun da bu ya!

Hasan Arslan