TÜRKÇE’Sİ VARKEN

ABONE OL
19:02 - 01/10/2020 19:02
0

BEĞENDİM

ABONE OL
Kaplan
Best

Bu; benim, eğitim enstitüsündeki öğrencilik yıllarımdan ve öğretmenliğe başladığım 1968 yılından bu yana ödünsüz uygulamamdır. Türkçe’si olan sözcüğün yerine yabancı bir dildeki karşılığını kullanmam. Başkalarının kullanmalarına da hoşgörüm yoktur.

Bu yazımda bugünün Türkçe gazetelerinden belli başlılarında okuduğum yabancı sözcükleri ve onların dilimizdeki karşılıklarını yazacağım. Görün ve siz değerlendirin bu tutumu! Türkçe’sinin kullanılması durumunda kurulan tümce daha anlaşılır olur. Amaç da anlaşılmak değil midir yazarken ya da konuşurken?

Cumhuriyet gazetesiyle başlayalım. O, benim 45 yıldır okuduğum gazetemdir.
Cüneyt Arcayürek: referandum / halk oylaması
Ali Sirmen: temas / görüşme, ihtiyat / ölçülülük, protokol / tutanak, talep / istek

Hürriyet – Oktay Ekşi; tereddüt etmek / duraksamak, diyalog / karşılıklı konuşma, mesaj / ileti
Sedat Ergin: hatırlatma / anımsatma, reform / değişiklik – yenileme,
mesela / örneğin, polemik / tartışma, sohbet / söyleşi
M. Ali Birand: camia / toplum, ispat etmek / kanıtlamak, imal etmek / üretmek,
nüfuz / etki, ikna / inandırma
Milliyet -Taha Akyol: sadece / salt, ahlak / erdem, mesafe / ara – uzaklık,
metot / yöntem, subjektif / öznel, analiz / çözümleme, performans / güç – güç sınırı,
itibar / saygınlık, ihtiyaç / gereksinim, konsey / kurul, sebep / neden, ampirik / deneysel, normatif / kuralcı
Can Dündar: nihayet / sonunda, manevra / uygulama, formül / çözüm yolu,
cevap / yanıt, mümkün / olabilir -olası, teklif / öneri,
Hele şuna ne dersiniz? Abbas Güçlü: “… mümkün olabilir mi?” diye soruyor. Türkçe’si varken yabancısını kullanmanın dayanılmaz kusuru… “Mümkün” sözcüğünün dilimizdeki karşılığı zaten “olabilir “ya da “olası”dır. Soruyu ya ” … mümkün mü?” ya da ” … olabilir mi?” diye sormak doğru olur. Türkçe’sini kullanmaya özen gösterseydi Abbas Bey, bu yanlışa da düşmezdi.

Vatan: Zülfü Livaneli: hayat / yaşam, dair / ilişkin, inşaat / yapı – yapı çalışmaları,
potansiyometre / bu sözcüğe ben dilimizde karşılık bulamadım. Sanırım ses ayarı uygun olur
Reha Muhtar: viraj / dönemeç, plase / yerine, müneccim / falcı, hata / yanlış,
mesele / sorun – konu, strateji / yol – yöntem, avantaj / üstünlük, henüz / daha

Radikal – İsmet Berkan: itiraz etmek / karşı çıkmak, maksat / amaç, teklif / öneri,
samimiyet / içtenlik, ilave / ek
Hakkı Devrim: davet / çağrı, edebiyat / yazın, itiraf / üstlenme, tafsilat / ayrıntılar,
kıyafet / giysi, mülakat / sözlü, hariç / dışarı, fikir / düşünce, sual / soru

Sıkılmadan okudunuzsa sevindim. Ama; ekmek parasını dilimizi kullanarak kazananların ona herkesten daha çok saygılı olmaları gerekmez mi?

Türkçe’si varken yabancısını kullanmaları doğru olur mu?

Fransa; başvuru yazılarında yabancı sözcük kullanımını başvuruyu geri çevirme nedeni sayan yasal bir düzenleme yapmış. Bunun adı dile saygıdır.

Hasan Arslan
Türkçe Öğretmeni

Inal

    Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.