0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

NE DARBE NE DİKTA SADECE DEMOKRASİ

Politik çalkantıların, Terör ve Ortadoğu bataklığının ortasında kalan, gündemin en hızlı değiştiği ülkelerden biri olan Türkiye 15 Temmuz Cuma akşamı beklenmeyen bir Askeri darbeye maruz kaldı.

Fettullahçı denilen ama bence Erdoğan yönetiminden memnun olmayan başka Gruplardan da büyük küçük her Rütbeden bir kısım Ordu mensubunun da katıldığı Darbe denemesi başarısızlıkla sonuçlandı.

Darbe atlatıldı, Darbeciler tek tek toplanırken Darbeci diye yakalanan Emir kulu askerlere yapılan Linç girişimleri hafızalardan hiç silinmeyecek.
 
AKP li ve MHP li çılgına dönmüş, öfkesini kontrol edemeyen insanlar, Cihatçılarla birlikte gencecik Erbaşları linç etti, katlettiler, boğazladılar ve utanmadan birde başlarında Fotoğraflar çekildiler.

Resmen Cadı avı başladı.

Bu kabul edilemez. İnsan bu kadar vahşi, Barbar olamaz. 

Darbe atlatıldı ama bunu fırsat bilen Erdoğan ve AKP Hükümeti Yargıdan, Ordudan, Emniyetten, Bürokrasiden rakip olarak kimi görüyorsa toplamaya, temizlemeye başladı.

Sayıları binleri bulan bu insanlar ya içeri tıkılıyor ya da Meslekten men ediliyor.
Allah sonunu hayır getirsin.

Talimat ve çağrılarla sokaklar gece gündüz dolu. Çünkü iktidar tehlikenin tam atlatılmadığına inanıyor.

Cübbeli insanlar Ankara’nın, İstanbul’un göbeğinde toplu Zikir yapıyor, Tekbir getiriyorlar. Hatta bu yobaz, bağnaz radikal İslamcı Grupların bazıları devamlı düşman olarak gördükleri suçsuz, masum Alevilerin yoğunluklu olarak yaşadığı Mahallelere saldırıya geçmeye çalışıyorlar.

Darbeyi Aleviler mi yaptı niye oralara saldırmak istiyor bu insanlar?

Bu nedir böyle? Darbeciler kötü ama darbeye maruz kalanlar çok mu iyi? 

Biri Veba diğeri Kolera sanki.

Bu nedenle biz yurtseverler, aydınlar, muhalifler mutlaka birlikte yani o daha nitelikli diğer yüzde elli hem Askeri hem de Sivil darbeye hayır demeliyiz.

Bu darbe denemesinde bir yığın insanımız öldü. Yazık değil mi giden can geri gelmiyor ne yazık ki.
Ama TV ları açtığımızda ne yas var nede başka bir şey. İnsanlar kutlama yapıyorlar.

Bu kutuplaşma ve nefret seli bir an evvel durmalı. Zaten devam ederse korkarız ki iç savaşta fitillenecek.

Hükümetin ve Erdoğan’ın öfkesini anlıyoruz. İpten döndüler. Darbecileri içeri alabilirler ama hukuk çerçevesinde yargılayarak. Döverek, işkence yaparak değil. Onur kırıcı görüntüler vardı dün TV larda.

Bu darbe atlatıldı. Türkiye’ye geçmiş olsun ama başka darbe olmaz diye bir şey yok.

Ordunun üst, alt kademesinden, toplumun farklı kesimlerinden hükümetin icraatlarına karşı gelen ve artan bir rahatsızlık olursa ki olacak yine darbe olur.

Umarız bir daha hiç darbe olmasın ama inanıyorum ki bir sonraki son darbecilerin bunların yaptığı hataları, acemilikleri yapmayacaklardır.

Türkiye‘de hiç bir iktidar bundan sonra darbe olmaz diye rehavete kapılmasın. İktidarlar darbeye maruzda kalmış olsa sorumsuzca hareket edemez.
Türkiye‘ de her zaman darbe olabilir. İktidar olmak her şey değildir, o güç, makamlar onlara geçici bir süreliğine halkın sadece bir kısmı tarafından emanet olarak verilmiştir.

Kimse padişah gibi davranmak hakkına sahip değildir. Demokrasi bir kurallar ve kurumlar rejimidir.

Darbeleri önlemenin tek yolu tam demokrasidir. Farklı görüşlere, özgür medyaya saygıdır.

En kötü anlarda bile Tüm kurumlara saygı duyulması gerekir.
 
İktidar bence şu an büyük bir yanılgıya düşüyor. Çoğunluk ben de ve her istediğimi yaparım diyorsa bu çok tehlikeli bir icraattır.

 Tüm bunları yazdıktan sonra darbe çare midir? Kesinlikle hayır. 
 
Fakat iktidarların genelde ve özellikle 14 yıldır iktidarda bulunan AKP nin Türkiye`nin yüzde yüzünü temsil etmediğini bilmesi gerekir.

Seni seçmeyeni yok saymak, kendi yaşam ve düşünce biçimini dikta etmek ülkenin temel kuruluş ilkelerine ve anayasanın temel yasalarına ters düşmemek, lazım.

Ülkenin, toplumun Dokularıyla oynamamak lazım.

AKP bu Darbe teşebbüsünden ders çıkarabilir, demokrasinin önünü açabilir, toplumsal barışı, huzuru yeniden tesis edebilir(di).

Ama görüntü çok farklı şu an. Müthiş bir Revanş ruhu ve daha sertleşme görülüyor. 

AKP İdam cezasını da getirecek gibi görünüyor.  Yukardaki dilekler bizim için sadece bir hayal olarak kalacak.

İktidar bu Darbe teşebbüsü sonrasında Silahlı Kuvvetlerle oyuncak gibi oynamaması lazım.
 
Ne iktidar Türkiye halklarının anayasasının temel niteliklerine dokunsun, rejimi değiştirme girişiminde bulunsun,  nede Türk Ordusu Darbe teşebbüsünde bulunsun, siyasete müdahale etmek zorunda kalsın.

İktidar partisi 15 Temmuz gecesinin darbe girişiminden faydalanarak parlamenter, askeri, hukuki ve sivil bütün muhalefeti susturacak gibi görünüyor. 

Özellikle taşkınlıkları, sataşmaları, tehditleri engellemeleri temkinli olmaları lazım.
Anlamakta zorlandığım diğer bir şeyde hem tehlike geçti diyorlar hem de yığınları sokaklara topluyorlar.

Muhalefet ne yapıyor şu an?

Benim gördüğüm kadarıyla bir konsept, Proje yok. AKP nin arkasından gidiliyor.

MHP her zamanki çizgisinde. Devlet Bahçeli bir yandan Grup toplantısında AKP ye, Erdoğan’a kızıyor diğer yandan kritik gelişmelerde AKP ye sınırsız, şartsız destek veriyor.

Bence Darbe akşamı ve sabahı CHP ve HDP lilerde sokağa çıkıp Darbeye karşı aktif direnmelilerdi, Örneğin Kılıçdaroğlu Tanka çıkabilmeliydi.

Ama yapamadılar bir Boris Jelzin olmadılar.

Darbe başarılı olsa hepsi tutuklanacaktı.

Parlamentonun bombalanması da bunun habercisi değil mi?

Yine Türkiye’yi özellikle muhalifleri zor bir süreç bekliyor. 

Çağdaş düşünen öyle yaşamak isteyen medeni Batı dünyasından kopmak istemeyen insanlarımız kalan ya da verilmeyen demokratik haklarını kullanmalılar.
 Olası bir sivil diktanın önüne geçecek taktikler geliştirmeli, yasama, yürütme ve yargının tek elde toplanmasına izin vermemelidir.

Darbe önlenirken bile “din” kullanıldı. Diyanetin AKP nin emrinde olan bir kuruluş olduğunu bir kez daha gördük. Orası adeta bir “darbe önleme üssü” oldu.
Türkiye çapında özellikle İstanbul, Ankara, Adana gibi büyük şehirlerde sabaha kadar camilerden salâ verildi… Halkın belli yerlerde toplanması için anonslar yapıldı. 

Tam Demokrasi ve Demokratik bir Türkiye, barış içinde birlikte yaşama idealleri için acilen şimdi birlikte ve daha aktif biçimde çalışılmalı. 

Yoksa yarın çok geç olacaktır…

Selam ve sevgilerimle

Mehmet Tanlı