KUTSALİYET

ABONE OL
19:05 - 01/10/2020 19:05
0

BEĞENDİM

ABONE OL
Kaplan
Best

Yazının başlığı Hürriyet Gazetesi genel yayın yönetmeni ve yazarı Ertuğrul Özkök’ün 29 Aralık 2009 tarihli gazetedeki ” Çok mahrem bir konu” başlıklı yazısında kullandığı, dilimizde olmayan bir sözcüktür. Bu sözcüğün dünyanın hiçbir dilinde olmadığından kuşkunuz olmasın. Buna karşın kullanıyor Sayın Özkök. Yazı başlıklarında kullanılan sözcüklerin baş harflerinin büyük olması zorunluluğu kuralı da çiğnenmiş.Bu,bizim dilimize ne denli saygılı ya da tam tersi saygısız olduğumuzun somut bir kanıtıdır.

“Cumartesi akşamı Yazı İşleri’nden aradılar.”

Bu tümcedeki altını çizilen tamlama sizin de dikkatinizi çekti mi? Tamlama özel isim gibi kullanılmış. Öyle kullanılınca da iki yazım kuralı daha çiğnenmiş. Tamlamayı yapan sözcüklerin baş harfleri büyük yazılmış ve yukarıdan ayırma işareti kullanılmış. Aynı yazım yanlışı genelkurmay cözcüğünde de var.

Şu tümceya bakın lütfen!

“Bu bilgilerin ne kadarı “suç isnadı” ne kadarı “devlet sırrıdır” hiçbirimiz bilmiyor.”
Bu tümcede özne birinci çoğul kişidir. Birinici çoğul kişinin şimdiki zaman çekiminde kullanılan kişi eki -uz ekidir. O nedenle tümcenin yüklemi olan bilmiyor fiilinin bilmiyoruz olarak kullanımı zorunludur. Sayın genel yayın yönetmeni ve yazar bu kuralı da çiğnemiş.

“Acaba bu konudaki sorgulamayı yapan savcılar ve hakim, bu bilgilerin ne kadarını dosyalara koyacak?” tümcesinin yüklemi de üçüncü çoğul kişidir. Bu durumda yükleme çoğul ekini, yani -ler ya da -lar ı eklemek de zorunludur. Sayın Özkök bu kuralı da çiğnemektedir.

“Ama onlar böyle davrandığı zaman, bizlere de şu soruyu sorma hakkı doğmayacak mı?”

Bu tümcede altını çizdiğim sözcük üçüncü çoğul kişi zamiridir. Bilindiği gibi, kişi zamirleri altı tanedirler. Bunların üçü tekil; ben, sen, o, üçü de çoğuldurlar. Biz, siz ve onlar. Biz ve siz çoğuldurlar. Onlara çoğul eki gelmez. Bize ve size çoğul eki -ler i getirmek yanlıştır. Ama; bu yanlış, ne yazık ki; salt Sayın Özkök’ün değil, birçoğumuzun yaptığı bir yanlıştır.

“Benim için bu iki kutsaliyet yarışa sokulamaz.”

Altını çizdiğim sözcük, yazımın da başlığıdır. Bendeki tüm Türkçe sözlüklere baktım. Bu sözcük hiçbirinde yok. Kutsallık mı demek istedi acaba?

İnsanların yazılarını okudukları, konuşmalarını dinledikleri kişilerin Türkçe’mizi kurallarına uyarak yazmaları ve konuşmaları son derece önemlidir. Çünkü; okuyucu ve dinleyici yazarın ya da konuşmacının yanlışlarını doğru sayar ve aynı yanlışları, güvendiği
kişiller yaptıkları için, yapmakta sakınca görmezler. Bu durum; kuralları son derece açık olan dilimizi bozar.

Dilimizi öğrenmek isteyen yabancılar, kuralları gözönündeki ünlülerce göz ardı edilen dilimizi doğru öğrenemezler. Salt onlar mı? Ya bizi örnek alan çocuklarımız…

Hasan Arslan
Türkçe Öğretmeni

Inal

    Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.