İŞADAMI OLARAK POLİTİK TEKLİFLERE SICAK BAKMIYORUM

ABONE OL
11:52 - 23/10/2020 11:52
0

BEĞENDİM

ABONE OL
Kaplan
Best

İŞADAMI OLARAK POLİTİK TEKLİFLERE SICAK BAKMIYORUM


Bugün ‘’Fastfood’’ branşında Hamburger’e en büyük rakip olan döner kebap,  Almanya’nın klasik ‘’Fastfood’’ yiyecekleri olan ” halbes  Hähnchen ve Currywurst’u” da çoktan sollayıp, Almanya’nın 1 numaralı ayaküstü tüketilen ‘’Fastfood’’ yiyeceği konumuna gelmiştir.


Anadoluların deyimiyle nasıl ki, ‘’ Kambersiz düğün olmazsa’’, artık ”Dönersiz” Almanya’da olmaz!


Kuzeyde Kiel kentinden güneydeki Münih’e kadar Almanya’nın her yerinde bu yıl itibariyle sayıları toplam tam 16.000 – Evet! Yanlış anlamadınız! Tam 16 bin dönerci bulunuyor ve bunlar günde 300 ton et döner satıyorlar. Döner branşının Almanya’da yıllık cirosu ise; 3,5 milyar Euro. 60 bin kişi de bu branşta ekmek parası kazanıyor.


Öte yandan Berlin Almanya’nın başşehri olduğu gibi aynı zamanda dönerin de başkenti, Zira başkent Berlin’de toplam 1300 dönerci dükkânı mevcut.


Berlin ve döner denince akla gelen ilk isim ise; Remzi Kaplan oluyor.

Boyalı basının ‘’Dönerciler Kralı’’ olarak nitelendirdiği ticaret adamı Kaplan,  Berlin’de bulunan, 150 kişinin çalıştığı ve Avrupa’nın en büyük döner imalathanesi olan ‘’Kap-lan Dönerproduktion’’ adlı firmanın sahibi ve yöneticisi.


Yozgat doğumlu olan ve 10 yaşında Almanya gelen  ‘’Döner König’’, hoş görülü, yardımsever ve çalışkan bir iş adamı. Kaplan ticarete daha çocuk denecek yaşta, Türkiye’de semt pazarlarında limon, salatalık ve nohut satarak başlamış 


Berlin’de yaşayan başarılı göçmen Türk işadamı ve aynı zamanda Berlin Türkiyemspor’un da başkanlığını yapan Remzi Kaplan,  ha.ber.com yazarı Rıza Almalı’nın sorularını yanıtladı.  
 
İşadamı olarak politik tekliflere sıcak bakmıyorum


1-Çocukken sizi en çok etkileyen kişi kim oldu?
Cevap: Babam oldu. Kendisi çok çalışkan bir insandı,  hep bizlere örnek olmuştur!


2-İşçi ailesi çocuğu olarak kaç yaşında Almanya’ya geldiniz. Hiç Almanca bilmeden okula başladığınız ilk günlerde neler yaşadınız, hatırlıyor musunuz?
Cevap:1970 yılında 10 yaşındayken Almanya’ya geldim.


3-Hauptschule’de 10 yıllık mecburi temel eğitiminizi tamamladıktan sonra iş hayatına atıldınız. Hauptschule’den ayrılan göçmen Türk gençlerinin çoğu; ya ”popçu”, ya ”topçu”, ya da ” kebapçı” oluyorlar. Sizde bu geleneğe uydunuz ve kebapçı oldunuz. Döner imalatçısı olma fikri sizde nasıl oluştu? 
Cevap: Hauptschule‘den ayrılan herkes ‚‘popçu‘,‘ topçu‘ veya ‚‘kebapçı‘ olmuyor. Ben buna katılmıyorum. Benim Hauptschule‘den ayrılmış birçok yerlere yükselmiş mühendis arkadaşlarım var.


4-Dönerden kazandığınız ilk parayla ne yaptınız? Hatırlıyor musunuz?
Cevap: Ben ticaret anlamında ilk paramı pazarcılıkta gıda ürünleri satarak kazandım. Dönerciliğe ise 1990 yılında başladım.


5-Almanya’da Türk dönercileri olmasaydı bugün MC Donald´da bir Hamburger yemek için kaç Euro ödememiz gerekirdi sizce?
Cevap: Döner bunların önüne geçmiştir ve bunları frenlemiştir. Bir Hamburger‘ in bugün ne kadar fiyat tutacağı konusu serbest piyasadaki fiyat kalkulasyonuna bağlıdır.


6- Ticarete yeteneğinizin olduğunu nasıl keşfettiniz?
Cevap: Ben ticarete çok küçük yaşta başladım diyebilirim. Daha henüz 6 yaşındayken Türkiye’de piyasada şans ve talih oyunları, limon-salatalık ve taze nohut sattım. Çocuk yaşta başladığım ticaret hayatımı şimdi ise Berlin’de döner imalatçısı olarak sürdürmekteyim.


7-Almanya’da dönerin bu denli çok rağbet görmesini ve çok yenilmesini siz neye bağlıyorsunuz?
Cevap: Dönerin başta sağlıklı bir‘‘ Fastfood‘‘ olması. Sosuyla, etiyle, ekmeğiyle ve de sunumuyla herkese, her keseye uygun olmasına bağlıyorum.


8-Ağız tadıyla yenilecek nefis bir dönerin özellikleri nelerdir?
Cevap: Bence döner kırmızılahana ve sos konulmadan yenmesi gerek.


9-Hangi ünlü kişi ile kendi elinizle hazırlayacağınız bir döner sofrasında beraber olmak isterdiniz?
Cevap: Ben birçok ünlü kişilere dönerimi sundum. Bu ünlü kişiler arasında mesela; Eski T.C. Başbakanı şimdi ise Cumhurbaşkanı olan Sayın R. Tayyip Erdoğan ve Almanya’nın kadın Başkanı Sayın Angela Merkel’de var. Ayrıca yine politika ve spor dünyasından birçok ünlü kişileri daha ağırladık.


10-Bir günlüğüne Berlin Belediye Başkanlığı görevi size verilseydi, ilk yapacağınız iş ne olurdu?
Cevap: Bir gün içinde hiç bir şey olmaz!..


11-Sizce bizler, göçmen Türkler olarak Alman toplumuna daha iyi uyum sağlamamız için neler yapmamız gerekir?
Cevap: Politik sorulara cevap vermiyorum.


12-Politikaya atılmayı hiç düşündünüz mü ve bu konuda size partilerden bir teklif geldi mi?
Cevap: Bana CHP`den teklif geldi ama bu teklife sıcak bakmadım çünkü ben bir işadamıyım.


13-Hangi yarışmada jüri üyesi olarak görev yapmayı çok isterdiniz?
Cevap: TRT`nin Türk Halk ve Türk Sanat Müziği yarışmalarında jürilik yaptım ve çok memnun kaldım.


14-Berlin Türkiyemspor’un başkanı ve sponsorusunuz Türkiyemspor olarak maçlarda ne gibi sorunlar yaşıyorsunuz?
Cevap: O kadar çok sorun var ki, anlatmaya nereden başlayacağımı doğrusu bilemiyorum.


15-Yorucu bir işgününün ardından nasıl bir dinlenme tercih edersiniz?
Cevap: Evde ailemle birlikte dinlenmeyi tercih ediyorum.


16- Yalnız ıssız bir adaya gönderiliyorsunuz. Yanınıza 3 şey almanıza izin veriliyor. Neleri alırdınız?
Cevap: Su, ekmek ve cep telefonu


17-Bize mutlaka okumamız gereken üç kitap ismi verebilir misiniz?
Cevap: Eğitime yol açan Kitapları. 
Mesela; Reşat Nuri Güntekin’nin Çalıkuşu adlı romanı.  Çalıkuşu adlı bu kitapta bir kadının Anadolu‘yu gezip, nasıl öğretmenlik yaptığını ve yaşadığı dramı öğrenmek için mutlaka okunmalı derim.


18-Yanınızda hiç eksik etmediğiniz şey nedir?
Cevap: Para ve anahtarım.


19- Siz benim yerimde olsaydınız gazeteci olarak Remzi Kaplan‘a başka hangi soruyu mutlaka sorardınız?
Cevap: Aynı soruları sorardım.


20 -Son olarak en beğendiğiniz atasözünü öğrenebilir miyiz?
Cevap: En çok beğendiğim Atasözü :  „İşleyen demir pas tutmaz!“


Teşekkürler…


Söyleşiyi yapan: Rıza Almalı

Inal

    En az 10 karakter gerekli
    Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.