0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Terör örgütü PKK, 13 Ağustos 2010 tarihinden 12 Haziran 2011 seçimlerine kadar aldığı tek taraflı eylemsizlik kararını, Kürt sorununun çözümü konusunda güven verici bir adım atılmamasını gerekçe göstererek bitirdiğini açıklamış.

Senin eylemsizlik kararını yiyeyim…

Bu oyunu yılladır oynarlar, kış gelince kıçları donar, Kandil’den burunlarını çıkartamazlar, kıç büyütürler…

Bahar gelince kıçları kalkar, eylemsizlik kararını bozduk derler…

PKK bugüne kadar uzanan kanlı eylemlerini başlattığı 22 Mart 1990’dan beri eylemsizlik kararı tiyatrosu oynamaktadır. Tek taraflı eylemsizlik kararı aldık diyip, barışçıl bir havaya da bürünmeye çalışırlar. Bu oyun yıllardır böyle sürüp gider.

Ve bu iğrenç oyundan nemalananlar olduğu sürece de bu böyle sürüp gidecek…

Olan, parasızlıktan bedelli olamayan veya torpil bulamayan gariban Mehmet’e ve yine yoksulluktan veya başka sebeplerden köyünü terk edemeyen Kürt Mehmet’e olacak…

Ve İmralı’dan ahkâm kesen bebek katili…

“eylemsizlik kararından benim haberim var. Önümüzde 8 Mart ve 21 Mart Nevruz var. O zamana kadar hükümetin tavrını izleyeceğiz” diyor.

15 Şubat 1999’da Kenya, Nairobi Jomo Kenyatta Havalimanından havalanan Falcon 900-B’de, yüzünde altına yeni yapmış çocuk ifadesiyle

„Ben ülkemi severim. Annem de Türk’tü. Türkiye’ye dönünce hizmet edeceğim. Fırsat verirseniz, hizmet ederim. Bunları, halkın içinde konuşuyorum. Başka bir şey de konuşmam. Bir hizmet imkânım varsa, ben inanıyorum vardır, daha üst düzeydekilere de bildirirsek, ben hizmeti seve seve ederim. Ben hizmet edeceğim. Çok iyi edeceğim… Ama ben gerçekten söylüyorum. Türkiye’yi seviyorum”

diyen sanki başka biriydi…

Ve Ergenekon balonuyla oyalanan ülkem insanları…

Ülkemizin bir numaralı sorunu olan terör belasını yine canlar yanana kadar unuttu. En kısa zamanda birkaç canımız daha gidince, cenaze namazlarında politikacısından, halkına herkes “Vatan-Millet-Sakarya” başlar… “Şehitler ölmez, vatan bölünmez” naraları atılır, “şehitlerimizin kanı yerde kalmayacaktır” palavraları atılır…

Olan sönen ocaklardaki anne, babalara, eşlere ve yetim kalanlara olur…

Ahmet İNCEL