Hikmet Çetinkaya

Avrupa Birliği anayasasında güvence altına alınan en önemli madde basın hürriyetidir. Demokrasi tartışılan düşüncelerin en iyisini eyleme geçirmekle yaşar, gelişir. Tartışmaların usulü ve adabı, yani etik sağlanırsa halkın ilgisini çeker. Bu ortamda kullanılan dil gündemi hareketlendirir.

Haber ve tartışmaları okurlarına ulaştıran köşe yazarı ve gazetecilerin sorumluluğu oldukça önem kazanır.

Verilen haber ve bilgilere göre belli bir azınlık grubuna karşı önyargı oluşur. İlçe ve belde gibi mekânlarda herkes birbirini tanır. Eleştiriler mümkün olduğu kadar nesnel kalmalıdır. Gazete sahipleri ve yazarları ilçeyi idare eden sorumlularla bir etkinlikte karşılaşınca güler yüzle selâm verebilmelidir. Basın küçük şehirlerde sosyal görevi yüklenir. Devlet daireleri halkın sorunlarına çözüm arayışı içinde olmazsa, okurlar gazetelerden yardım beklemektedir.

Böyle olduğunu duyarak değil, bilhassa yaşayarak biliyorum.

Gazetede yazdığımı bilen komşular ve okurlar bana dertlerini, çözemedikleri sorunları ulaştırıyorlar.

Yerli gazetelerin Avrupa’da yaşayan Türk yazarlardan faydalanması bir zenginlik oluşturuyor. Türkiye’de öğrendiklerimizi oraya taşıyoruz. Eğer Didim basınında ilçede yaşayan İngilizlere yabancı kelimesi kullanılmıyorsa Mavi Didim Gazetesi öncü olmuştur. Onlardan artık yerleşik İngilizler, diye bahsediliyor.

Dünyanın hiç bir yerinde ev almış, işi orada olan insanlar, göçmen kökenli de olsa asla yabancı değildir.

2000 yıllarında ilçede ticaret durmuş, emlakçılarda bir durgunluk vardı. Önce gayrimenkul pazarını harekete geçiren İngilizler her alanda varlıklarını gösterdiler. Bugün tahminime göre en az 25 restoran İngiliz mutfağından örnek vererek İngilizlere hizmet veriyor.

Tatilimi geçirdiğim Yeşilkent sitesinde Mavi Restoran İngilizler sayesinde ayakta kalabiliyor.

Evlerini kiraya mı veriyorlar, yoksa İngiltere’den gelen tanıdık ve akrabalarını konuk mu, ediyorlar konusu gündeme geliyor. Oteller müşteri kaybediyor, diye düşünülüyor.

Bence bu ülke genelinde zarar değil, kâr getirir. Zira konuklar evin dışına çıkıp alışveriş yaparak ekonomiye katkı sağlıyorlar. Londra turizm fuarında Didim’in tanıtımını yapıyorlar.

Yerleşik ailelerin çocukları okullarda çok güzel Türkçe öğreniyorlar. Yetişkinler de Türkçe öğrenmek için gayret sarf ediyorlar.

Hatta Belediye Başkanı Mümin Kamacı (CHP) bizzat hal kokulunda İngilizlere Türkçe ders veriyor. Belediye İngiliz komşularla toplantı yapıp problemlerini dinliyor, çözüm arıyor. Vergi dairesinde doldurulacak beyannameleri iki kentin dilde yazılıyor. Türkiye’de de haberleri ile Didim’in tanıtımına hizmet ediyorlar. İngilizce gazete çıkarıyorlar.

Berlin’de turizm fuarında bana ileride Didim’in Belediye Başkanı bir İngiliz olabilir mi, diye sordular. Neden olmasın, Türkiye Avrupa Birliği’ne üye olmadan Avrupa Birliği İngilizler vasıtasıyla Didim’de, almanlar vasıtası ile Alanya’ya girdi.

Mavi Didim Gazetesi’nde İngilizler kelimesi ile arama yapınca aşağıdaki başlıklar öne çıkıyor.

İngiltere’nin İzmir Konsolosu, Antony Willy Buttigieg Didim İlçe Emniyet Müdürü Uğur Çaylak’a teşekkür ziyaretinde bulundu.

Konsolos Akbük’te İngilizlerin sorunlarını dinledi.

Dostluk maçı yapıldı, sergi açıldı. Kraliçelerini unutmadılar, eğlence anma günleri zenginleşti. Yılın Apollo Tapınağı güzeli, bir İngiliz kızı seçildi.

Sosyal duyarlılık, lösemi hastası için kermes düzenlediler. Sokak hayvanları yararına aralık ayında soğuğa aldırmadan yüzdüler. Engelliler yararına yüzme etkinliğine ilgi çoktu.

İkinci el eşya satarak okullara bilgisayar aldılar. Belediye meclisine sözcü seçtiler. Gönüllü İngilizler Apollon tapınağında çöp topladılar.

Didim 2012 yılının en temiz turistik ilçesi olarak seçilmesinde katkıları çoktur. Çevre ve hava temizliğine, hayvan koruma hassaslığı gibi, ses kirliliğine karşı da önlem alınırsa, Didim Türkiye’den Dünya Sakin Şehirler listesine giren dokuzuncu ilçe olabilir. Şu anda sekiz ilçe başarmıştır, öncülüğü Seferhisar çekti.

Yazın Milet antik konser alanını İngilizler dolduruyor. Yani sanat dünyasında, resim müzik alanında da oldukça pozitif rol oynuyorlar.

İngiliz kadınların hür yaşamları yerli Türk kız ve kadınlara daha hür ve rahat bir ortam etkiledi, iyi örnek oldu.

Bu yaz geldiğimde plânlanan tuvaletleri yapılmış görürsem, sevineceğim. Altınkum’dan eski köy Didim Apollon tapınağına kadar umuma açık tuvalet yapmayı planlayan İngilizlere sorumlu devlet daireleri kolaylık gösterirse iyi olur.

Tapınağa karşı İngilizlerin ilgisi tarihe dayanıyor. Osmanlı İmparatorluğu döneminde Didim’de ilk kazı 1858 yılında İngiliz arkeolog Newton’un başkanlığında başladı. 1905’te Bayan Elizabeth Weigend yönetiminde 1937 yılına kadar sürdü.

Sonradan alman firmalarına geçti. Şu anda kazıları Berlin Arkeloji Müzesi yürütüyor.

Sevgili okurlarım, www.ha-ber.com okurları kışın Avrupa’da yaşayan yaz tatilini Didim’de geçirenler beni bu konuda yazmaya yönelttiler. İlçede yerleşik olan alman sayısı İngilizler kadar çok olmasa da iki senedir Pazar günleri çay kahve sohbetinde toplanıyorlar. Onlarda Belediye Meclisinde sözcüleri olsun istiyorlar.

 

Avrupalı Türk komşuların organize olmaları, tüm Türkiye’de tatillerini geçirdikleri turistik diğer ilçelerde daha faydalı olabilir. Yeşilkent site derneği genel kurulunda yıllardır dile getiriyorum. Çocuklarının yüksek tahsil yapması için özveride bulunan ailelere, site işçi çocuklarına burs verilsin. Site sakinlerinin üçte biri Avrupa’da yaşayan komşular. Şimdi Didim’de Deniz Baylan’ın başkanlığında Yardımseverler Derneği bu görevi üstlendi. Üniversite şubesi fakülte öğrencileriyle birlikte etkinlikler düzenliyorlar. Elde ettikleri maddi imkânlarla üniversiteye giden öğrencilere burs veriyorlar.

Burası Almanya olamaz, diyen dernek başkanları tekrar seçilmemelidir. Yazımın başında giriş yaptığım demokrasinin gelişmesine mutlaka etken rol almamıza izin veren ilçelerde sorumlu, kararlarda sözü geçen görevliler, sivil kuruluş temsilcileri var. Ülkesini daha ileriye götürmek isteyen, böyle gelmiş böyle gitmez deyip, değişmeyi, gelişmeyi kendinden başlayanlarla birlik olmalıyız. Tam 50 yıldır, Avrupalı Türklerin gönderdiği döviz ön plâna çıkarıldı. Öğrendiklerimizden faydalanmakta oldukça geç kalındı. Ticarette, politikada her türlü sosyal alanda Avrupa’da Türkler oldukça etkin rol alıyor. Türkiye bundan faydalanmalıdır. Artık emekli olanların sayısı çoğalıyor. Sağlık sorunu olmayanlar yazın uzun zaman Türkiye’de yaşıyor. Bu nedenle oradaki derneklere üye olmalıdır, aktif olarak görev almalıdır.

Hoşça kalın!

İlter Gözkaya – Holzhey 

Emekli Öğretmen 

Didim’den daha fazla bilgi almak için:

www.mavididim.com.tr