AR DAMARI ÇATLAMASI (2)

ABONE OL
18:45 - 01/10/2020 18:45
0

BEĞENDİM

ABONE OL
Kaplan
Best

Bakın! Kutsalınız ve sevdikleriniz aşkına bir bakın, eski Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan nelerle suçlanıyor?

– 28 seferde toplam 52 milyon dolar rüşvet almak.

– Suç işlemek için örgüt kurmak.

– Sahte belgelerle ihracat.

– Kaçakçılık Yasası’na muhalefet.

Bu ar damarı çatlamışın; şüpheli Rıza Sarraf‘a telefon görüşmesinde, “Cari açık düşüyor, 3 aylığına altın ihracatına yönelelim.” dediği de suçlama savında yer alıyor.
Bitmedi!

Gana’dan 1 Ocak 2013’te Türkiye’ye sokulmak istenen 1,5 ton altına onay verdiği öne sürülüyor bu ar damarı çatlamışın.

İç İşleri Bakanlığı koltuğunda oturan ar damarsıza yönelik suçlamalar mı?

Şunlar:

-10 kez, toplamda 10 000 000,00 (On milyon) US Dolar rüşvet almak.

-Suç işlemek amacıyla örgüt kurmak.

-Yetkiyi kötüye kullanmak (nüfuz suistismâli)

-Suçluları kayırmak.

Evde 7 adet çelik para kasasının ve para sayma makinesinin neden bulunduğu, sanırım, daha iyi anlaşılıyor böylece.

Hüsamettin Cindoruk ona „ Hani şu kafasındaki saçlar bir gecede artan bakan” diyor.

Anladınız siz onun kim olduğunu. Arife tarif gerekmez.

Bu da;

Üç seferde 1,500 000,00 US Dolar(Bir buçuk milyon) rüşvet almakla suçlanıyor.

Hazırlanan ve fakat bir türlü meclise sunulmayan fezlekelerde yer alan suçlamaların bunlar olduğu, az çok, biliniyor.

Bakanlık fezlekeleri inceledikten sonra Meclis’e gönderecek(miş). Ancak ondan sonra soruşturma komisyonu kurulabilecek(miş).

Sıkı durun!

Fezlekeler, onları hazırlayan savcılığa iade de edilebilirmiş.

Hani şu TOKİ (Toplu Konut İdaresi)’ in başındaki şehircilikten de sorumlu olanı vardı ya! “Vardı ya!” dememe bakmayın siz. Her ne kadar “vardı”ysa da şimdi yeniden “var”.

Bu “fırdöndü”nün oğlu da ilk dalgada gözaltına alınmıştı. Tutuklanmadı. Tosununun hangi haltı karıştırdığı suçlarına gelince:

-Vatandaşların tüm başvurularına karşın bir türlü yapılandırmaya (imara) açılmayan bazı arsaları “özel proje alanı” ya da “kentsel dönüşüm projesi” programına aldırarak yapılandırmaya (imara) açılmasını kotararak, bu “Ali Dibo” oyunuyla kimi yüklenicilere (müteahhitlere) rant sağlamak,

-Rüşvet almak,

-Haksız kazanç elde etmek,

-Yapılandırma (imar) işlemlerinde usulsüzlük

-Çeşitli yolsuzluklar

Dikkatimizi çekense Başbakan Erdoğan’a ağır suçlamalar yönelterek “vardı” konumuna düşen bu “fırdöndü”nün Erdoğan fezlekesinin ayrı tutulması.

Neden mi?

Başbakan; bu arkadaşla, dün (03. 02. 2014) baş başa bir görüşme yapıyor.

Görüşmeden çıkan sonuç:

Yaptığı işlerin tümünde başbakanın onayını aldığını açıklayarak partisinden ve milletvekilliğinden istifa eden, ayrılan bu arkadaş, bu görüşmeden sonra hidayete eriyor, liderinden af dileyerek istifasını geri alıyor ve partisinin bir neferi olarak çalışmasını sürdürmek üzere seçim bölgesi olan Trabzon’a vasıl olmak üzere yola avdet ediyor.

Tam bir „Temel fıkrası”…

Bu, bu kadar basit olabilir mi?

Vatandaşın fezlekesini ayrı tutturacaksın, sonra onu bir güzel sigaya çekeceksin ve o da bir anda hidayete erecek, biz de yiyeceğiz. Öyle mi?

Bunların özürleri kabahatlerinden de büyük.

İpleri pazara çıktı ya; ne yapacaklarını, kime kara çalacaklarını şaşırdılar.

CHP İstanbul Büyükşehir belediye Başkan adayı Sarıgül’den girdiler, Beşiktaş’ın CHP li Belediye Başkanı Ünal ve CHP Gurup Başkan Vekili Hamzaçebi’den çıktılar. Hırsızlıklarını başkalarını hırsızlıkla suçlayarak örtmeye çabalıyorlar. Batmışlar gırtlaklarına kadar çamura. Debeleniyorlar. Debelendikçe daha da derine batıyorlar. Saplandılar bir kez yolsuzluk batağına…

Hırsızlıkları gün gibi, güneş gibi ortadayken onu balçıkla sıvamaya çalışıyorlar. Bilmiyorlar mı ki; güneş balçıkla sıvanmaz.

Ar damarı çatlamışlar…

Yemezler…

Hasan Arslan
Türkçe Öğretmeni

Inal

    Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.