KURTULUŞ YOK TEK BAŞINA, YA HEP BERABER-YA DA HİÇBİRİMİZ!

Anavatan Türkiye’de Laik Cumhuriyete karşı Atatürk’ün Partisi CHP ve yöneticilerine karşı

AKP-MHP-HÜDA-PAR iktidarının başlattığı Gerici darbe girişimi ile İmamoğlu’nun önce diplomasını iptal ettirmesi sonrada hukuksuz bir aymazlıkla tutuklattırılmasına karşı başlatılan protestolar

Sadece Türkiye’de değil ülke dışına kadar yayıldı.

Frankfurt’ta bir hafta içinde üç ayrı yerde hem imza yarışı yanında hem de protesto olarak gerçekleşti.

İmza kampanyasında Gallus bölgesinde benim için gurur verici desteklerle karşılaştım.

Paul Hindemith Karma okulundan 2011 yılında emekli olduğum bölgedeki İmamoğlu için başlatılan etkinliklerde olsun, Hauptwache’deki Mitingte ve 2 Nisan’da Römer Meydanındaki büyük Mitingte

Kızlı-erkekli gençlerin yanıma gelip: ’’’Öğretmenim bizi tanıdınız mı?’’Sormaları yanında:

‘’Bize haksızlığa karşı durmayı bize siz öğrettiniz!’’ Demeleri beni daha çok gururlandırmıştı.

Yıllarca okulda öğrencilerimiz ve öğrenci velileri için birlikte çalıştığım AMKA: Çok Kültürlülük işleri Kurumu Yöneticisi bir bayan ‘’Bizim kurum ile hem öğrencilerininiz hem de veliler için çok emeğiniz oldu!’’ konuşması benim için onur duyulacak bir anı oldu.

79 Öğretmenin görev yaptığı okulumuzda Yunan kökenli öğrencilerinin ’beni ‘’öğrenci haklarını savunan öğretmen’’ olarak aday gösterilmesi üzerine diğer arkadaşların

Yaptıkları şakalar nedeniyle beni aday öneren Yunan kökenli öğrencilere:

‘’Çocuklar, sizi ve bizi düşman olarak bilindiği halde beni neden aday gösterdiniz? Soruma:

‘’Sayın Akalın, siz bize Türkleri sevdirdiniz!’’ Yanıtı hangi maddi değerlerle ölçülebilir!

Hatta yıllar sonra Facebook sayfama ismini yazıp: ‘’ Öğretmenim beni tanıdınız mı? Sorusuna

‘’Hayır anımsayamadım!’’ Yanıtıma; ‘’Hani Sivas’ta sınavdan kaçtığım için beni yakalayıp, motorunuzun arkasına oturtup sınava götürmüştünüz!’’

O sınavı kazandım şimdi mühendis oldum!’’ Yanıtının karşılığı hangi maddiyatla karşılanabilir?

İzmir’den yazan bir kız öğrencim: ‘’Bize Atatürk’ü tanıtarak öyle sevdirdiniz ki! Size çok teşekkür ediyorum!’’ Yanıtını bir madalya olarak taşıyorum.

Frankfurt’ta tatile gideceğimiz için evimizin önüne park ettiğim arabam döndüğümde bir tarafı berbat şekilde hasar görmüştü. Polis, olaydan haberdar edilmemişti.

Biz arabayı Tamir mi ettirelim yoksa yenisini mi alalım? Kararsızlığındayken dairemizin zili çaldı.

‘’

Kapıyı açtığımızda biri bana: ‘’Bay Akalın beni tanıdınız mı? Diye sordu. Ben; ‘’hayır tanıyamadım!’’ Deyince:’’ Ben, Paul Hindemith Okulunda Fas’lı öğrenciydim’’ dedi

‘’Bir olay nedeniyle okuldan uzaklaştırılmaktan kurtardınız!’’ Dedikten sonra telefonunu çıkarıp benim arabama çarpmış şekilde bir kamyon ve plakasını göstermişti.

Bu öğrenci İnşaat teknisyeni olarak çalıştığı şirketin arabasının yaptığı kazaya tanıklık edecekti.

Ben onu tanık olarak göstermek istemeyerek davayı avukatsız yapmama hasar tespitini yapan mühendis daha az bedel ödenebilir uyarısına rağmen eski öğrencimizi tanık göstermedim.

Ben ilkokuldan başlayarak bütün okul yaşamımda birçok öğretmenimi örnek alarak onların emeklerinin bedelini ben de öğrencilerime sorumluluk yetisini geliştirmek için çalıştım.

Sivas Öğretmek Okulu- bizim anılarımızda ‘’TAŞ MEKTEP’’ olarak yaşatırız!

Gerçekten bizim dönemimizdeki öğretmenlerimizin hiçbirini olumsuz bir yanıyla anımsamıyorum.

Her birinden aldığımız ders bilgisi yanında, hoşgörülerini öğretmenlik yıllarımda hep örnek aldım.

Ele-avuca sığmayan bir öğrenci olmama rağmen öğretmenlerimin her dönemde hoşgörülerini yaşadım

Meslek hayatımda da onları örnek aldım.

Sadece mesleki değerlerini değil, ülkemizin, halkımızın özgür, demokrat, eşit haklar mücadelesini her olumsuz koşulda bile sürdürmeyi öğretmenlerimizden öğrenmiştik.

TÖS-TÖB-DER Örgütlerinde sadece kendi haklarınız için değil, öğrencilerimiz için, onların anne ve babalarının haklarını savunma mücadelesini verdik

Bugün, Emperyalizmin ilk yenilgisini aldığı Mustafa Kemal Atatürk’ün eseri olan Laik Türkiye Cumhuriyeti’ni savaşlarla, darbelerle yıkamayacağını kavradığından kaleyi içten yıkmak için

 AKP-MHP-HÜDA-PAR gibi devşirmelerle yıkacağı yanılgısına düştü.

Laik Cumhuriyetin Kurucu Partisi CHP’nin yeni yönetiminin iktidara geleceği korkusuyla Cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu’nu saf dışı bırakmak için Trump’un onayı ile

Önce diplomasını yok saydırmakla yetinmeyip, tutuklatma cüretini gösterdiler! (*1)

Ama halk bu ihaneti halk kabul etmedi!

Milyonlar, gençler, her yaştan kadınlar-erkekler sel olup akarak meydanlara çıktılar.

Şimdi Türkiye’de olsun, yurt dışında olsun saraya karşı sokaklara taşarak haykırmaktalar:

Kurtuluş yok tek başına

Ya hep beraber ya da hiçbirimiz!

YILDIZ AKALIN

(*1)! Erdoğan’ın Trupm’tan İmamoğlu’nu tutuklatmak için izin aldığını ABD’li Senatör Chris Murphy açıklayarak Türkiye’yi yönetenlerin seviyesini kanıtladı!