UNUTMA!

“Sayılı günler çabuk geçer.” derler. Gerçekten hem de öyledir. Bir taraftan da pek doğru olmadığını söyleyenler vardır ki “Sen gel bir de bana sor! Geçiyor, geçiyor ama nasıl?” diyerek sayılı günlerin bir türlü geçmediğini vurgulamaya çalışırlar. Ben şahsen çabuk geçtiği görüşündeyim. İşte dün gibi başlayan ramazan ayının sonuna geldik. Sayılı günler sayana da saymayana da geçti. Elbette geçecekti. Yeter ki sağlık bizimle olsun. Bu mübarek günlerde zaman zaman birilerinin sorgulamasına ve yargılamasına maruz kalarak ağzımızın tadı kaç(ırıl)mış olabilir. Maalesef bu her zaman yaşanan bir gerçek. Oysa bizim dinimizde kul ile Allah arasına kimsenin giremeyeceği gün gibi aşikârdır. Bunu bilir, bunu söyleriz. Söyleriz ama yine de “Oruç tutuyor musun? Camiye gidiyor musun? Namaz kılıyor musun? Eee hayvanı bile bağlasan o da akşama kadar yemeden içmeden bekler. Namaz kılmadıktan, camiye gitmedikten sonra…” falan filan… Velhâsıl Allah’tan önce sizi burada sorguya çeken kendince dini bütün çok bilmişlerden çekeceğiniz vardır. Otuz günlük ibadetleri sırasında hacı-hoca kesilip kulaktan dolma beylik lafları ve bilgileri satarak gününüzü zindana çevirmeye yeterler. Herkes kendinden sorumludur. Tek istediğim onların da bana karışmaması. Nasıl ki herkesin varı yoğu kendisini ilgilendiriyorsa, aynen dini imanı da kendini ilgilendirmelidir.

Bu işlerin zorlamayla olmayacağını anladığımızda sanırım gerçek İslam felsefesine ermenin kapısını aralamış olacağız.

Herkesin Ramazan Bayramını kutlar; Allah’tan başka kimseye hesap vermek zorunda kalmayacağımız nice ramazanlara erişmemizi dilerim. Allah herkese gönlünce ve amellerince versin.

UNUTMA!

Eğer gönül zenginse derya olur bir katre
Zengine hem yoksula son olur birkaç metre
Fesatlık yer bitirir kem söz diyene döner
Atlas kumaş giysen de çula döner o setre

Oruç tut namazın kıl ama bana karışma
Hesabım senle değil yaradanla yarışma
Esas cevher kimdedir bunu tek Allah bilir
Münafıklık ederek şeytan ile barışma

Şeklini ben neyleyim bana gerek temiz öz
Allah kulun gönlünde gerisi şamata söz
Namaz niyaz edersin söyle neden kim için
Riyakârlık edene cennet bile olur köz

Yatıp kalkarken eğer kırk tilki dolaşırsa
Onca dünyalık telaş namaza bulaşırsa
Bil ki hacıyatmazlar senden daha mü’mindir
Aldığın mazlum ahı arşa dek ulaşırsa

Sırat kıldan inceymiş kılıçtan daha keskin
Bunun anlamı nedir bilmez sen gibi miskin
Oysa pek zor değildir bu yolda yolcu olmak
Eğer kul hakkın yoksa işte sana bir teskin

Melanî’ye sorarsan Mevla’dan ne istersin
Yemin olsun istemem o ne isterse versin
Bilmez misin Gaffar’a her şey ayan beyandır
Bre gafil ve densiz ne anlamsız söz dersin

Tahsin MELAN