Duisburg Cemevi 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar gününü kutladı

Duisburg Cemevi 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar gününü kutladı
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Almanya’nın Duisburg kentinde Hamborn semtinde inanç ve kültürel faaliyetlerini sürdüren Duisburg ve Çevresi Alevi Kültür Merkezi Cemevi 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar gününü kutladı.

Cemevi`nin düzenlediği etkinlikle birer konuşma yapan Hasret Çatalkaya, Kemal Çatalkaya, Cemal Şen, Sezer Arduç kadının değerine ve önemine vurgu yaptılar.

Hakka yürüyenler; depremlerde hayatlarını kaybedenler, katliamlarda ve cinayetlerde yaşamlarını yitirenler, Demokrasi, Özgürlük ve Barış uğruna katledilen tüm canlar için bir dakikalık saygı duruşu yapıldı.

Daha sonra selamlama konuşması yapan Duisburg Hamborn Cemevi başkanı Şirin Emre şunları söyledi:

“Kadın sevginin, merhametin, şefkatin ve özverinin simgesidir, çünkü sabreder, kıyamaz, sever, yaratır ve yaşatır! Kadın anadır, eştir, eşittir! Dünyaya yön veren nesiller yetiştirip onları kollayandır. Mustafa Kemal Atatürk’ün dediği gibi: Dünya üzerinde gördüğümüz her şey kadının eseridir. “

Sonra bir konuşma yapan siyaset bilimci ve öğretim görevlisi Fatma Koçak şöyle konuştu:

“Ben bir kadın olarak binlerce kez Mustafa Kemal Atatürk ‘e teşekkür ediyorum. Ona ölene kadar minnettar olacağım ve kendisini her yerde anlatacağım. Atam kadınları baştacı yapmıştır.
Kadın ve erkeğin eşit olduğunu savunmuştur! Erkek kadının cinselliğini kontrol etmek ve tahakküm altına almak yani baskı ve zorbalık yapabilmek için ata erkil sistemi beraberinde dini de kullanarak kurumsallaştırdı. Şiddet varsa eğer, zaten savaş erkek demektir. Savaşları erkekler çıkarır fakat barışı kadınlar sağlar. Barışın mimarı kadınlardır. Barışın rengi, ırkı, milliyeti ve cinsiyeti yoktur. Biz kadınlar kendimizi ancak feminizm olayıyla kamuoyuna duyura bildik. Kadın tarihi ancak o zaman gözler önüne serilmeye başlandı.”

Cemevi korosunun okuduğu Türkülerden sonra halaylar çekilerek etkinlik son buldu.

ha-ber.com/Hüseyin Gül/ Duisburg

Devamını Oku

Almanya’dan Papa’nın “beyaz bayrak kaldırma” çağrısına tepki

Almanya’dan Papa’nın “beyaz bayrak kaldırma” çağrısına tepki
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Almanya Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock, Katoliklerin ruhani lideri ve Vatikan Devlet Başkanı Papa Franciscus’un Ukrayna’ya yönelik “beyaz bayrak kaldırmayla” ilgili sözlerini eleştirdi.

Dışişleri Bakanı Baerbock, ARD televizyonunda katıldığı programda Papa’nın Ukrayna’ya yönelik, “Halkını düşünenlerin, beyaz bayrak çekme ve müzakere etme cesaretini gösterenler olduğuna inanıyorum.” şeklindeki açıklamasını eleştirerek, “Bu zamanda bunu anlamıyorum. Barış görüşmeleri çağrısı yapanlarla birlikte Ukrayna’ya gidilmesi gerekir.” dedi.

Ukrayna ziyaretlerinde oradaki durumun vahametini gördüğünü anlatan Baerbock, “Bazı şeyleri ancak kendiniz gördüğünüzde anlayabileceğinize inanıyorum. Ukrayna’da savaştan etkilenen çocuklarla konuştuğumda şunu soruyorum: Papa nerede? Papa’nın bunlardan haberi olmalı.” diye konuştu.

Baerbock, Almanya’nın Ukrayna’ya silah sevkiyatına son vermesini isteyenlere karşı çıkarak, “Eğer şimdi dayanışma ve güç göstermezsek o zaman barış olmayacak. Bu nedenle silah sevkiyatı da dahil olmak üzere kararlılık göstermeliyiz. Ukrayna’nın yanında durmalı ve kendisini savunabilmesi için elimizden gelen her şeyi yapmalıyız.” ifadelerini kullandı.

Papa Franciscus’un Ukrayna’ya yönelik sözleri

Papa Franciscus, İsviçre Radyo Televizyonuna (RSI) verdiği özel röportajda gündemdeki konulara ilişkin değerlendirmelerde bulunmuştu.

Ukrayna’nın savaşta beyaz bayrak çekip çekmemesine ilişkin tartışmaların hatırlatılması üzerine Papa, “Durumu görenin, halkını düşünenin, beyaz bayrağı kaldırma ve müzakere etme cesaretini gösterenin daha güçlü olduğuna inanıyorum. Bugün uluslararası güçlerin yardımıyla müzakere edilebilir. Müzakere cesur bir ifadedir. Yenildiğinizde, işlerin yolunda gitmediğini gördüğünüzde müzakere etme cesaretine sahip olmanız gerekir. Çekiniyorsunuz ama bu savaş, kaç ölümle son bulacak?” ifadelerini kullanmıştı.

Devamını Oku

Amsterdam Yunus Emre Enstitüsü’nden Türk Müziği Konseri

Amsterdam Yunus Emre Enstitüsü’nden Türk Müziği Konseri
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Amsterdam Yunus Emre Enstitüsü tarafından düzenlenen ‘Klasikten Caz’a Türk Müziği Motifleri ve Ritimleri’ konseri, Türk ve Hollandalı müzikseverler tarafından ilgiyle dinlendi. Konserde Türk ve yabancı bestecilerin eserleri yer aldı.
Amsterdam Yunus Emre Enstitüsünce (YEE) Hollanda-Türkiye İş Gücü Anlaşması’nın imzalanmasının 60’ıncı yıl dönümü için özel olarak düzenlenen “Klasikten Caz’a Türk Müziği Motifleri ve Ritimleri” konserini çok sayıda Türk ve Hollandalı müziksever dinledi.

Konsere Türkiye’nin Lahey Büyükelçisi Selçuk Ünal, Amsterdam Başkonsolosu Mahmut Burak Ersoy, Almanya’nın Amsterdam Başkonsolosu Frank Urbschat, Türk Hava Yolları Amsterdam Müdürü Şerafettin Ekici’nin yanı sıra Hollanda’daki Türk toplumunun yöneticilerinin yanı sıra çok sayıda Türk ve Hollandalı müziksever katıldı.

Konser öncesi katılımcılara selamlama konuşması yapan Ersoy, Hollanda ve Türkiye arasındaki ilişkilerde bu yılın çok önemli olduğunu ifade ederek, “Bu yılı Hollanda-Türkiye dostluk anlaşmasının 100’üncü ve Hollanda-Türkiye İş Gücü Anlaşması’nın 60’ıncı yıl dönümü olarak kutluyoruz.” dedi.

Ersoy, Hollanda’ya gelen Türklerin burada sağladıkları iş gücünün yanı sıra Türk kültürü, sanatı ve müziğiyle de Hollanda toplumuna katkı sağladığını anlattı.

Konser sonrasında davetlilere hitap eden Büyükelçi Ünal ise ikili ilişkilerin öneminin giderek arttığını belirterek, Hollanda-Türkiye dostluk anlaşmasının 100’üncü ve Hollanda-Türkiye İş Gücü Anlaşması’nın 60’ıncı yılların özel anlamı olduğunu ifade etti.

YEE Amsterdam Müdürü Adil Akaltun ise müzik aracılığıyla kültürler arası köprü kurulmasını amaçladıklarını belirterek, “Konserde çalınan beste ve şarkıları, Hollanda’da doğmuş, eğitim almış ve müzik kariyerini burada sürdüren genç Türk müzisyenler tarafından Hollandalılara ve buradaki Türk toplumuna sunuyor olmamız çok önemlidir.” dedi.

Klasik eserler ve caz eserleri içeren iki bölümden oluşan programda, Türk ve yabancı bestecilerin yanı sıra, Türk müziği konusunda geniş bilgi ve birikimine sahip Hollandalı besteci Theo Loevendie’nin yanı sıra Cemal Reşit Rey, Dave Brubeck, Özkan Manav ve Umut Veysel Demirtaş’ın eserleri de yer aldı.

Devamını Oku

CANİK, uçaksavarlarını Almanya’da sergileyecek

CANİK, uçaksavarlarını Almanya’da sergileyecek
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Ateşli silah üreticisi CANiK, uçaksavar ailesinin üç jenerasyonunu Almanya’da sergilemeye hazırlanıyor.

2024 yılı ihracat rotasına ABD ve Suudi Arabistan’daki fuarlara katılarak çıkan dünyanın önde gelen hafif ve orta kalibre silah üreticisi CANİK, bu kez Almanya’da iki fuara katılarak ürünlerini tanıtacak.

Almanya’nın Nürnberg kentinde 26-28 Şubat tarihlerinde düzenlenecek ENFORCE TAC Savunma ve Güvenlik Ekipmanları Fuarı’nda CANiK, dünya çapında ses getiren ürünlerini Avrupa pazarında sergileyecek. Kolluk kuvvetleri ve silahlı kuvvetlere yönelik gerçekleşecek etkinlikte, milli uçaksavar CANiK M2 QCB’nin yanı sıra daha ileri özelliklerle donatılan CANiK M2F ve CANiK M3’ün yer aldığı üç jenerasyondan ağır makineli tüfek ailesi, Avrupa’da ilk kez bir arada gösterilecek. Orta kalibre top sistemleri alanında yeni ürünler de fuarda ziyaretçilerin beğenisine sunulacak.

CANİK, Almanya’da 29 Şubat-3 Mart tarihleri ​​arasında gerçekleştirilecek Avrupa’nın en büyük atıcılık, avcılık ve outdoor fuarlarından IWA OutdoorClassics 2024’te de yerini alacak. Şirket, geçen ay ABD’deki tanıtımında büyük ses getiren, başta Hollywood yapımları olmak üzere tüm sektörün dikkatini üzerine çeken yeni özel tasarım tabancası CANiK TTI Combat ile ödüllü tabancaları, optikleri, aksesuar ve askeri tekstil ürünlerini burada sergileyecek.

CANiK, bu iki fuarla, Almanya’da toplam 7 gün sürecek bir tanıtım turu gerçekleştirecek.

“50’nin üzerinde ürünü tanıtacağız”

Açıklamada görüşlerine yer verilen CANiK Yönetim Kurulu Üyesi Didem Aral, katılacakları fuarların öneminden bahsederek, “CANiK olarak dünyada savunma sanayisi alanında gücünü kanıtlayan Türkiye’nin, ihracattaki başarılarına yenilerini eklemek üzere çalışmalarımıza devam ediyoruz. Kolluk kuvvetlerine yönelik Avrupa’nın en prestijli fuarlarından ENFORCE TAC ve Avrupa’nın en büyük avcılık ve atıcılık fuarı IWA kapsamında 50’nin üzerinde ürünümüzü, Avrupalı paydaşlarımız için sergileyeceğiz.” ifadelerini kullandı.

2024 ihracat hedefleri doğrultusunda emin adımlarla ilerlediklerini belirten Aral, “CANiK olarak sadece B2G değil, aynı zamanda B2B ve B2C’de de geleceğin teknolojilerini üreten bir şirket olarak sektöre yön veren olmayı sürdürüyoruz. 2024 yılında CANiK Europe şirketimizin Fransa merkezli kurulmasıyla, Avrupa pazarında yeni iş ortakları bulacağız ve ABD’de olduğu gibi bu pazarda da tüm satışlarımızı bundan sonra kendi organizasyonumuz üzerinden yapacağız.” değerlendirmesinde bulundu.

Devamını Oku

Ormanları koruma çağrısıyla serin suları kulaçladılar!

Ormanları koruma çağrısıyla serin suları kulaçladılar!
1

BEĞENDİM

ABONE OL

Datça’da yaklaşık 350’ye yakın yüzücünün katıldığı açık deniz kış yüzme maratonunda kulaçlar “orman yangınlarıyla mücadele“ için “her kulaç bir fidan“ sloganıyla atıldı.

Türkiye’nin ilk ve tek açık deniz kış yüzme maratonu Muğla’nın Datça ilçesinde 18’nci kez, yine her defasında olduğu gibi sportif bir atmosferde ve şenlik havasında gerçekleştirildi. Maraton ülkemizde son yıllarda büyük zararlaran neden olan orman yangınlarına dikkat çekmek üzere “Orman Yangınlarının Farkında Olalım, Ormanlarımızı Koruyalım, Her kulaç, bir fidan“ çağrılarıyla gerçekleştirildi.

Aralarında Yunanistan, İngiltere, Lüksemburg ve Almanya’dan yüzücülerin de yer aldığı 350’ye yakın yüzücü Datça Açık Deniz Kış Yüzme Maratonu’nu başarıyla tamamladı. Aslında1500 ve 5000 metre mesafelerinde gerçekleştirilmesi planlanan maratona 450 yüzücünün katılımı bekleniyordu, ancak hava koşulları gibi nedenlerle bu sayı bir miktar düştü. Açıklarda oldukça kuvvetli rüzgar ve akıntı sözkonusu olduğu için de maratonun uzun mesafe bölümü organizasyon komitesi tarafından 3000 metreye indirildi.

Çok sayıda Datçalı tarafından da izlenen maratonda her iki kategoride ilk üç sırayı paylaşan sporcular şöyle:

Kadınlar, 3000 metre: Aybige Su Irçağ, Bengisu Avcı, Aysu Türkoğlu. 1500 metre: Reyhan Mindan, Ayça Akgül, Pınar P. Kalaycı.

Erkekler, 3000 metre: M. Naeim Masri, Egor Tropeano, Raul Gnaga. 1500 metre: Duygu Yurteri, Mert Acun, Fırat Karaatlı.

Yüzücülerin çeşitli yaş kategorilerinde de ödüllendirildiği maratonun öncülerinden Necati Sağır da her yıl olduğu gibi yüzdü ve kendi yaş kategorisinin (75 yaş) birincisi olarak 3000 metrelik mesafeyi tamamladı. Maratonu başarıyla tamamlayanlar arasında şimdiye kadar Yunanistan’daki birçok uzun mesafeli (13 – 31 km.) açık su yarışmalarına, bu arada Boğaziçi Kıtalararası Yüzme Yarışı‘na ve yedi kez de Datça Maratonu’na katılan engelli yüzücü Dimitris Argyropoulos da yer aldı. Bu yılki maratonu öncekilerden daha farklı ve renkli kılan bir renkli olay da bir yüzücünün, yarışı bitirdikten sonra sahilde kendisini bekleyen kız arkadaşının önünde diz çökerek evlilik teklifi sürprizinde bulunması oldu.
Datça Belediyesi‘yle sivil toplum kuruluşları ve gönüllülerin oluşturduğu Datça Açık Deniz Yüzme Maratonu Komitesi tarafından gerçekleştirilen maraton, Datça Kaymakamlığı, Muğla Büyükşehir Belediyesi, Muğla Ticaret ve Sanayi Odası, Muğla Gençlik ve Spor Müdürlüğü tarafından desteklendi. “Orman yangınları“nı önlemeyi hedefleyen çalışmalara dikkat çekmek üzere “Orman Yangınlarının Farkında Olalım!“, “Ormanlarımızı Koruyalım!“ ve “Her Kulaç Bir Fidan“ sloganlarıyla gerçekleştirilen bu maratonun kurumsal destekçileri arasında TEMA Vakfı (Türkiye Erozyonla Mücadele, Ağaçlandırma ve Doğa Varlıkları Koruma Vakfı) yer alıyordu.

Orman yangınlarının büyük çoğunluğunun insan kaynaklı olduğunu vurgulamayı ve bu konudaki toplumsal duyarlılığı geliştirmeyi hedefleyen Organizasyon Komitesi’nin çağrısıyla yarışa katılan yüzücülerin büyük çoğunluğu, kayıt işlemleri sırasındaTEMA Vakfı’na en az birer fidan bağışında bulundu.

Her yıl ocak ayının ilk haftasında yüzmeye gönül vermiş yüzlerce sporcunun bir araya geldiği maratonun geçtiğimiz yılki sloganı da “Kulaçlarımızı Cumhuriyetimizin 100’ncü Yılı İçin Atıyoruz!“ idi.
Dereceye giren sporcular kupalarını ve madalyalarını Datça Kaymakamı Murat Atıcı, Belediye Başkanı Gürsel Uçar, Muğla Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Bülent Karakuş ve TEMA Vakfı Genel Müdürü Başak Yalvaç Özçağdaş’ın elinden aldılar. Atıcı, Uçar ve Karakuş yaptıkları selamlamalarda bu etkinliğin Datça’da kış turizmine de katkısı olduğuna işaret ettiler ve ülkemizdeki orman yangınları konusunda duyarlı olma çağrısını yinelediler. Türkiye’deki orman yangınlarının yüzde 88’inin insan kaynaklı olduğuna dikkat çeken TEMA Genel Müdürü Özçağdaş da, 2021 yılındaki büyük orman yangınlarının ardından bir kampanya başlattıklarını hatırlattı ve “Alacağımız çok küçük önlemlerle yangınların önüne geçebiliriz. Yangını önlemek, söndürmekten daha kolay diyerek“ bu konudaki çağrı ve çalışmaları içeren internet sitesini ziyaret etmeye davet etti:

https://www.tema.org.tr/calismalarimiz/orman/daha-yanmadan

İlk kez 2007 yılında 15 yüzücünün katılımıyla başlayan Datça Açık Deniz Kış Yüzme Maratonu Türkiye’de kış aylarında düzenli olarak yapılan ilk ve uzun süredir tek yüzme etkinliği. Organizatörler, zaman zaman Yunanistan, İsviçre, Amerika ve Almanya’dan yüzücülerin de yer aldığı maratona yurtdışından katılımın artmasının, Datça’nın hem sportif, hem de turistik açıdan gelişimine olumlu katkısı olacağı umudunu taşıyorlar.

Yazarlarımızdan Gürsel Köksal da Datça’da maratona katılanlar arasında yer aldı…

Devamını Oku