Okan Bent Önok

Okan Bent Önok

22 Haziran 2025 Pazar

    GECE VE GÜNDÜZ: FARKLIYIZ, ÇÜNKÜ TAMAMIZ!

    GECE VE GÜNDÜZ: FARKLIYIZ, ÇÜNKÜ TAMAMIZ!
    0

    BEĞENDİM

    ABONE OL

    İnsanın insana yaptığı zulüm, belki de dünyanın gördüğü en eski ve en derin yaradır. Savaşlar bir şekilde sona erer, ama önyargılar bir şekilde hep yaşar. Ten rengi, inanç, dil, kültür, cinsiyet, yaşam tarzı… Bu farklılıklar her zaman bir ayrımcılığa, bir düşmanlığa dönüştürülmüştür. Oysa insan dediğin, sadece insan olduğu için değerlidir.

    Yüzyıllar boyu farklılıklar bir tehdit gibi gösterildi, öteki olan dışlandı, bastırıldı. Ayrımcılığın şekli zamanla değişti, ama özü hep aynı kaldı: İnsanları birbirinden ayırarak, onları ezmek, yok saymak, yok etmek.

    Alevi dediler, Sünni dediler…

    Kürt dediler, Türk dediler…

    Laz, Çerkez, Roman (Çingene) dediler…

    Afrikalı, Amerikalı, Avrupalı, Asyalı dediler…

    Latin dediler, Aborjin dediler…

    Başı açık dediler, başı kapalı dediler…

    “Medeni” dediler, “yamyam” diyerek aşağıladılar…

    Zengin dediler, fakir dediler…

    Ama bir türlü bu önyargılara “cahillik” demediler.

    Tam tersine, fanatizmi körüklediler.

    Ve dünyayı içi boş bir hale getirmek, enerji kaynaklarını ele geçirmek, coğrafi güzellikleri tahrip etmek için insanlığın onurunu köleleştirdiler. Zenginlik için insanları hiçe saydılar. Güç için, toprakları, doğayı, her şeyi kendi menfaatlerine alet ettiler. Doğanın sesini susturdukça, insanın sesini de bastırdılar.

    Daha güçlü olmak adına insanları parçaladılar, birleştirmediler. Hangi inanca, hangi kimliğe, hangi cinsiyete sahip olursa olsun, her bir insana aynı hakları tanımadılar. Gerçek medeniyetin, insanı değiştirmekte değil, onunla birlikte yaşamakta olduğunu göz ardı ettiler. Hep bir “biz” ve “onlar” yaratıldı.

    Gece olmadan gündüz olmaz. Gündüz olmadan da gece. Her biri birbirini dengeler, tamamlar. Tıpkı biz insanlar gibi… Kürt’ün stranı, Laz’ın horonu, Aborjin’in doğayla bağı, Afrikalı’nın ritmi, Asyalı’nın bilgeliği, Latin’in coşkusu, Roman’ın ezgisi… Hepsi bir araya geldiğinde, bu dünya daha zengin, daha anlamlı olur.

    Başı kapalı bir kadın da, başı açık bir kadın da aynı hakları hak eder. İnanan da inanmayan da aynı gökyüzünde huzur içinde yaşayabilmelidir. Zengin ya da fakir, doğulu ya da batılı… Hiç fark etmez. İnsan olarak herkes eşittir.

    Gerçek medeniyet, yalnızca farkları kabullenmekle mümkün olabilir. Birbirimizi dönüştürmek değil, farklılıklarımızla birlikte var olmak gerek. Çünkü insan, sadece insan olduğu için değerlidir.

    Bu topraklar, bu dünya hepimize yeter. Yeter ki birbirimize alan açalım, saygı duyalım.

    Gece de gerekli, gündüz de.

    Sen de gereklisin, ben de.

    Çünkü biz, birlikte insanız.