22 Haziran 2025 Pazar
Berlin'de on binlerce kişi "Gazze için birlikte" yürüyüşüne katıldı
Hamburg’da Tiyatro 4 Çeyrek’ten Unutulmaz Gala: “Boşver Be Doktor” Ayakta Alkışlandı
FERDİ ZEYREK´İ YAŞATMAK!
HASAN ALİ YÜCEL, CAN YÜCEL VE GAZİ YAŞARGİL´İN YOL AYRIMI
BİRLİĞİMİZİ GÜÇLENDİRELİM!
İSRAİL-FİLİSTİN SAVAŞINDA TÜRKİYE´NİN TAKINMASI GEREKEN TAVIR
İlgilenenlerin bildiği gibi; CHP’nin, 4 – 5 Kasım 2023 günlerinde gerçekleştirdiği, olağan kurultayı yargıya taşındı.
Yargıya başvuranlar; kurultayda yolsuzluk ve hatta tam kanunsuzluk anlamına gelen mutlak butlan olduğunu, kurultay sonucunun yok hükmünde sayılmasını ve partinin kurultaydan önceki yönetimi devrini istiyorlar.
Yargıya bu başvurunun başını; Kemal Kılıçdaroğlu‘nun AKP’den devşirdiği, son yerel yönetim seçimlerinde Özgür Özel’in genel başkanlığını yaptığı CHP tarafından aday gösterilen ve seçimi kaybeden, eski Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfü Savaş çekiyor.
Barış Yarkadaş, Eren Erdem ve şürekâsı da öne çıkma yarışındalar…
Tam bir Bremen Mızıkacıları örneği…
O Lütfü Savaş’a ülkeyi yöneten otokrata yakınlığıyla tanınan Üsküdar Üniversitesi’nde görev verildi.
„Neyin karşılığında? “ diye sormam gerek var mı? Bence yok! Her şey ortada…
Yukarıda sözünü ettiğim kurultayda Kılıçdaroğlu’na, adaylıktan çekilmesi için, baskı yapıldığı da yargıya başvuruda yer almıştı.
Hani hep deriz ya „Gerçeğin bir gün ortaya çıkmak gibi bir huyu vardır! “
O gerçek ortaya çıktı.
İmamoğlu ile Kılıçdaroğlu‘nun, ilk tur seçimden sonra yaptıkları telefon görüşmesi ortaya çıktı
Özgür Özel’in genel başkan seçildiği 38. Olağan Kurultay’da, Kılıçdaroğlu‘na yarıştan çekilmesi için baskı yapıldığı ileri sürülmüştü hani; gazeteci Erk Acarer, kurultay gecesinde, Kılıçdaroğlu‘nun çekilmek için İmamoğlu ile yaptığı telefon görüşmesi kaydını yayınladı.
CHP’nin kasım kurultayı hakkında, yandaş basın ve Lütfü Savaş‘ın da aralarında olduğu, partiden ihraç edilen eski partililerin „Şaibe var! “ iddialarının yanı sıra, Kılıçdaroğlu‘nun yarıştan çekilmesi için kendisine baskı yapıldığı yalanı iflas etti.
Bu yalanlarda, kurultayda divan başkanı olan Ekrem İmamoğlu’nun da Kılıçdaroğlu taraftarlarına baskı yaptığı yer alıyordu.
Yargılama 30 Haziran tarihine ertelendi.
Yargılama öncesinde; şu anda Türkiye’de olmayan gazeteci Erk Acarer‘in bu kayıt yayını, kurultay gecesinde neler olduğunu açığa çıkardı.
Erk Acarer; İmamoğlu ile Kılıçdaroğlu arasında yapılan görüşmenin ayrıntılarını belgeli, o gece, Kılıçdaroğlu’nun çekilmek için İmamoğlu ile telefon görüşmesi yaptığını ve İmamoğlu’nun da en uygun şekilde çekilmenin nasıl olacağına ilişkin sorulara yanıtlarını içeren ses kaydını yayına koydu.
İşte; Kılıçdaroğlu ile İmamoğlu arasında geçen o konuşma:
İmamoğlu’nun sözleri ve İmamoğlu’nun sözlerinden Kılıçdaroğlu’nun ilk turun ardından ne yapmak istediğini anlıyorsunuz.
Şimdi; anlaşıldığı kadarıyla, net bir biçimde Kılıçdaroğlu çekilmek istiyorkurultaydan. İmamoğlu ise, “Siz nasıl uygun görürseniz Sayın Genel Başkanım?”diyerek karşılık veriyor.
Kılıçdaroğlu bunun nasıl olacağını da soruyor. İmamoğlu yanıtlıyor.
***
***
Kılıçdaroğlu‘nun isteğiyse çok açık.
Bu işin nasıl işleyeceğini de ve Özeli nasıl kutlayacağını soruyor.
İmamoğlu da bunlara yanıt veriyor.
***
***
Kurultay gecesinde, Kılıçdaroğlu‘nun odasında olduğunu söyleyen, TELE1 çalışanı Evren Alankuş, Erk Acarer’in söz konusu kaydını alıntılayıp o gece yaşananları şöyle anlatıyor.
***
Aktarılan bilgilere göre İmamoğlu, Kılıçdaroğlu’nun çekilmesi üzerine baskı değil, itibarını korumak için önerilerde bulundu.
Bununla beraber; Kılıçdaroğlu, ikinci kez salona geldiğinde, çekilme kararını aldığı, ancak; odasındakilerin çekilmeme yönünde Kılıçdaroğlu’nu inandırılmıştı
İleri sürülenlerin aksine; Sayın Kılıçdaroğlu’na, çekilmesi için, Sayın İmamoğlu ‘nun baskı yapmadığı ortadadır.
Tam tersi; Kemal Bey’in itibarını korumak için çaba harcıyor Sayın İmamoğlu.
Kemal Bey; zaten, ikinci kez kurultay salonuna geldiğinde, çekilme kararını almıştı!
Odada bulunan kişilerden biri olarak söylüyorum.
Yazılı olarak beyan ediyorum!
Kemal Bey’in ağzından çıkan ilk cümle: „Arkadaşlar; ben de insanım.
Bırakın rahat edeyim! “olmuştu.
Ne yazık ki; odada bulunanlar çekilmemesi yönünde inandırmayı başardılar.
Günlerdir, aylardır salt CHP’yi tartıştırarak, partiyi kuşatmaya çalışan AKP’nin ekmeğine yağ sürmeye çalışan arkadaşların, Kemal Bey’i şeytanlaştırmaktan başka bir şey yapmadıklarını şimdi anlıyorlar mı?
Nasıl bir oyuna alet olduklarını görüyorlar mı?
***
İyi de; insan sormadan da edemiyor.
Kemal Kılıçdaroğlu da, bu denli önemli bir konuda# kendi kararını kendi istenci ve içgüdüyle vermekten yoksun mu ya da „Bugün, bu konuda yaşanan ve yaşatılanların bilincinde mi? Ne yaptığını biliyor mu?“
***
Sorulara verilecek yanıtlar, tam olarak bir Kemal Kılıçdaroğlu portresidir.