0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

11MART 2019, Dünya Sağlık Örgütü’nden (DSÖ) bir sonraki “PANDEMİK” grip salgınının kaçınılmaz olduğu ve risklerin göz ardı edilmeyerek olası kötü senaryolara hazırlıklı olunması gerektiğini bildirdi. Ekonomik yıkımın, hastalık için harcanan paranın çok fazlası olacağını da ekledi raporuna.

Bizde Türkiye olarak çalışmaları hemen yaptık. 50’yi aşkın akademisyen bu çalışmalarını bir dosya halinde 2019 DSÖ açıklamasından sonra kamuoyuna ve yetkililere iletti.

Yapılan açıklamadan birkaç örnek verelim;

“Her yaş grubunda görülen ve ölümlere yol açan hastalık, bazı riskli gruplarda ağır seyretmekte ve daha fazla ölümlere neden olabilmektedir. Özellikle sonbahar ve kış aylarında görülen ve mevsimsel olarak seyreder.

Virüslerinin genetik yapısında meydana gelen değişikliklere bağlı olarak, insan ve hayvan influenza virüslerinin her ikisinin genetik kombinasyonu ile ortaya çıkabilmektedir.”

Sonrada yapılması gerekenleri, alınması gereken önlemleri filan neredeyse 200 sayfaya sığdırdı!

Görmediğim ve beklemediğim kadar detaylı bir çalışma.

-Sosyal Mesafeyi Artırmak İçin Önlemler

• Hastalık belirtileri olan kişilerin gönüllü olarak evde kalmalarının sağlanması,
• Çocukların bir araya gelmesini azaltacak diğer önlemlerle birlikte (okul sonrası aktiviteleri kısıtlama) eğitim ve öğretime ara verilmesi (okul öncesi ve yüksek okullar dâhil), · Erişkinlerin bir araya toplanmasını azaltmak için toplum tabanlı önlemlerin alınması,
• Halka açık alanlarda hastalık belirtileri olan kişilere cerrahi maske dağıtılması.

Ulaşımda yolculardan, hava alanına kadar anlatmış yapılacakları. Hatta Suriye li göçmenleri de düşünüp “Diyanet İşleri Başkanlığı Cenaze ve defin hizmetleri ile ilgili uygulamaların pandemiye uygun olarak yapılmasını sağlamalı ve Arapça bilen tercümana ihtiyaç duyulabileceği için personel hazırlığı yapmalıdır “bile demiş.

2009 da virüs salgınında, “12 Nisan 2009 tarihinde tespiti ve DSÖ’nün pandemi ilanı sonrası, Türkiye’de ilk vaka 18 Mayıs 2009 tarihinde tespit edilirken ilk yerli vaka da 18 Haziran 2009 tarihinde tespit edilmiştir” diyerek bir de uyarıda bulunmuş. Bize gelmedi, biz temiziz filan demeyin diye uyarmış, hastalığın gelmesi zaman alır demiş!

Kısacası virüs salgını uyarısı 2019 yılının ilk aylarında yapılmış, ülkemizde gereken bilimsel çalışmalarda hazırlanmıştır. Bir yıl sonra gelen hastalık sürpriz midir, hazırlığı yapmayan yetkililer bu ölümlerden ne kadar suçludur oturup tartışmak lazımdır.

Bence insanları eve kapatmadan, genç nüfusu olabildiği kadar virüs etkisinde bırakarak atlatılması gereken bir zamandır. Sadece 65 yaş üzeri ve kronik hastalığı bulananlar ile, ilk okulların tatili gibi bir çalışma yapılması, ileri ki tarihlerde tekrarlayacak bir salgına “TOPLUMSAL TAMPON “oluşturabilecek ve yayılımını yavaşlatacaktır. Hastalık ile tanışan sağlıklı insan sayısı azaldıkça, tekrarlama riski artacaktır.

Her yıl yaklaşık bir milyar kişiyi hasta eden grip virüslerinden, 3 ila 5 milyon kadarı ciddi vaka haline geliyor ve bunlardan da 300 ila 650 bin arası kişi hayatını kaybediyor.

Gripten yıllık ölüm sayısı dünyada 600 bini geçiyorken, ekonomiyi durdurup, ulusal devletlerin çöküş ve hükümet değişikliğine varacak planlar yapmanın kimlere faydası olacağını bekleyip göreceğiz hep birlikte!