SİZ OSMANLI’NIN HATALARINA HAYRANSINIZ

ABONE OL
11:45 - 23/10/2020 11:45
0

BEĞENDİM

ABONE OL
Kaplan
Best

Türkiye Cumhuriyeti ile hesaplaşmak, Nereye götürülüyoruz?’’ sorusunun da yanıtını karşılar. Bilim İnsanı Server Tanıllı; Tarihimizi doğru ve gerçek öğrenmezsek, Nereye Gittiğimizi!’’ bilemeyiz, direncimizi güçlü kılamayız; Devletin dilini, ırkını, kimliğini söyleyemeyenlere öğretmekte güçlük çekeriz diyor. Sadece kendi tarihimizi öğrenmek yetmez, insanlık tarihini öğrenmek gerek. Öğrenme konusunda resmi kaynaklardan medet ummak nafile; Önce kendimizi sonra etrafımızı ışıklandırmalıyız. Aydın olmak ömür yettiğince emek ister, yoksa lümpen entel olarak kalır insan…

Yakın tarihimize bir bakalım gerek İran’da kurulan gerekse Anadolu’da kurulan Selçuklu Devletleri ile Osmanlı; oluşumları ve yıkılmaları tipik benzerlikler taşır. Daha kurulmaları ile birlikte, kuruluş şekilleri kendi sonlarının başlangıcı olmuştur bir bakıma da. Doğuşları sancılı, yıkılışları vahim sonuçlar doğurdu. Devletlerin kurucu unsuru Türkler olmasına rağmen, dilleri saptırıldı, inançları yozlaştırıldı. Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşu ulusal kimlik kazanımı sağladı, Osmanlını’nın ümmetçilik hayallerini yıktı. Karşı devrimi gerçekleştirmek için toplumu olabildiğince din afyonunun içine çekmek ve ırkı düşünecek olanları Türk-İslam sentezi diye akıl dışı uyduruk sentez icat edip oyunun için de etkisizleştirmek.

Kimliğini korumayı başarabilmiş olan Türkler, devlet tecrübesi de olan bir ulustur. Türklerin İslamiyet ile tanışmaları, kendilerini de Müslüman toplumlarda ki mezhep kavgalarının içinde buldu, ulus kimliğini kaybetmeye başladı, ta ki Türkiye Cumhuriyeti kurulana kadar.

Osmanlı’nın hataları; Toplumun gelişimine kapılarını kapattı, insanlara akıl yerine akıldışılığı yol gösterdi. İtaat eden, biat eden bireylere dayalı ümmetçi din toplumu yaratmaya uğraştı.

Bunun içindir ki, Karşı Devrimciler, Osmanlı’nın hatalarına hayrandırlar.

Günümüzde geçerli olan toplumların örgütsel yapısı Ulus-Devlete dayalı sistemdir.

Gelişmiş devletler ulus-devleti yaşıyorsa bizde ulus devleti yaşamalıyız. (Gelişmiş ülkelerin uygarlık düzeylerine erişme isteği ile o ülkelerde ki neo-liberal, sömürgeci, ırkçı davranışlarını reddetmek, ikisini birbirine karıştırmamak gerekir.) 

İnsanlık geliştikçe ve değiştikçe kendine uygun olan, mutlu olacağı yapısal örgütlenmeye ulaşacaktır. İşte Atatürk’ün gelecek düşüncesinin önem kazandığı, bizim de anlamaya çalışacağımız durum budur. Yani, insanlığın uygarlık gelişimine ayak uydurmak zorundayız. Bunun temeli doğuştan itibaren bilime ve akıla dayalı insan yetiştirmeden geçer.

Diyanet İşleri Başkanlığı okul öncesi çocuklara nasıl bir eğitim verilmesi gerektiğinin programını hazırlamış, okuyunca, gericilikte bunların eline Osmanlı bile su dökemez dedim.

Topluma öncülük etmek, karşı devrim tehdidini ortadan kaldırmak istiyorsak muhalefeti buna göre belirlemeliyiz. Ey aydınlar, entel, egoist duygularınızdan sıyrılın; kapitalizme hizmet eden liberalizm savunucuları olmayın! , Din bu değildir!’’ söylemini sizlere söylettirerek laikliğin katlini sizin ellerinizle gerçekleştiriyorlar uyanın! Gericilerin ne yaptıklarını söyleme tekrarından ziyade aydınlanmacıların ne yapması gerektiğini düşünmeleri gerekiyor. 

Yaşasın Laik toplum!

Zekeriye Uçar

Inal

    En az 10 karakter gerekli
    Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.