CUMHURİYETİMİZİN 100. YIL DÖNÜMÜNÜ HER NE OLURSA OLSUN KUTLAYACAĞIZ.

ABONE OL
20:58 - 22/10/2023 20:58
1

BEĞENDİM

ABONE OL
Kaplan
Best

Dünya çıldırsa da, teröristler, etnik işgalcilik dünyayı kana bulasalar da,

tek dişi kalmış canavar Batı; ikiyüzlüğünü, güvenilmezliğini gözümüze soksa da,

gemleri azılarında, Doğu’nun kara yobaz, kökten dinci tekkeleri, cemaatleri, hizipleri insan onurunu yok etseler, şiddet kışkırtıcılığı yangınına körükle gitseler de,

siyaset erbabı sermayeyle sarmaş dolaş olsa da,

silah tacirleri kâr amacıyla, daha çok para kazanmak hırsıyla insan yaşamını, dünyanın geleceğini zerre minkal düşünmeseler de,

biz; Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarının kurdukları Türkiye Cumhuriyeti’nin 100. yılını kutlayacağız.

Kurtarıcı’ya, Kurucu’ya, laik, demokrat, sosyal bir hukuk devleti olan Cumhuriyetimize düşman olanlar çatlasalar, patlasalar da,

akılların alamayacağı, görkemli ekinliklerle kutlayacağız Cumhuriyetimizin 100. yaş gününü.

Onurla…

Gururla…

Çünkü biz; laik, demokrat, sosyal bir hukuk devleti olan Türkiye Cumhuriyeti’nin koruyucuları ve savunucuları olduğumuzun bilincinde bireyleri, yurttaşlarıyız.

Ümmet değil, ulusuz…

Gazze’de yaşanan, insanlık suçu savaş nedeniyle 100. Yıl kutlamalarını kaldıran, festivalleri, konserleri yasaklayan kafa her kimin ve her neredeyse, ona, onlara inat, kutlayacağız…

İllerimizin valileri, ilçelerimizin kaymakamları, Kurtarıcı ve Kurucu’muza, Cumhuriyetimize karşıt belediye başkanları sokun bu gerçeği kafalarınıza!

ÜMMET DEĞİL, ULUSUZ!

KUL DEĞİL, BİREYİZ!

CUMHURİYETİMİZİN 100. YIL DÖNÜMÜNÜ  KUTLAMAMIZA ENGEL OLAMAZSINIZ!

GÜCÜNÜZ YETMEZ!

Bağlı olduğunuz bakanlıkların size böyle bir buyruğunun olmadığını bildiğimizi de bilin!

Kraldan daha çok kralcı olmaktan vaz geçin!

Bu tutumunuzu, aklınızın tutulmasını ne eşlerinize, ne çocuklarınıza, ne torunlarınıza anlatabilirsiniz.

„Eyvah! Padişahımız kızarsa!“ korkusu yer, bitirir sizi.

Korkmayın!

Batı; değerlerinin çoktan iflas ettiğini, Gazze’de yaşanan, insanlık düşmanı savaşta takındığı tutumla kanıtladı.

Ne hazindir ki; tek dişi kalmış canavara dönüşen Batı; şiddetin iyisinin ve  kötüsünün olmadığı gerçeğini ya bilmiyor, ya bunun farkında değil ya da bu tutumunun çağdaş uygarlığa büyük bir darbe olduğunu görmüyor, göremiyor.

Batı; teröristlerin, devletlerin, hükümetlerin, diktatörlerin uyguladıkları şiddete de karşı çıkmanın insanlık gereği olduğunun bilincinde değil mi?

Tartışmasız dünyanın en büyüğü olan Frankfurt Kitap Fuarı’nda, Filistinli yazar Adania Shibli’nin ödül törenini kaldırıyor, Rus bestecilerini, yazarlarını, sanatçıların boykot etmek gibi kabul edilemez kararların altına pervasızca basıyor mührünü.

Dünyanın en uygarı olduğunu gek gek geğiren İsviçre; yüz aklarımızdan Fazıl Say’ımızın dört konserini bir kalemde çiziyor, çizebiliyor.

Yemişim ben sizin olmamış, ham uygarlığınızı!

Erdoğan’ın konuşmasını sağduyulu ve barışçıl bulduklarını söyleyenler; konu Cumhuriyetimizin 100. Yaş Gününü kutlamaya gelince dilleri boğazlarına kaçanlar, küçük dillerini yutanlar neredesiniz?

Korku sizde dağları sarmış gibi…

„Korkunun ecele yararı yoktur!“ diyen atatsözümüzü de mi unuttunuz?

Hele bir titreyin!

Belki kendinize dönersiniz…

Kurtarıcı‘nın ve Kurucu‘nun yolunda ilerlemek, Cumhuriyetin 100. yılını en görkemli biçimde kutlama cesaretini göstermek buna bağlıdır belki de…

O yol; geçmişimizn bekçiliği değil, geleceğimizin öncülüğüdür.

Cumhuriyetimizin işığını söndürmeye hiçbir kurum ve kişinin nefesi yetmez…

100 yıl önce Kurtarıcı kurdu.

Gelecek yüz yıllara yaşatarak taşımak ve yüceltmek bizim görevimizdir.

Biz; bağımsızlığımızın ve cumhuriyetimizin koruyucuları ve savunucularıyız…

Bu canlar bu tenlerde durdukça…

Sonsuza değin…

Inal

    En az 10 karakter gerekli
    Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.