BUGÜN NASILDI?

ABONE OL
00:54 - 21/01/2024 00:54
2

BEĞENDİM

ABONE OL
Kaplan
Best

– Bugün “ÇAĞDAŞ UYGARLIK DÜZEYINE ULAŞMAK IÇIN” nasıl bir gün geçirdin?

– Bu amaç ve hedef için neler yaptın?

Şimdi durup, tek tek ele alalım ve gözden geçirelim:

Kullandığın dil “temiz” bir Türkçe idi…

Giyimin ve dış görünüşün sağlıklı ve bakımlı idi.

Gittiğin yerlerde karşılaştığın kişilerle saygılı bir iletişim kurdun.

Arkadaşların ve akrabaların, ailen senin için “sevgi dolu ve de aydın bir insan” dediler.

Gerek düşüncelerin gerekse kalbinden geçenler hep iyi düşünceler oldu.

Ülkenin dünya üzerinde saygın bir konumda olmasını düşledin.

Yurdun her bir yanındaki insanların birbirlerine insancıl davrandıklarını düşledin.

Basında ve televizyonda gördüğün, izlediğin haberlerde ülkenin önde gelen kişilerinin gerek fikirlerinde, gerekse konuşma düzeylerinde bir sıcaklık, bir birleştiricilik dokusuyla karşılaşmayı beklediğini düşündün.

O kadar çok büyük bir ülke olmasa da yine de buradaki insanların geleceklerine barış ve huzur içinde bakacaklarını, güzel günlere doğru yol alınabileceğini düşledin.

Ne içinden, ne de fikrinde ülkenin “yok olmakta” olduğunu düşünmedin.

Zaten bunu istediklerinin bilinciyle daha da “güçlü bir Türkiye olacak” diye kendini hazırladın.

Gazetelerde güzel haberler okudun.

İşe yarar kitaplar satın aldın ve onları biraz da olsa okudun.

Memleket türkülerini dinledin.

Gazi Paşa nasıl ki o “yokluk günlerinde” ve de savaşırken bile ne kendini ne de ilkelerini salmıştı yerlere, “sen de” bugün dimdik durup, yürüdün yollarında memleketimin.

Boş fikirlerle ve de hoyratça zaman harcamaktansa iyi şeyleri yapmağa azıcık da üretmeğe çalıştın.

Ne kadar da hep “nasıl olsa yazarım”, demeden oturup kendin için, halkının aydınlanması için bir yerlere bir şeyler yazdın.

“Madem ki insanız” deyip, insanca düşünmeğe ve davranmağa çalıştın.

Yediğin her bir lokmada, içtiğin her bir yuduma şükredip, “bu memlekette neler de yetişmez ki” dedin kendi kendine, ulusal bir tarım politikasını güdecek hükümetleri düşledin.

“Bıraksalar bizim çocuklar da dünyaya kendilerini nasıl da gösterirdi” diye düşünüp, çağdaş bir eğitimin ve güzel ahlaklı, uygar kuşakların, pırıl pırıl fikirlerle çığ gibi yükselen dalgalar gibi geldiklerini göreceğin “temiz” bir toplumun olabileceğine inandın bir kez daha.

Her bir gün ne kadar bir sömürme ile karşı karşıya olduğumuzu, her bir yerlerden insani temel değerlerle, ahlaki temel duruşlarla oynanıldığını ve bu insanlık miraslarının bilerek ve seçilerek yok edilmek istendiğini görsen de “yine” de o yüce insanlığın var olacağına ve “insanın insanı sömürmeyeceğine” inanıp kendi yolunda yürüyeceksin.

Yanında kimseler olmasa da, koca koca yürüyüşler dile getirilmese de sen “bugün” kendi çağdaş uygarlık yolunda yürüdün ya, sen esas ona bak!

Yeter ki “sen” bugün ne güzel bir gün olduğuna ve kendine inan!

Yarın daha da bir güçlü olacaksın!

. Tüm bu “kendine inanmak ve güvenmek” olgusunu, duygusunu yaşatabilmek için “sahip çıkmalıyız” kendimize.

Şu an ne denli büyük sarsıntılar, çöküşler ve sıkıntılar içinde olduğumuzu görebiliyoruz.

Devlete olan, iktidara olan güven yitirme olgusu, muhalefetin hiç de inandırıcı olmaması, halkın çok büyük kesiminin her geçen gün çok daha büyük bir yoksulluğa düşüyor olması ve bu nedenlerden dolayı da gittikçe bir çaresizlik, bir umutsuzluk yaşanıyor olduğunu da aklı başında olan herkes görebiliyor.

Bölgesel sorunlar, terörün yeniden ortaya çıkması, anayasal düzene karşı seslerin çıkar olması, siyasete güvenin kalmamasını beraberinde getiriyor.

Yine de her bir yurttaş, yurdunu seven her bir yurttaş önce kendisini ele alacak ve de gözden geçirecek, inceleyecek.

Ne yapması gerekiyorsa, neler olsun istiyor ise önce kendisinden, kendi çevresinden başlayacak.

Umutsuzluk ve boş laflarla dolu söyleşiler, muhabbetler bizi ne ileriye götürür, ne de karnımızı doyurur…

Sen sakın kendini yalnız hissetme yeter ki!

En azından senin gibi olanları, senin gibi düşünen ve davrananları ara, gör, onları bul…

En azından ben de seninleyim…

· ATATÜRK, “Büyük davamız en uygar ve en refaha kavuşmuş millet olarak varlığımızı yükseltmektir” diyor ve bu hususu “Türk milletinin dinamik ideali” olarak gösteriyordu.

Evet, kendimize olan inancımızı yitirmeden, araştırıp, inceleyip, doğru yolu bulmak için çok çalışacağız.

Ülkemize, bölünmez bütünlüğüne ve halkımıza sahip çıkacağız.

Saygılarımla….
Öğretmen Gönen ÇIBIKCI, 21.01.2024

Inal

    En az 10 karakter gerekli
    Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.