“Biz koltukları koruyalım, CHP değişsin!”
Bu nasıl bir ruh hali, bu nasıl milleti temsil etme, nasıl değişim istemidir? Sanki, onlarca yıldır CHP’de yöneticilik yapanlar gitti, yeni kadrolar geldi. Yeni gelen yöneticiler CHP’de değişim istiyorlar. Kendi CHP yöneticileri, Milletvekilleri kendi üzerinden değişim ortaya koymadan değişim gerçekleştirmeden neyin değişimini yapmak istiyorlar?
CHP’de oluşan grupların, grupçukların tabandan gelen değişim sesi suratlarına çarparak yankı yapıyor. Oluşumlar siyaset cambazlığı ile güç dengeleri üzerinden pozisyonlar alıyorlar.
“Uğruna ölümü göze alırız.” Dedikleri genel başkanlarını “uğursuz” ilan ederek yeni başkan arıyorlar. Peşinden ağladıkları liderlerini perişan ederek yeni lider gözdesi olmak için konu mankenliği yapıyorlar.
Koltuklarımız korunsun, CHP değişsin.
Bugün değişim rüzgarının en önünde savrulan, türbinlerde amigoluk yapan milletvekillerinin çoğunluğu değişim için samimi değiller. Madem, parti ideolojisini kavradınız, yönetim bilincimiz oluştu, parti üyelerinin emeğine saygılısınız, seçmen iradesine güveniyordunuz: Merkezi atamalar ile, liste birincisi yazılarak neden aday oldunuz? Seçim bölgelerinizde üyelerin usulsüz adaylığınıza muhalefet etmelerine rağmen, 7-6-5-4-3 dönem neden milletvekilliği yaptınız? Mesele kendiniz olunca değişim neden aklımıza gelmiyor? O zaman neden değişim istemediniz? Şu an ne CHP’de veya sizde değişti de hidayete erdiniz? Bu kadar aymazlığın, arsızlığın, utanmazlığın üzerinden hala koltuğunuzu korumaya çalışıyorsunuz. Bir taraftan “değişim” diğer taraftan üye iradesine müdahale ederek hala kurultay delegeleri seçimleri üzerinde yarasalar gibi uçuşuyorsunuz. Milletvekilliğini iki, üç dönem yaptıktan sonra çekilip, bir nefer olarak partide neden çalışmadınız?
Neden gençlere yer açmadınız, açmıyorsunuz?
Neden üye iradesine saygı göstermediniz, göstermiyorsunuz?
Kendinizi genel merkez iradesi ile atatarak 1.sıradan neden milletvekili oldunuz?
Neden ön seçim ile aday olmadınız?
CHP için o zaman değişim gerekmiyor muydu?
CHP’de milletvekilleri telaşı!
Memleket, açlık, yoksulluk, doğa talanı, çevre kirliliği, ekonomik-siyasi, sosyal… sorunlar içinde ahali can pazarında. İktidar ana muhalefet partisini teselli ediyor
Tuz dökülmüş karınca yuvası gibi dağılan CHP Milletvekilleri kendi koltuklarını koruma telaşı içine düştüler. CHP’ de bölgeci, ayrımcı, mezhepçi, ulusalcı…, gurupların oluşumu kokusu dışa vuruyor. Bırakın böyle yapılanmaların oluşmasını, düşünülmesi bile CHP için utançtır!
-Batılılar grubu
-Aleviler grubu
-Solcular gurubu
-Muhafazakâr oluşum
-Milliyetçiler
-Ulusalcılar
Ulus, milliyet, dini ve milli duygular üzerinden siyaset simsarlığı kokan böylesi yönelimler CHP’yi kurucu ilkelerinden koparmak, üyelerine ihanet, Memleket için utançtır.
Bu anlayış içinde olanlar CHP’de nasıl milletvekili oldular?
CHP’de nasıl milletvekilliği yapıyorlar?
CHP’yi nasıl değişime taşıyacaklar?
“Her kuyuya tükürme gün gelir su içersin”
Bu Alman ata sözünden yola çıkarak;
Dün Kılıçdaroğlu’nun her sözünü ayakta alkışladılar. Bugün Kılıçdaroğlu’nun dününü eleştiriyorlar.
Kılıçdaroğlu politikalarında dünden bugüne ne değişti?
Hiçbir şey!
Dün, eleştirmeden, sorgulamadan alkışladıkları kendi oyları ile aldıkları kararları bugün neden eleştiriyorlar?
İhtimaldir ki, yeni oluşacak güce yamanmak istiyorlar.
Böylesine ahlak çöküntüsü içinde olanlar CHP’de değişim yapamazlar.
CHP hak ve özgürlükleri savunmalı!
Kuma gömülmüş kafalar ile dehlizlerden çıkıp güneşe yürümez. CHP, çağın bir adım ilerisinde; ekonomik, politik, eğitim, sağlık, çalışma yaşamı, sosyal, kültürel, sanatsal alanlarda bilimsel veriler ile çalışma yürütmeli. Ülke ve dünya politikalarına yön verecek, katkı sunacak donanımda birden çok dil bilen kadrolar ile yola devam etmeli.
Değişim olacaksa; bir bütün olarak araştırma, somutlaştırma, uygulama, yayma, yaşatma üzerinden direnç göstererek iradesini ortaya koymalıdır.
Hadi hayırlısı…
ALMANYA
11 saat önceALMANYA
14 saat önceDÜNYA
16 saat önceEKONOMİ
17 saat önceDÜNYA
17 saat önceEKONOMİ
18 saat önceALMANYA
19 saat önce