Zekeriye Uçar

Zekeriye Uçar

24 Şubat 2025 Pazartesi

    ALMANYA SEÇİMİNİ YAPTI

    ALMANYA SEÇİMİNİ YAPTI
    1

    BEĞENDİM

    ABONE OL

    Almanya’da Hitler’in yıkılmasıyla sonuçlanan 2. Dünya savaşı sonrası Almanya’nin bölünmesiyle ortaya çıkan, Almanya Federal Cumhuriyeti olarak tanımlanan Batı Almanya’da 2 Ekim 1949 yılında kurulan ırkçı parti SRP, Federal Anayasa Mahkemesi tarafından 23 Ekim 1952 yılında kapatılır. Bundan sonra marjinal düzeyde ırkçı örgütlenme fazla varlık gösteremeden süregelir…

    1983 yılında Münih’te CSU (Hristiyan Sosyal Birlik Partisi) partisinden ayrılanlarca REP (Republikaner=Cumhuriyetçiler) adı altında aşırı sağcı örgütlenme başlar. Hatırlarsınız, Parti Başkanı ,,Bodrumlu Franz’’ olarak tanınan (Bodrum’da yazlığı olduğu için böyle anılıyordu.) Franz Schönhuber olmuştu. REP 1987 Avrupa Parlamento seçimlerinde % 7, Berlin Eyalet Parlamento seçimlerinde % 7,5 oy almayı başardı; sonrasında da REP yok olup gitti.

    Dünya 21. Yüzyıla ,,YENİ (=NEO)’’ lerle girdi. Her şeyin ,,YENİSİ’’ doğuyordu: siyasetin, dinlerin, ekonominin vs. vs. … Tarih bitti deniliyordu; Arap ülkelerinde bahar yelleri esiyordu.

    Çok sürmedi, yenilerdeki gericiliğin gerçek yüzü ortaya döküldü, dökülmesine de; döküldükçe savaşlar arttı, dincilik arttı, ırkçılık arttı ve dünya da otokratikleşen iktidarların dönemi başlamış oldu: ,,Büyük Gerileme’’ baş gösterdi. 

    Almanya’da  2013 yılında kurulan AFD (Alternatife für Deutschlana=Almanya için Alternatif) toplumun çok yönlü ortaya çıkan sorunlarına karşı doğmuş bir boşluğu doldurmaya başladı. 2014 yılında Almanya’nın Dresden kentinde PEGİDA kuruldu. PEGİDA, Batı’nın islamlaşmasına karşı Vatanperver Avrupalılar anlamına geliyordu. AFD, PEGİDA eylemlerini tam desteklediler. AFD parti olarak kuruluşundan itibaran yükselişine devam etti. 2021 seçimlerinde aldığı % 10 oy oranını 2025 seçimlerinde ikiye katlayarak % 20’ye ulaşarak 2. Parti olmayı başardı.

    Ne olacak şimdi?

    Almanya’nın siyasi tarihi tecrübelerle dolu. Bir taraftan Karl Marx’ı yaratmış toplum, diğer taraftan Hitler’e mahkum olmuş. İkinci Dünya savaşından sonra Almanya bölündü. Doğu Almanya’da ki siyasi gelişmeler, toplumun bugünkü siyasi yönelmesindeki etkisi nedir? Bilinmesi, incelenmesi gerekir. Çünkü AFD’nin can damarı geçmişin Doğu Almanya’sıdır.

    Almanya Sol’u bu tür analizleri yapmalıdır. Berlin Duvarı yıkıldıktan sonra bir süre Doğu Almanya’da sol rüzgarı esti ve birden bu rüzgar kesildi, ırkçılığa evrildi. 

    Almanya’nın tarihinde yaşadığı çok önemli tecrübelerden birini Server Tanilli’den dinleyelim: ,,Sosyal demokratların demokrasi için önemi hiçbir zaman göz ardı edilmemeli; her halde liberal tutucular ya da Hıristiyan Demokratlardan çok onlara güvenmeli. Tarihte bir örneği de getirip hatırlatmakta yarar var: Avrupa’da 20-30’lu yıllarda, Almanya’da ve Avusturya’da yığınla insan Nazileri sosyal demokratlara yeğlemişlerdi; 1940’ta Alman işgalinin arkasından Vichy’nin işbirlikçi rejiminin de ardından giden pek çok kişi görüldü. Sloganları da ilginçti: ,,Leon Blum ve Halk Cephesi’ndense Hitler evladır!’’ Ama bu yanlış pek pahalıya mal oldu. Sosyal demokrat partiler, az çok sosyal devlet aracılığıyla -beceriksizce de olsa- eşitsizlikleri azaltmayı deniyorlar.’’

    Die Linke, Sol Parti, bölünmesine rağmen oylarını, yeterli olmasa da önemli oranda artırdı. Bölünen sol, BSW kılpayı barajı aşamadı. Birlik Partilerinin Şansölye adayı Friedrich Merz, AFD ile koalisyon kapısını kapattı. Bir gerçeğin farkındalar sanırım: AFD ile yasal olarak hükümet kuran, siyasi muhatap alan, ona dokunan yanar. AFD ile top yekün mücadele edilmeli. 

    Bir önemli tespitte göçmenler için; Almanya’da yaşayan göçmenlerin, özellikle Türklerin siyasi tercihlerinde de önemli gelişmeler oluyor. Eskiden Türkiye’de sağcı partileri tercih ederken, Almanya’da sosyal demokratları tercih ederlerdi, bu bir çelişkiydi aslında. Bugün sağcı partilere de yönelmiş durumdalar. Bu tercihlerinde Türkiye’de ki siyasetinde etkisinin olduğunu düşünüyorum. 

    Sonuç olarak, şimdilik AFD’nin muhalefette kalacağı görülüyor, ama ana muhalefet olarak, bu bile AFD icin büyük basari. Bundan sonraki hükümetin izleyeceği politika, Almanya’nın da geleceğine yön verecek. 

    Sol, öz eleştiri yaparak ve çağdaş yöntemleri bularak toplumun sorunlarına eğilmeli. 

    Asıl önemli görev SOL partiye düşüyor.

    Zekeriye Uçar