20 Haziran 2025 Cuma
DMM'den Fatih Altaylı'nın tutuklanmasına ilişkin açıklama:
Hamburg’da Tiyatro 4 Çeyrek’ten Unutulmaz Gala: “Boşver Be Doktor” Ayakta Alkışlandı
FERDİ ZEYREK´İ YAŞATMAK!
HASAN ALİ YÜCEL, CAN YÜCEL VE GAZİ YAŞARGİL´İN YOL AYRIMI
BİRLİĞİMİZİ GÜÇLENDİRELİM!
İSRAİL-FİLİSTİN SAVAŞINDA TÜRKİYE´NİN TAKINMASI GEREKEN TAVIR
Eskiden devletler, gelişmelere göre kendi hükümet şemalarını hazırladı. Kurulan hükümetler; ekonomik, siyasi, sosyal alanlarda devletin kurguları üzerinden yönetimlerini sürdürürlerdi.
Bugüne kadar gözle görülür, elle tutulur olmamış hükümetlerin, devletlerin bağlı olduğu “derin devlet” yapısı konuşulur.
Kontra örgütler, katliamlar, çatışmalar, faili meçhul infazlar, cinayetler… kötülüklerin adresi ‘derin devlet’ gösterirlerdi. Uyuşturucu , fuhuş, kumar, adliye, sağlık, eğitim, ihale… çetelerin arkasında ‘derin devlet’ olduğu söylenir.
Bugün ülkelerin derin devletleri yüzeye çekilerek küresel derinlik bir katman daha aşağı indi. Milli sermaye küresel sermayenin kontrolünden yoksul ülkelerde ekonomik ve siyasi güç oldu.
YOKSUL HALKLARIN MÜCADELESİ
AYNI VAADLER!
İşbirlikçi sermaye yoksul ülkelerin zenginliklerini kendi sermayelerine katarken, ülkelerde daha çok yoksullaşma yayıyor. Ülkelerin iktidarları yoksul halklara yönelik hak ve özgürlükler vaat ediyorlar.
Bu söylemler yoksul ülkelerde yaşayanların çocukluğundan yaşlılığına kulakları aşındırır. Yetmiş yaşlarına, doksan yaşlarına gelirsiniz, kulaklarınız duymaz, hala vaatleri işitme cihazlarına üfürürler.
KÜRESEL GÜÇ YEREL KORKU!
Küresel güçler ; miadı dolmuş savaş zsanayisini eritmek, yenilemek ve askerlerine hareket kabiliyeti kazandırmak için savaş sürdürüyorlar. Küresel güçler ekonomik ve siyasi güç olma yarışındalar.
ABD, AB, Rusya, Çin, İsrail…, yoksul ülkeler Ö ö üzerinde kuzgunlar gibi uçuşuyorlar.
Yoksul ülkelerde ulus, milliyet, inanç, feodal yapı üzerinden halkları ayrıştırıp çatıştırıyorlar.
Ekonomik, siyasi olarak emperyalizme bağımlılığı olan yoksul ülke devletleri ve hükümetlerin kendi manevra kabiliyetlerini kaybettiler. Ülkeler işbirlikçi küresel sermayenin gölgesi olmaya devam ediyorlar. “Aç kalın, susuz kalın, yoksul kalın… vatansız kalmayın.” Kendi ülke halklarını savaş ve işgalle korkutuyorlar. Savaş, işgal propagandası yapıyorlar. Kendilerinin parsel parsel sattıkları vatanları yoksul halklara savunma sorumluluğu yüklüyorlar.
Biliyorlar ki, yoksul halkların ekonomik güçleri kudretleri yok. Biliyorlar ki, yoksul halklar saf temiz ve vatanseverdirler.
Yoksul ülkeler işgal edildiğinde, kimi işbirlikçiler işgalcilerin bilgisi dahilinde ülkeyi terk ederler. Bazıları ihtiyaç dahilinde korunmaya alınarak, işbirlikçilerin yönetim kademelerinde görev alırlar. Küresel korku yayarak yoksul halkların işgalcilere biat etmeleri istenir.
Haliyle, yerli işbirlikçiler kendi sermayelerini güçlendirirler. Vatanı, toprağı, bayrağı, halkları önemsemezler.
Küresel güçlerin işgalinden kurtarmak, ekonomik ve siyasi bağımsızlık, yoksul halkların birlikte mücadelesiyle kazanılır.
Hadi hayırlısı…