0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ilk önce hızlıca TBMM gündemine alınacağını açıkladığı başörtüsüne güvence sağlama iddiasındaki anayasa değişikliği teklifindeki gecikmenin arkasında seçim hesabı olduğu konuşuluyor.

Erdoğan, dünkü kabine toplantısı ardından başörtüsü serbestliği ve aileyi koruma amacıyla hazırladıkları anayasa değişikliği için TBMM’de CHP, HDP ve İyi Parti’yle yapılan görüşmeleri işaret ederek, “Bu görüşmelerin kati neticesi alındıktan sonra şayet uzlaşma sağlanabilirse o şekilde, sağlanamazsa da Cumhur İttifakı partileri olarak kendi teklifimizi Meclis’e sunmayı planlıyoruz” ifadesini kullandı.

Erdoğan eğer muhalefet partileri desteği olmazsa, TBMM Genel Kurulu’nda anayasa değişikliğiyle ilgili en az 400 milletvekili tarafından “kabul” oyu verilmemesi durumunda halk oylaması (referandum) kapısını da açık tuttu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Prensip olarak temel hak ve özgürlüklerle ilgili konuların halkoylamasına götürülmesini doğru bulmuyoruz, temennimiz de Meclis’te bu değişikliği doğrudan kabul edecek bir çoğunluğun sağlanabilmesidir. Ancak, milletimize sözümüz gereği Meclis denkleminde başka bir mecburiyet ortaya çıkarsa onun gereğini yapmanın da boynumuzun borcu olduğuna inanıyoruz” dedi.

Meclis’te 2 Kasım’da Adalet Bakanı Bekir Bozdağ ile AKP Grup Başkanvekili Mustafa Elitaş’ın başkanlığındaki AKP Heyeti’nin muhalefet partilerine ziyareti kapsamında, olasılıklar gündemde.

Bakan Bozdağ, geçtiğimiz hafta bu Pazartesi günü anayasa değişikliği teklifini sunabileceklerini ifade etmişti ancak dün kabine toplantı ardından AKP’nin muhalefet önerilerini beklemeye karar verdiği kesinleşti.

CHP’nin anayasa değişikliğiyle sadece başörtüsüne güvence sağlanması gerektiği görüşü ve içerisinde “aile fıtratı” görüşüyle LGBTİ bireyler açısından ayrımcılık yaratacak maddeye eleştirisi var. CHP’nin “ret” tutumuna karşı AKP cephesi, HDP ve İyi Parti’den olumlu yanıt geleceği beklentisinde. Bu noktada AKP’nin, gelecek yıl Cumhurbaşkanlığı ve Genel Seçimler ile birlikte anayasa değişikliği için üçüncü sandık kurmak istediği iddiası güçlendi.

Turan “üç sandık” tartışmasında topu CHP’ye attı

AKP Grup Başkanvekili Bülent Turan, anayasa değişikliğiyle ilgili halk oylaması ihtimali için “Millete gitmekten kaçınılmaz. Böyle bir çekincen varsa, hiç zor değil. CHP şaşırtsın, 100 yılda bir doğru iş yapsın. Evet desin metne, ne referandumu konuşalım, ne üç sandık konuşalım” ifadesini kullandı.

“Zaten referandum olursa, usul ekonomisi gereği en makul zaman ne zamansa YSK (Yüksek Seçim Kurulu) ile konuşulur” diyen Turan’ın bu sözleri itibariyle gelecek seçimler ile birlikte sandık kurulmasına AKP’nin sıcak baktığı gözlendi.

AKP içerisinde “temel haklar değil” görüşü masada

Erdoğan’ın anayasa değişikliği teklifiyle ilgili “temel haklar” ifadesine rağmen hukuken görüş ayrılığı olduğu da görüldü.

Turan, “Gerçekten insan hakkı olan konular referandum konusu olamaz. Nefes alma hakkını, yaşama hakkını referandum konusu yapamayız gibi bir şey bu. Fakat konu bir insan hakkının var olması ya da yok olması konusu değil. Tam eksine biz şunu söylüyoruz. Konu insan hakkın oylaması değil usulü bir işlemin tartışılmasıdır. Hayır çıksa referandumdan, başörtüsü yasak mı olacak? Hayır, biz bir şeyin var olmasını ya da yok olmasını tartışmıyoruz. Bunu (başörtüsü serbestliğini) ‘evet’ veya ‘hayır’a sunmuyoruz. Biz nasıl düzenleme yapılır bunu tartışıyoruz. İran’daki kapatma da yanlış, Türkiye’de laikçi uygulamalar, eski yıllarda, açma da yanlış” diye konuştu.

AKP’nin gündemdeki anayasa değişikliği teklifi için “temel hakları içeriyor” yorumuyla “halk oylaması yapılmamalı” görüşüne karşı olduğu ortaya çıktı.

Turan’ın yanı sıra AKP yönetimi içerisinde halk oylaması seçeneğini masada tutmak gerektiği görüşü ağırlık kazandığı öğrenildi.

Erdoğan’ın teklif için “temel haklar” ifadesini kullanmasına rağmen AKP yönetiminde, “hukuken anayasa değişikliği teklifiyle temel insan haklarına aykırı herhangi bir düzenleme yapılmayacak” yaklaşımı öne çıktı.

AKP Grubu’nda, TBMM’de eğer 400 ve üzerinde “kabul” oyu desteği sağlanamazsa mutlaka teklifi halk oylamasına sunma eğilimi var. AKP yönetimi, eğer TBMM’de 360 ila 400 arasında “kabul” oyu olması durumunda zaten halk oylaması zorunluluğu bulunduğu hatırlattı.

Teklif görüşmesi en erken Ocak 2023’e mi bırakılacak?

AKP’nin 2023 seçimleriyle birlikte “halk oylaması için üçüncü sandık kurulması” hesabında, “takvim” meselesi kilit önemde. Bu nedenle AKP’nin teklifi TBMM’ye sunuşunu geciktirdiği görüşü söz konusu. TBMM gündemindeki bütçe görüşmeleri gerekçesiyle her koşulda AKP’nin anayasa değişikliği teklifini öteleyeceği konuşuluyor. Bütçe bitiminde ekonomi kapsamında kamuoyundaki beklentilere ilişkin yeni bir torba yasa teklifi sunuşu olabileceği vurgulanıyor. Dolayısıyla anayasa değişikliği teklifi görüşmelerine Ocak 2023’te başlanabileceği ihtimali ağırlık kazandı.

TBMM’deki görüşmeler sonucunda eğer Genel Kurul’da halk oylaması zorunluluğu ortaya çıkarsa, Anayasa uyarınca iki ay (60 gün) içerisinde YSK’nın sandığı kurması gerekiyor. Takvim hesabında 18 Haziran 2023 yerine Cumhurbaşkanlığı ile Genel Seçimler’in de erkene alınabileceği ve böylelikle üç sandıkta birden halkın önüne gidilebileceği konuşuluyor.

Bu arada CHP’nin başörtüsü serbestliğiyle ilgili yasa teklifinde hiç kimseye danışma ihtiyacı duymadığını ve teklif metninde teknik hatalar olduğunu söyleyen Bülent Turan ise, AKP olarak ise muhalefet partilerinde gelecek öneriler ile birlikte hazırladıkları teklif metnini revize edebileceklerini kaydetti. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın onayıyla teklif metnine son şekli verileceğini belirten Turan, “Önümüzdeki haftalarda da Meclis’e sunarız” ifadesiyle AKP’nin ne zaman teklifi sunacağına ilişkin kesin tarih vermekten kaçındı.

Sandık ihtimali ortadan nasıl kalkabilecek?

TBMM’deki sandalye dağılımı itibariyle muhalefet cephesinden tek başına sadece CHP tarafından AKP’nin anayasa değişikliğine destek verilmesi durumunda halk oylaması seçeneği masadan kalkabiliyor. İyi Parti veya HDP’nin tek başlarına vereceği destekler ise, halk oylaması zorunluluğu getiriyor.

Anayasa uyarınca 400 vekil üzerinde “kabul” oyu olduğunda da Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın isterse teklifi halk oylamasına götürme seçeneği var ancak AKP yönetiminde Meclis’ten geçerse sandık kurulmayacağı görüşü var.

Meclis’te AKP’nin 286 ve şartsız desteğini açıklayan Cumhur İttifakı ortağı MHP’nin 48 sandalye sayısı toplamda 335 oluyor. İlaveten fire verilmeyeceği varsayımıyla birlikte BBP Genel Başkanı Mustafa Destici’nin oyuyla olası toplam kabul oyu 336’da kalıyor. Dolayısıyla iktidar cephesi, 64 oya ihtiyaç duyuyor.

Mesela 56 sandalye sahibi HDP veya 37 sandalye sahibi İyi Parti’nin tek başlarına AKP’ye destek açıklaması halk oylaması zorunluluğunu ortadan kaldırmıyor.

VOA tarafından geçilen AKP Anayasa Değişikliğini Neden Erteliyor? haberinde ha-ber.com editörlerinin hiçbir editoryal müdahalesi yoktur. AKP Anayasa Değişikliğini Neden Erteliyor? haberi web sayfamıza otomatik olarak VOA sitesinden geldiği şekliyle yer almaktadır. Bu alanda yer alan AKP Anayasa Değişikliğini Neden Erteliyor? haberinin hukuki muhatabı haberi geçen web siteleri ve ajanslardır.