CHP Genel Başkanı Özgür Özel, 22 Ekim 2024 Salı günü partisinin grup toplantısında konuştu. Konuşması başından sonuna dek sorunlu. Ne yazık ki devletimizin kurucusu olan partinin genel başkanlık koltuğunu işgal eden kişinin bu denli tarih bilincinden yoksun, Atatürk’ün düşünsel dünyasından uzak, Cumhuriyet’imizin kuruluş ilkelerinden habersiz olması üzüntü verici.
Özgür Özel, grup konuşmasında MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin aynı gün, kendisinden önce yaptığı konuşmasına yanıt verdi. “Bana diyorlar ki, ‘Devlet Bey el yükseltti.’ Ne yapalım? ‘Sen de yükselt.’ El yükseltiyorum Devlet Bey. Ben de Kürtlere bir devlet teklif ediyorum. Kürtlere, tam olarak kendilerini ait hissetmeyen bütün Kürtlere, Türkiye Cumhuriyeti Devletinin sahibi olmayı teklif ediyorum. Varsanız, hep beraber bunu yapalım. Gelin her Kürdün (Kürt’ün diye yazılmalı, Türkçeye özen ulusal varlığa özendir. AH) kendisini Manisalı Özgür Özel kadar, Rizeli Tayyip Erdoğan kadar, Osmaniyeli Devlet Bahçeli kadar, Edirneli kadar, Antalyalı kadar ve Türk kadar, Laz kadar, Çerkez kadar eşit hissettiği, kendini öteki hissetmediği, tüm demokratik siyaset kanallarının hepimize ve hepsine açık tutulduğu kimsenin bu Meclisin kürsüsünden söylediği sözlerden ötürü içerlerde tutulmadığı, üniversitelerde öğrencilerin, akademisyenlerin haklarının yenmediği, şeytanlaştırılmadığı, tüm demokratik hakların dünya standartlarında kullanılabildiği bir ülke yapalım. Tüm Kürtleri, Türkiye Cumhuriyeti’nin sahibi yapalım. (chp.org.tr)”
Bir de Atatürk’e bakalım… Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin kurucusu ve sahibi olan milleti nasıl tanımlıyor? “Türkiye Cumhuriyeti’ni kuran Türkiye halkına Türk milleti denir. (Prof. Dr. A. Afetinan, Medeni Bilgiler ve M. Kemal Atatürk’ün El Yazıları, Türk Dil Kurumu Basımevi, Ankara, 1988, s. 18, Atatürk’ün el yazsısı için s. 351)” Başta Özgür Özel olmak üzere CHP yöneticilerinin belleklerine kazımaları gereken bir millet tanımı bu. Bu tanımın içinde alt kimlikler, yani Türk milletini oluşturan yurttaşlarımızın etnik kökenleri ve dinsel inançlar var mı? Atatürk, Sayın Özel gibi Türk milletini oluşturan farklı etnik kökenden gelen toplulukları tek tek sayıp milleti bin parçaya bölüyor mu? Farklı etnik kökenler üzerinden milleti tanımlama düşüncesi, açılım döneminde AKP, FETÖ ve PKK’nın sıkça başvurduğu bir yoldu.
Özgür Bey, “El yükseltiyorum.” derken kendisini poker masasında mı, bir mezatta açık artırmada mı sanıyor? Neyin elini yükseltiyorsun ey Özel? Vatan toprakları, Türkiye Cumhuriyeti Devletini açık artırmaya mı çıkardınız da el yükseltiyorsun? Bu dil, nasıl bir dil?
Atatürk’ün millet tanımını değiştirip yok ederek onun yerine emperyalistlerin dayattığı bölünme amaçlı millet tanımları yapmak niyedir? Atatürk’ün millet tanımının neresi, Kürt kökenli yurttaşlarımızı dışlamakta. Sizin sahip olup da Kürt kökenli siyasetçilerin sahip olamadığı ne var? Ya da bir Niğdeli ile Batmanlının anayasal haklardan yararlanmaları konusunda hangi farklar var? Başta Cumhurbaşkanlığı olmak üzere devletin her katına gelmiş Kürt kökenli yurttaşlarımızı yok mu sayıyorsunuz?
Hangi etnik kökenden gelirse gelsin her yurttaşımızın, siyasetçinin Türkiye’nin yasalarına uyma zorunluluğu var. Yasaları hiçe saymanın, Türkiye’yi bölüp parçalamak için emperyalistlerin maşası olmanın bir hak olmadığını sanırım siz de bilirsiniz Sayın Özel. Bir gün olsun parti toplantılarında İstiklal Marşı’mızı söylediklerini işittiniz mi? TBMM’de birlikte yer aldığınız bölücü partinin vekillerine, parti örgütlerinin birinde bile niye Atatürk’ün fotoğrafı ve Türk bayrağının olmadığını sordunuz mu hiç? İşte, Kürt kökenli yurttaşlarımızı devletin sahibi olmaktan da milletten soyutlayan da bu ayrılıkçı tavır. Karşı çıkmanız gereken bu ayrılıkçılık Özgür Bey. Resmi bayramlarda Anıtkabir’e DEM’lilerin niye gelmediğini hiç merak ettiniz mi?
Ey Özgür Özel, bizim bölücü örgütle paylaşacağımız bir devletimiz yok! Kurucu ilkelerimizi yok sayan emperyalistlerin piyonlarıyla bir ortaklığımız düşünülemez bile. Atatürk, devletimizi farklı etnik kökenlerden ve inançlardan gelen alt kimliklerin ortaklıkları üzerine kurdu. Bu, ülkemizi oluşturan paydadır. Bu paydayı parçalamaya ne sizin ne de başkalarının gücü yeter. Bu ortak payda Çanakkale’de, Sakarya’da, Dumlupınar’da emperyalistlere karşı savaşarak oluşturuldu.
Ülkemizle üç aşağı beş yukarı aynı yıllarda etnik kökenlerin ayrılıkları üzerine kurulan Sovyetler Birliği, Yugoslavya, Çekoslovakya’nın paramparça olduğuna tanıklık etmedik mi? Bu durum, Atatürk’ün ulus devlet kurmadaki dehasını kanıtlamıyor mu herkese? Bir ülkenin topraklarına etnik ayrılık virüsü girdiğinde o millet ayakta kalabilir mi hiç? Ey Özel, bu etnik ayrılık tohumunun bu topraklara ekilmesine yol açıp da Atatürk’ün kemiklerini sızlatmayın?
Adil Hacıömeroğlu
DÜNYA
2 saat önceAVRUPA
3 saat önceALMANYA
3 saat önceABD
3 saat önceALMANYA
4 saat önceGÜNCEL
4 saat önceALMANYA
4 saat önce