0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Şeyh Said’in dördüncü kuşaktan torunu Ruşen Fırat, Hınıs Sulh Ceza Hakimliği’nin 26 Aralık’taki kararı üzerine bugünden itibaren sosyal medya hesaplarında Türk bayrağı paylaşımı yapmaya başlarken, avukatı karara itiraz etti.

Avukat Ensar Fırat, Hınıs Cumhuriyet Savcılığı’na itiraz dilekçesini verirken, Diyarbakır Barosu da kararı veren hakimi Hakimler ve Savcılar Kurulu’na (HSK) şikayet etti. İtirazı kabul eden üst mahkeme “bayrak paylaşma” kararını kaldırdı.

Erzurum’un Hınıs ilçesinde yaşayan Ruşen Fırat, 2016’da gittiği Irak Kürt Bölgesi’nde, Irak Kürt Bölgesel Yönetimi (IKBY) bayrağının önünde çektiği bir fotoğrafı sosyal medya hesabından paylaşmıştı. Daha sonra Türkiye’ye dönen Fırat, HDP ilçe kongresine katılarak, burada çektiği bir fotoğrafı daha paylaşmıştı.

Bu paylaşımlar, olaydan yedi yıl sonra başlatılan bir soruşturmaya konu oldu. Hakkında “terör örgütü propagandası” iddiasıyla soruşturma açılan Fırat, 26 Aralık günü gözaltına alınarak, aynı gün Hınıs Sulh Ceza Hakimliği’ne çıkarıldı. Hakim, burada ifade veren Fırat hakkında adli kontrol kararı verdi ve karara, adli kontrol süresi boyunca sosyal medya hesabından “Türk bayrağı paylaşma” şartı da ekledi. Paylaşım yapmaması halinde Fırat’ın tekrar gözaltına alınarak, adli kontrol kararının gözden geçirileceği bildirildi.

Ruşen Fırat, kararın ardından, aile içinde kullanılan ismi Noşin Fırat adıyla açtığı hesabından paylaşım yapmaya başladı. Fırat, bugün karakola giderek ilk imzasını atarken, avukatı karara itiraz etti. İtiraz merci olan Hınıs Asliye Ceza Mahkemesi’ne verilmek üzere Hınıs Cumhuriyet Savcılığı’na verilen dilekçe, mahkemeye gönderildi. Dilekçeyi işleme alan mahkeme, adli kontrol tedbirleri kapsamında alınan ‘bayrak paylaşma’ kararını kaldırdı. Mahkeme ayrıca, daha önce haftada üç gün olan imza şartını da bir güne indirdi.

“Ceza haberinin duyulmasının ardından tehditler almaya başladım”

Fırat, VOA Türkçe’ye telefonla yaptığı açıklamada, şaşırdığını söyledi. Kararı “dayatma” olarak değerlendiren Fırat, hakimle arasındaki diyaloğu şöyle aktardı: “Bana daha önce Türk Bayrağı paylaşıp paylaşmadığımı sordu. Paylaşmadığımı söyleyince nedenini sordu. ‘Zaten burada yaşıyorum, bayrakla da bir problemim yok’ dedim. Bunu dediğim zaman bana ‘Peki o zaman bir bayrak süreci başlatıyoruz’ dedi.”

Karara üzüldüğünü ancak ceza haberinin duyulmasından sonra tehditler almaya başladığını söyleyen Fırat, can güvenliğinden endişe duyduğunu dile getirdi.

Fırat, “Doğal olarak moralim bozuldu çünkü yargı tarihinde ilk defa böyle bir şey görüyoruz. İnsan özgür bir şekilde bir şeyler yapabilir ama bu dayatmadır. Bu Türk de olur, Kürt de olur, kim olduğu fark etmez. Sosyal medyadan hakaretler furyası başladı. Evimin adresine kadar verilmiş. Can güvenliğin bile yok yani. İnsan korkuyor” dedi.

Fırat’a göre karar, son dönemdeki Şeyh Said ile ilgili tartışmalardan bağımsız değil.

“Hakim, yetkisini cezalandırma yönünde kullandı”

VOA Türkçe’nin sorularını yanıtlayan Fırat’ın avukatı Ensar Fırat, hakimin keyfi karar verdiğini savundu. Fırat, kararın bir ilk olduğuna dikkat çekerek, “Adli kontrol kararları Ceza Muhakemeleri Kanunu’nda bellidir. Haftanın belli günleri imza atma, kefalet veya konutu terk etmeme gibi hükümler kurabilir. Ama bunun bayrak paylaşma olarak uygulanmasının hiçbir emsali yoktur, bu ilktir. Hukuki de değil, hakimin keyfi bir kararıdır” diye konuştu.

Müvekkilinin kimlik bilgileri ve adresinin ifşa edildiğine de dikkat çeken avukat, Ruşen Fırat’ın müvekkilinin can güvenliğinin olmaması nedeniyle koruma talep ettiklerini de ekledi.

Fırat, sözlerini şöyle tamamladı: “Bu tür bir adli kontrol tedbir kararı tamamen keyfi bir karar ve bir emsali yok. Türk Bayrağı paylaşmayı bir tedbir kararı veya cezalandırma gerekçesi olarak kullanmak bayrağı yüceltmez, aksine bunu kendi vatandaşlarına bir ceza olarak görmek bayrağa yapılan hakarettir.”

“Karar insan haklarına aykırı”

Kararı VOA Türkçe’ye değerlendiren Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV) Diyarbakır Şube Başkanı Murat Aba, kararın insan haklarına aykırı olduğu görüşünde.

Hakimin kendi cezalandırma duygusuyla karar verdiğini ifade eden Aba, şunları söyledi: “Bunun Ruşen Fırat’ın üzerinde elbette ki psikolojik etkileri de olacaktır. Tam da insan haklarının Türkiye’de yaşadığı krizin yansımasıdır. Bir hakim, hiçbir etik ilkeye dayanmadan ceza olarak bunu veriyor. Bu cezalar ile hedeflenen amacın ne olduğu ortada değil. Tamamıyla kör bir bakış açısıyla cezalandırma isteği var.”

Barodan HSK’ya şikayet

Diyarbakır Barosu, karar veren hakimi, Hakimler ve Savcılar Kurulu’na şikayet etti. Barodan yapılan açıklamada, şu görüşlere yer verildi:

“Sosyal medya paylaşımları nedeniyle hakkında yürütülen bir soruşturma kapsamında sorgu hakimliğine sevk edilen kişi hakkında, ‘şüpheli hakkında adli kontrol süresi içerisinde her gün Türk bayrağını sosyal medya hesaplarından paylaşma, paylaşmaması halinde, adli kontrol süresi içerisinde ihlal ettiğinden dolayı tutuklama işleminin tekrardan gözden geçirilmesine’ şeklinde görev gereklerine ve yasa hükümlerine aykırı karar veren Hınıs Sulh Ceza Hakimi hakkında Hakimler ve Savcılar Kurulu’na Baromuz tarafından şikâyet başvurusu yapılmıştır.”

Mahkemenin itirazı kabul etmesine rağmen, Fırat’ın bayrak paylaşımları sosyal medya hesabında yer almaya devam etti.

VOA tarafından geçilen Şeyh Said’in torunu hakkındaki “sosyal medyada bayrak paylaşma” kararı kaldırıldı haberinde ha-ber.com editörlerinin hiçbir editoryal müdahalesi yoktur. Şeyh Said’in torunu hakkındaki “sosyal medyada bayrak paylaşma” kararı kaldırıldı haberi web sayfamıza otomatik olarak VOA sitesinden geldiği şekliyle yer almaktadır. Bu alanda yer alan Şeyh Said’in torunu hakkındaki “sosyal medyada bayrak paylaşma” kararı kaldırıldı haberinin hukuki muhatabı haberi geçen web siteleri ve ajanslardır.